Çay ülkemiz için çok önemli bir kültür. Demleme bulamazsak bile muhakkak poşet çaylar
tüketiyoruz. Peki tükettiğimiz bu çayların sağlığımız için zararlarını biliyor muyuz? Tea Co.
fayda odaklı bir girişime imza atarak, ülkemizde ilk defa müslin bezden çay poşeti üretiyor.
Markanın Kurucusu Nazlı Esen Ummansu, doğaya ve sağlığa zararı olmayan bu ürünü şu
sözlerle anlatıyor; “Müslin bezler fabrikamızda yüzde 100 pamuktan el işçiliğiyle dikiliyor
ve demlenen çaya mikro ve nanoplastik bulaştırmıyor…”
Türk milleti için çay denildiğinde akan sular durur… Hatta ve hatta öyle büyük roller yüklenir ki ona; harareti alır, yorgunluğu azaltır, sinirleri yatıştırır… Demleme yapamadığımız zamanlarda ise imdadımıza poşet çaylar yetişir. Peki, poşet çayların sağlığımızı tehdit ettiğini söylesek… Her plastik çay poşetinin yaklaşık dörtte biri plastikten oluşuyor. Dolayısıyla bu da çayı çok seven birinin oldukça fazla plastiğe maruz kalmasına işaret ediyor. İşte tam da bu noktada Tea Co. ile kendi girişimini yaparak Türkiye’de ilk müslin bezden çay üretimini gerçekleştiriyor markanın Kurucusu Nazlı Esen Ummansu. Markanın kurulma hikâyesini ise şu sözlerle aktarıyor; “Tea Co. olarak Türkiye’nin en büyük çay ithalatçısı konumumuzla sekiz farklı ülkeden ithal ettiğimiz artizan dünya çaylarını bitki ve meyve harmanlarıyla birleştiriyoruz. Çaylarımız kaliteli gevşek yaprak çaylardan oluşuyor. Çayın, toz, dal ve kırıntısı yerine çay yapraklarının tamamını kullanmış oluyoruz. Böylece yüksek tat profili sunmuş oluyoruz. En çok sevdiğimiz özelliğimiz ise paketleme aşamasında klasik poşet çayların aksine müslin bezler kullanıyoruz. Müslin bezler fabrikamızda yüzde 100 pamuktan el işçiliğiyle dikiliyor ve demlenen çaya mikro ve nanoplastik bulaştırmıyor. 2016 yılında henüz 24 yaşında bir yüksek lisans öğrencisiyken bir Amerika ziyaretim sırasında artizan çaylarla tanışıp, araştırmalarım sonucu dünyadaki çay pazarını keşfetmemle Tea Co. hikâyem başladı. Tüm dünyada erişilebilir olan fakat henüz ülkemizde o zamanlar pekte bilinmeyen artizan çayların, kahve sektörünün çok hızlı geliştiği 2016 yılında büyük bir potansiyeli olacağını düşünerek başladım. 90 saniyede infüzyon teknolojisiyle çay demleyebildiğimiz makinelerimizle kafe işletmeciliğinden ziyade toptan müşterilerimizi ağırlayabileceğimiz bir ortam oluşturabilmek adına ilk Tea Co. şubemizi Ankara Çayyolu’nda açtık. Çayın müşterilere alışılmışın dışında ve modernize edilerek sunulması zamanla yoğun ilgi gördü. Çayın siyah çaydan çok daha fazlasını anlatmak istediğimiz yolculuğumuzda geçen yıl haziran ayı itibarıyla şube operasyonlarımızı durdurarak yoğunluğumuzu üretim ağına verme kararı aldık. Günün sonunda hem kaliteli ve lezzetli bir çay deneyimi sunuyor, hem de gayet pratik hazırlanışıyla her an her yerde çay keyfini yaşatabiliyoruz. Bunu yaparken de doğayı koruyabiliyor olmak benim için oldukça kıymetli.”
