Türkiye’de perakende ve hızlı tüketim ürünleri sektörlerinde kadın çalışanların iş gücündeki konumu, işe alım stratejileri, ücret eşitliği ve kariyer fırsatları gibi başlıklar gündemdeki yerini koruyor. Bununla birlikte, genç kuşak çalışanların iş hayatına dair beklentileri de şirketler için yeni bir dönüşüm alanı oluşturuyor. LEAD Network Türkiye’nin 2025 Eylül ayında güncellediği “İş Dünyasında Kadın Çalışanların Konumu” araştırması ve yeni yayımlanan “İş Dünyasında NextGen” çalışması, bu değişimi verilerle gözler önüne seriyor. LEAD Network Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Neslihan Nigiz Ulak, araştırmaların sonuçlarını değerlendirerek, kadın istihdamındaki gelişmeler ve NextGen kuşağın beklentilerine ilişkin önemli tespitlerde bulundu.
İŞE GİREN 10 KİŞİDEN 4’Ü KADIN
Neslihan Nigiz Ulak, 2022 yılında işe alınan her 10 kişiden 4’ünün kadın olduğunu, 2024 itibarıyla bu oranın 10 kişiden 6’sına yükseldiğini belirtti. Her 10 firmadan 7’sinin kadın istihdamını artırmaya yönelik stratejiler geliştirdiğini söyleyen Ulak, bunun şirketlerin konuya artık stratejik bir bakış açısıyla yaklaştığının göstergesi olduğunu ifade etti. Ancak kariyer gelişimi tarafında hâlâ atılması gereken adımlar olduğuna dikkat çekerek “Her iki kadından biri kariyer fırsatları nedeniyle işten ayrılırken, her dört firmadan yalnızca biri kadınlara özel kariyer geliştirme programları sunuyor” dedi.
İSTİHDAM ORANI YÜZDE 6’YA YÜKSELDİ
Kadın istihdamındaki artışın özellikle perakende ve tüketim sektörlerinde belirgin olduğunu vurgulayan Ulak, TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde kadın istihdam oranının 2022’ye kıyasla yüzde 6 arttığını aktardı. “Kadın oranının en yüksek olduğu pozisyonlar giriş düzeyinde olsa da perakende sektöründe orta düzey pozisyonlarda da bu oran artık benzer seviyelere ulaştı” ifadelerini kullandı.
Araştırmaya göre, satış departmanındaki mavi yaka çalışanların yüzde 60’ı kadınlardan oluşuyor. Hızlı tüketim ürünleri sektöründe ise beyaz yaka kadın çalışanların yüzde 4’ü üst düzey, yüzde 30’u orta düzey, yüzde 66’sı giriş düzeyinde görev yapıyor. Ulak, “Her 10 perakende çalışanından 5’i, her 10 hızlı tüketim çalışanından 3’ü kadın. Ayrıca her 10 üst düzey yöneticiden 4’ünün kadın olması da önemli bir gelişme” diye konuştu.
Kadın istihdamını artırmak için firmaların başarılı işe alım stratejileri geliştirdiğini belirten Ulak, bu stratejiler arasında hedefli işe alım kampanyaları, kadın aday oranı için somut hedefler belirleme, kapsayıcı dil kullanımı ve kadın rol modellerinin işe alım süreçlerine dâhil edilmesi gibi uygulamaların öne çıktığını ifade etti.
ÜST DÜZEY POZİSYONLARDA ÜCRET FARKI DEVAM EDİYOR
Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık (DEI) birimlerinin şirket kültürüne katkısına da değinen Ulak, “Bu birimler, kapsayıcı bir ortamın oluşmasını sağlarken çalışan bağlılığını ve motivasyonu artırıyor. Bu da şirket performansına doğrudan olumlu yansıyor” dedi.
Kadın–erkek ücret farkının perakende ve hızlı tüketim sektörlerinde görece düşük olduğunu, ancak üst düzey pozisyonlarda hâlâ farklar bulunduğunu belirten Ulak, şirketlerin bu farkı azaltmak için şeffaf ücret politikaları ve eşit işe eşit ücret ilkesini güçlendiren sistemler oluşturduklarını söyledi.
Hamile ve çocuklu kadın çalışanlara yönelik destekleyici uygulamalarda da ilerleme olduğuna değinen Ulak, esnek çalışma modelleri, ebeveyn izinlerinin genişletilmesi, kreş desteği ve geri dönüş programlarının kadınların iş gücüne katılımını sürdürmesini kolaylaştırdığını ifade etti.
“GENÇ KUŞAK SONUÇ DEĞİL İNSAN ODAKLI”
Yeni yayımlanan “İş Dünyasında NextGen” çalışmasının sonuçlarına da değinen Ulak, genç kuşak çalışanların önceliklerinin önceki kuşaklardan farklılaştığını söyledi. Ulak, “NextGen çalışanlar için adil ücret, iyi bir iş-yaşam dengesi ve hibrit çalışma modelleri temel motivasyon kaynakları. Bunun yanı sıra şeffaf terfi süreçleri, kariyer gelişimi olanakları ve güvenli bir şirket kültürü de çok değerli görülüyor” dedi.
NextGen kuşağının liderlik anlayışında adalet, şeffaflık ve empati kavramlarının öne çıktığını belirten Ulak, “Bu kuşak sadece sonuç odaklı değil, aynı zamanda insan odaklı bir liderlik tarzı benimsiyor. Açık iletişim, geri bildirim kültürü ve fikirlerin özgürce paylaşıldığı ortamlar, yeni nesil liderliğin temelini oluşturuyor” ifadelerini kullandı.
