Kotex Türkiye, kadınların karşılaştığı tüm engel ve tabuları ortadan kaldırma hedefiyle yürüttüğü çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Gelecek İçin Yelken Açıyoruz projesi ile denizle daha önce tanışmamış pek çok kadını bir araya getirdi.
Yelken yarışçılığını bir spor olarak ele aldığımızda, erkekler tarafından kontrol edildiğini ve maskülen eğilimler çerçevesinde şekillendiğini görürüz. Spor üzerine yapılan ve cinsiyet belirtmeyen konuşmalarda çoğunluğun aklında beliren sporcu modeli erkektir. Kadın erkek eşitliği pek çok sportif organizasyon tarafından kabul edilmiş olsa da kadınlar sporda liderlik pozisyonlarında erkekler kadar yer almamaktadırlar. Buradaki eksiklikten yola çıkarak, ülkemizde kadınların sporda daha fazla söz sahibi olmasını sağlamak ve sayılarını artırmak için çeşitli projeler geliştirilmiştir. Bunlardan belki de en önemlisi Kotex tarafından hayata geçirilen “Gelecek İçin Yelken Açıyoruz” projesidir. Söz konusu projenin detaylarını Kimberly Clark Türkiye Pazarlama Direktörü Orjin İbar ile konuştuk…
Kotex olarak hayata geçirdiğiniz Türkiye ve Gelecek İçin Yelken Açıyoruz projesinin ortaya çıkış nedeni neydi? Proje asıl amacına ulaştı mı?
Birinci Dünya Savaşı’nda ön saflarda mücadele eden hemşirelerin keşfettiği Kotex’in doğuşu, tam bir “isterse yapar” hikâyesi. Dünyanın ilk hijyenik ped markası olarak, DNA’mıza işlemiş bu hikâye doğrultusunda kadınların gücü ve sonsuz potansiyelini hiçbir şeyin engelleyemeyeceğini tüm topluma gösterme misyonunu üstlendik. Fırsat eşitliğinden faydalanmaları konusunda kadınları desteklemek bizim için çok önemli. “Cumhuriyetin Kızları” projesi de bu bakış açımız sayesinde şekillendi. Bir hayli karmaşık ve zorlu dinamikleri bulunan yelken sporunda kadınların da yer aldığına ve başarı kazanabileceğine dikkat çekerken, bir yandan da kendi başarı öykülerini yaşama yolunda onlara ilham vermeyi istedik. Büyük ses getiren bu projede genç kadınların yakaladıkları başarılar, hepimize bir kez daha kadın #İsterseYapar dedirtti. Baştaki belirsizlik ve heyecana rağmen denizdeki zorluklarla başa çıkmaları ve yarışları tamamlamaları özgüvenlerini artırdı, yaşadıkları duygusal deneyim, potansiyellerini fark etmelerine yol açtı. Türkiye’nin dört bir yanından güzel tepkiler aldık ki kapsamını genişleterek projeyi bir belgesel haline getirdik. Denizde 100 Kadın isimli filmimizle kadınların ön yargıları beraberce aşabileceğine herkesin inanmasını ve daha fazla kadına erişmeyi hedefledik.
Gelecek İçin Yelken Açıyoruz projesi, kadınları hedef kitle belirlemesinin ardından ne gibi zorluklarla karşılaştı?
Açıkçası herhangi bir zorlukla karşılaşmadık. Aksine, “beklenmedik” bir spor dalı ve mücadele alanını kadınlarla ilişkilendirdiğimiz, onlara güç, cesaret ve motivasyon aşılayarak yepyeni bir hikâye yazma fırsatı sunduğumuz için son derece pozitif tepkiler aldık. Maalesef asıl zorluk, empati yoksunluğu ve kalıplaşmış düşünceler nedeniyle hayatın içinde yaşanıyor, bizse istek, azim ve kararlılıkla zorlukların bertaraf edilebileceğini bu projeyle bir kez daha ispatladık, güçlük sanılanı kolaylığa dönüştürmenin mutluluk ve gururunu yaşadık.
