OECD Türkiye için enflasyon ve büyüme tahmininde bulundu

0

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Ekonomik Görünüm Raporu’nu verilerine göre küresel ekonomi yüzde 3,2 büyüyecek. Kuruluş, Türkiye ekonomisinin bu yıla ilişkin büyüme tahminini yüzde 0,2 aşağı yönlü revize ederek yüzde 3,2 olarak açıkladı.

OECD​, dünya çapında dezenflasyon sürecinin devam etmesi, reel gelirlerdeki iyileşme ve birçok ekonomide para politikasının daha az kısıtlayıcı olmasının talebi destekleyeceği beklentisiyle küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,2 büyüyeceğini açıkladı. Almanya ekonomisinin daralacağı öngörülürken ABD, Brezilya, Hindistan, Endonezya ve Birleşik Krallık için büyüme​ tahminleri arttı. Türkiye​ için büyüme beklentileri de belli oldu.

Raporda tüm dünyada enflasyonun düşüş sürecinde olduğu ifade edilirken ABD, Brezilya, Hindistan, Endonezya ve Birleşik Krallık dahil olmak üzere birçok G20 ülkesinde nispeten güçlü büyüme bekleniyor.  Aralarında Almanya’nın da bulunduğu birkaç ekonomide daha zayıf büyüme görüldü. 

Dünya çapında dezenflasyon sürecinin devam etmesi, reel gelirlerdeki iyileşme ve birçok ekonomide para politikasının daha az kısıtlayıcı olmasının talebi destekleyeceği beklentisiyle küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,2 büyümesi bekleniyor.

Bu oran, OECD’nin mayısta açıkladığı öngörüsünün yüzde 0,1 üzerinde bulunuyor. OECD, küresel ekonomide 2025’e ilişkin büyüme tahminini ise değiştirmeyerek yüzde 3,2’de sabit bıraktı.

OECD’DEN TÜRKİYE İÇİN ENFLASYON​ TAHMİNİ

OECD, Türkiye ekonomisinde bu yıla ilişkin büyüme tahminini yüzde 0,2 aşağı yönlü revize ederek yüzde 3,2 olarak açıkladı. 2025 için ise yüzde 0,1 aşağı yönlü revizeyle yüzde 3,1 olarak belirlendi.

Kurum, Türkiye dahil gelişmekte olan ekonomilerde enflasyonun gelişmiş ekonomilere göre daha yüksek seyredeceğini ifade etti. OECD’ye göre, Türkiye’de enflasyon bu yıl sonu ve 2025 boyunca hafifleyecek ancak çift haneli rakamlarda kalmayı sürdürecek.

Bu kapsamda OECD, Türkiye’de, enflasyonun net bir şekilde hedefe doğru ilerlemesini sağlamak için sıkı parasal duruşun 2025’in belli bir dönemine kadar sürdürülmesi gerektiği tavsiyesinde bulundu.