“FİKRİNİZ, İNANCINIZ VE HEYECANINIZ HER ZAMAN DAİM OLMALI”
Ne yazık ki kadın girişimci rakamlarımız istenilen seviyede değil. İnanmış ve başarmış bir kadın girişimci olarak kendi deneyimlerinden yola çıkarak görüşlerini paylaşan Ummansu, “Bir girişim sürecinin bütün tatlı yorgunlukları bir yana en yorucu tarafı kesinlikle yalnız kalmak. Ben de kendi yolculuğumda işimle birlikte devam ettirdiğim yüksek lisans programından ‘Biz çok gördük böyle hayalperest çocuklar ya iş ya okul birini seç’ denerek uzaklaştırıldım. ‘Yapamazsın, delilik bu, garantisi yok, kesin batacaksın o zaman kapımıza gelme’ tarzında cümleleri de sıklıkla duydum. Özellikle yeni kadın girişimci adaylarına da hep bunu söylerim. Girişimcilik serüveni bir ‘Kan, ter, gözyaşı’ sürecidir. Fikriniz, inancınız ve heyecanınız her zaman daim olmalı. Sektörde kadın olarak barınmak bir şeyleri başarabiliyor olmak tabii ki kolay değil ama işine tutkuyla sarılmak ve her zorluğu deneyim sayıp iyileştirmeler yaparak ilerlemek bu noktada çok önemli oluyor” dedi.
“DOĞA İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİR SEÇENEK”
Müslin bezden çay torbaları üreterek Türkiye’de bir ilke imza atan Nazlı Esen Ummansu, bu girişimin klasik poşet çaylar ile arasındaki farka değinerek şu ifadeleri kullandı; “Müslin çay torbalarının diğer poşet çayların aksine demlenen çaya nano ve mikroplastik kalıntısı bırakmaması ve doğada tamamen çözünebilmesi benim tercih etmemdeki en büyük etken oldu. Bununla birlikte çay yapraklarının bez içerisindeki serbest hareketleri sayesinde daha kaliteli bir deneyim sunması da kesinlikle müslin bezlerin sektöre uyarlanması için önemli bir noktaydı. Klasik poşetleme yönteminde kullanılan malzeme plastiklerden oluştuğundan sıcak su ile temasında içtiğimiz çaya mikro ve nanoplastik bulaştırıyor. Bu sebeple de vücudumuza doğrudan bu mikro ve nanoplastikleri almış oluyoruz. Müslin bezler yüzde 100 pamuk olduğundan bu etkinin önüne geçmiş oluyor. Hem çok daha sağlıklı hem çok daha lezzetli hem de doğa için sürdürülebilir seçenekleri bir arada sunmuş oluyor.” Çayın bizim kültürümüzde oldukça önemli bir yeri var ancak son dönemlerde kahveye de bir yönelim olduğu görülüyor. ‘Bu ikili çekişmenin galibi kim olur?’ diye sorduğumuzda ise şu yanıtı veriyor Ummansu, “Çay sektörü, dünya genelinde oldukça büyük bir hacme sahip ve birçok ülkede önemli bir ekonomik faaliyet alanı olan bir sektör. Çay sektöründeki milyarlarca Dolarlık değer, üretim, işleme, dağıtım ve tüketim aşamalarında gerçekleşen ekonomik faaliyetlerin bir sonucu. Biz de Tea Co. olarak 7 yıldır bu sektörde var olmaya ve gelişmeye devam ediyoruz. 7 yıl önce artizan dünya çaylarını keşfettiğimde çayın bizim bildiğimiz ve kültürümüzde yer alan siyah çaydan çok daha fazlası olduğunu yakından gözlemleme fırsatım olmuştu. Her geçen gün de çayın siyah çaydan çok daha fazlası olduğunu anlatıyoruz. Kahveyle ilgili görüşlerimi sorarsanız kahveyi tabii ki hala seviyorum. Bazen bir fincan kahve içmek de bana çok iyi geliyor ancak sektörün bu kadar içindeyken tabii ki çayların yeri bende her zaman özel oluyor.”
“ÇAY SEKTÖRÜNDE BİR İLKE İMZA ATTIK”
Son olarak Tea Co. için gelecek hedef ve planlarından bahseden Nazlı Esen Ummansu, sözlerini şu şekilde sürdürüyor; “Şu an yıllık 125 ton çay işleme kapasitemiz mevcut. Yeni tesis yatırımlarımızla yıl sonunda bu rakamı 245 tona çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye merkezli bir marka olarak global pazarda bilinirlik yakalamak için yurt içi ve yurt dışında birçok fuara katılıyoruz. Tea Co. olarak Türkiye’deki çay sektöründe birçok ilke ve yeniliğe imza attık, her geçen gün de markamızı iyileştirmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz. Yurt dışı pazarında ürün ve marka bilinirliğimizi, satışlarımızı belli bir seviyeye çıkarmak ve Tea Co. ile Türkiye merkezli bir marka olarak ulusal ve globalde çay pazarının önde gelen isimlerinden olmak, Türkiye’den çıkan inovatif içecek ürünleri üreticisi olarak konumlanmak istiyoruz.”
