İletişim sektöründe uzun yıllara dayanan tecrübesiyle dikkat çeken Fügen Toksü, bugün stratejik iletişimde en çok değişen kavramın, iletişimin kurumların stratejik yönetim politikalarının içine dahil edilmesi olduğunu vurguladı.
“Dünyadaki gelişmeleri takip edebilmek, hedef kitleleri izlemek, beklentileri öngörebilmek kurumların stratejik yapılanmasını hızlandırdı” diyen Toksü, dijitalleşme ve iş dünyasının yenilenme sürecinin iletişim stratejilerini, taktiklerini ve kanallarını yenilediğini söyledi.
Liderlerin iletişim konusundaki yaklaşımının, kurumun başarısında kritik rol oynadığını belirten Toksü, “İletişim yönetimi, bir liderin hem kendi kişisel kariyeri hem de kurum için belirlediği hedeflere ulaşmasının en büyük destekçisi. İletişim yönetimi yapay zeka ile yeniden şekilleniyor, algılar, analizler, hedef kitle beklenti ölçümlemeleri ve itibar ölçümlemeleri de hız kazandı” diye konuştu.
Toksü, krizlerin fırsata dönüşebilmesi için vizyoner liderliğin şart olduğunu belirtti. “Kurumlar için kriz yönetimi risk yönetimi ile başlar. Risklerin bilinmediği ortamda kriz, liderler ve kurumlar için sarsıcı sonuçlar doğurur” diyen Toksü, hazırlıklı olmanın yönetimi hızlandırıp zararı en aza indirdiğini söyledi.
Her krizin kendine özgü olduğunu, çözümün de deneyimle şekillendiğini vurgulayan Toksü, “Krizi etkili yönetebilmek ve fırsata çevirmek, vizyoner liderliği gerektirir.
Bütünü görebilmek, piyasa koşullarını ve rekabeti gözlemleyebilmek, kurumun artı ve eksilerini gelecek hedefleri ile birleştirebilmek, liderler için fırsatı öngörülebilir kılar. Kriz döneminde kurumsal iletişimin liderliği de yine takım çalışmasında çözümcül etki yaratır. Ancak unutulmaması gerekir ki, her kriz kendine özeldir ve deneyim ile kendine özel çözümü içeren yönetimi gerektirir” dedi.
Markaların samimi olabilmesi için “miş gibi” yapmak yerine içselleştirilmiş, paydaşlarca benimsenmiş çalışmalar yürütmesi gerektiğini ifade eden Toksü, sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Kurumlar, dünden bugüne topluma farklı alanlarda katkılar sağlıyor. Ancak 15 yıl önce BM Global Compact ilkelerinin ilan edilmesiyle birlikte 17 farklı alanda dünyanın geleceğini insanlar ve toplumlar için daha pozitif hale getirecek çalışmaları yürütmek sorumluluğunu üstlendiler. Covid döneminde hem toplum hem de liderler ve kurumlar tarafından bütün eksiklikler yaşandı ve görüldü. Sonrasında ise liderlerin daha farklı düşünmesi gereken bir dönem başladı. Artık, mış gibi yapmak yerine, liderler ve çalışanlar tarafından içselleştirilen, paydaşlar tarafından benimsenen çalışmalar seçenek değil zorunlu hale geldi. Toplum artık, yapılmayanın yapıyormuş gibi gösterilmesi yerine, ciddiyetle çalışan ve yaptıktan sonra verileriyle paylaşan liderleri görmek istiyor. Bugün markalar, etik, açık, doğru, şeffaf, hesap verebilir, insana ve topluma katkıyı hedefleyen iletişim modelini benimsemeli.”
Türkiye’de stratejik iletişim alanında yetişen genç kuşağın potansiyeline değinen Toksü, stratejik düşünmenin deneyim ve bilgi gerektirdiğini söyledi. İLEDAK Akreditasyon Kurulu’ndaki görevine değinerek iletişim eğitiminin çalışma hayatıyla paralel yenilenmesi gerektiğini belirten Toksü, gençlere şu tavsiyede bulundu:
“Stratejiyi düşünebilmek ve adımlarını planlayabilmek için iletişimin bütün alt alanlarını çok iyi bilmek, bütünü görebilmek, krizi yönetebilmek, kurumun itibarını düşünebilmek ve birbirleriyle eşgüdümlü planlanmasını sağlayabilmek önemli. Genç iletişimcilerin kişisel çabaları mutlaka gerekiyor, sektörü takip etmeli, ülkemizdeki ve dünyadaki mesleki gelişmeleri izlemeli ve bütün alanlarda çalışarak deneyim kazanmaları önemli. Dijital gelişmeler ve yapay zeka ile her geçen gün yenilenen iletişim yönetimine hızla uyum sağlayabilmek için stajlar ve farklı görüşleri dinlemeleri de bugün için zorunluluk.”
TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olan Toksü, yaratıcı ekonomilerin ülkelerin rekabet gücünün en büyük destekçisi olduğunu belirtti. Türkiye’de dizi film ve oyun sektörünün ihracatta öne çıktığını söyleyen Toksü, kamu teşvikleri, sivil toplumun analizleri ve özel sektör uygulamalarının birbirini beslemesi gerektiğini vurguladı. Teknoloji olmadan iletişimi düşünmenin mümkün olmadığını belirten Toksü, yapay zekanın farklı açılımlar getirdiğini ancak insan ve duygunun önemini koruduğunu söyledi.
Yapay zekanın etik ve dil konusundaki eksiklerine dikkat çeken Toksü, “Dijital yaşam cinsiyetin, yaşın, mesleklerin ve statülerin üzerinde; markaların hedef kitleleri de ağırlıklı olarak dijitalde” dedi.
Medya ve iletişimde dijitalleşmenin en büyük dönüşümünün bilgiye erişimde sağladığı kolaylık olduğunu belirten Toksü, bireylerin kendi medyasını oluşturduğu bir dönemde risklerin de arttığını söyledi. Gelecekte “uyku dışında dijitalde yaşanacak bir zaman dilimine” gideceğimizi öngören Toksü, iletişimcilerin sürekli öğrenen, kendini güncelleyen ve gelişime açık olması gerektiğinin altını çizdi. Genç iletişimciler ve girişimcilere seslenen Toksü, “İletişimi öncelik olarak belirlemeyen liderler, belirleyenlere göre daha sıradan kalacaktır” dedi. Başarının kendiliğinden gelmediğini, önemli olanın makamlar değil yaratılan değer olduğunu vurgulayan Toksü, iletişim mesleğinin sürekli değişen ve önemi artan yapısıyla gençler için büyük bir fırsat sunduğunu belirtti.
GÜNDEM KORİDORU
05 Aralık 2025