Denizle hiç buluşmamış kadınları yelken sporuna hazırlayan Kotex, bu proje ile kadının spordaki yerine nasıl bir anlam kazandırdı?
Elde ettiğimiz sonuçlar, yelken sporunu kadınların da başarıyla yapabileceğini gösterdi. “Cumhuriyetin Kızları” ile 16 yarışta toplam 37 start aldık, 250 saat yarıştık. 1200 mil kat ettik ve beklentimizin de üzerine çıkarak 13 kupa kazandık. Özellikle dünyanın dört bir yanından gelen yarışçıların mücadele ettiği 100. Yıl Cumhuriyet Kupası’nda, “Cumhuriyetin Kızlarının Üniversiteliler ve Kadınlar kategorilerinde 3.lük elde etmesi hepimizi çok gururlandırdı. Hayatında denizle buluşmamış o kadınlar, kendilerini buldukları bir yola çıktılar, denizleri aşıp, ödüllere ulaştılar. İstediler ve yaptılar!
Kotex’in DNA’sında kadının gücünün ve yapabileceklerinin sınırsız olduğu yazılı. Hayata geçirilen bu proje tüm ön yargılara bir cevap niteliğinde mi oldu?
Evet, tam da bu şekilde özetleyebiliriz. Az önce paylaştığım doğuş hikâyesinden de anlaşılacağı üzere Kotex, sadece kadınlara hizmet sunmakla kalmayıp, kadınların gücü, yaratıcılığı ve üretkenliği sayesinde var olduğunu hep hatırlayan ve daha fazla kadının potansiyelini her daim anımsamasını, harekete geçirmesini sağlamaya kendini adamış bir marka. Ortaya çıkışı bile başlı başına ön yargıları yıkma sebebi.
Gelecek İçin Yelken Açıyoruz projesi, spor konusunda farkındalık oluşturmasının ötesinde genç kadınların eğitim hayatına nasıl bir katkı sağladı?
Proje kapsamında, deprem mağdurlarına destek sağlamak için Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile iş birliği yaptık ve gençlerimize eğitim bursu imkânı sunarak, daha fazla kişinin hayatına dokunma fırsatını elde ettik.
Son olarak, yakın zamanda kadınlar için yaptığınız projelerin devamı gelecek mi?
Denizde 100 Kadın belgeselimiz, 360 derece örülmüş bir kampanyanın önemli bir parçası. Bununla birlikte, projemizle dünya genelinde farkındalık yaratmak için de adımlar atıyor ve “Cumhuriyetin Kızları’nı NFT eserlerine dönüştürüyoruz. Her yarışta özel bir teknikle hazırlanmış sanat eserleri, yarışmacı kadınların yüzlerini, geldikleri yerleri ve yarışın gerçekleştiği bölgeyi yansıtacak şekilde tasarlanıyor. Web 3.0 teknolojileri geliştiren Tooken Teknoloji tarafından, Infinite Zoom Art tekniği kullanılarak üretilen eserler, dünyanın en popüler NFT pazaryeri Opensea’da Kotex Türkiye hesabı altında yayınlanacak. NFT’leri, öncelikle rakip yelken takımları ve yarış süresince takıma destek vermiş isimlere hediye edeceğiz. Ayrıca NFT eserler, metaverse platformlarında da sergilenerek dijital dünyanın sonsuzluğunda yarışçılarımızın cesaretini ölümsüzleştirecek. Attığımız her adımda, kadınların tüm tabuları aşabilecek güce sahip olduğunun bilinciyle hareket ediyoruz. “İsterse Yapar” diyerek, engeller ve endişelerle mücadele ediyor, tabuları yıkacak projelerle kadınları destekliyoruz. Kotex olarak, toplumsal ön yargılarla mücadele etmeye ve kadınların yanında yer almaya 2024’te de devam edeceğiz.
