Tiyatro Kooperatifi’nin, TOBB Kreatif Endüstriler Meclisi ile Netflix Türkiye’nin destekleri ve İhtiyaç Haritası iş birliğiyle hayata geçirdiği ve 7 bin 500 çocuğun hayallerine dokunan “Renkli Hayaller Sahnesi” projesinin belgesel gösterimi gerçekleşti.
6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen çocukların iyi olma haline katkı sağlamak amacıyla yola çıkan Renkli Hayaller Sahnesi projesine dair hazırlanan belgesel, 17 Ocak Çarşamba Günü Atlas Sineması’nda gerçekleştirilen özel gösterimle ilk kez seyirciyle buluştu.
Tiyatro Kooperatifi tarafından, TOBB Kreatif Endüstriler Meclisi ile Netflix Türkiye’nin destekleri ve İhtiyaç Haritası iş birliğiyle 23 Nisan-25 Haziran 2023 tarihleri arasında hayata geçirilen “Renkli Hayaller Sahnesi” projesi kapsamında, Kahramanmaraş ve Hatay’da depremden etkilenen binlerce çocuk sanatın iyileştirici gücüyle buluştu. Kahramanmaraş Avşar, Göksun, Elbistan, Afşin ve Hatay Antakya’daki çadır ve konteynır kentlerde 62 gün boyunca tiyatro oyunları, atölyeler, konserler, film gösterimleri ve sokak performanslarından oluşan 200’ün üzerinde etkinliğe 7 bin 500 çocuk katıldı.
2 ay süresince 32 ekipten 123 sanatçının katıldığı, 53 tiyatro oyunu, 32 atölye, 14 sokak performansı, 18 konser ve 84 film gösterimi gerçekleştirilen proje sürecini tarihe not eden belgesel, yaratılan toplumsal faydayı anlatırken deprem alanındaki psikososyal ihtiyaçların devam ettiğinin de altını çiziyor.
“Renkli Hayaller Sahnesi’yle anlamlı ve değerli bir projeye imza attık”
Projenin ortaya çıkış hikâyesiyle başlayan ve iki aylık sürecini anlatan belgesel gösteriminde açılış konuşmasını gerçekleştiren Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Mert Fırat, “Depremin ilk gününden itibaren pek çok farklı kurum ve STK gibi Tiyatro Kooperatifi olarak da elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık. Tiyatro Kooperatifi’ne dahil 70’in üzerinde özel tiyatro temsilcileriyle bir araya geldik, önce Sahneden Dayanışma kampanyamızı başlattık. Tiyatro temsilcilerinin görüşleriyle, çocukların iyi oluşu için bir proje gerçekleştirme kararı aldık. Bu süreçte bölgedeki çocukların değişen hayatlarına şahit olmak, yaşadıkları travmaları birebir görmek, bizde onların yüzlerindeki gülümsemeyi belli bir süreliğine de olsa tekrar kazandırma isteği uyandırdı. Bu nedenle ortaya çıkan Renkli Hayaller Sahnesi kapsamında 2 aylık anlamlı ve değerli projeye işe imza attık ve tarihe not düşecek bir belge ortaya çıkardık diyebilirim.” diyerek duygularını ifade etti.
Ardından söz alan Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Yeşim Özsoy, projenin ortaya çıkışına dair şunları söyledi: “Her fırsatta söylediğimiz gibi tiyatro, özellikle kriz anlarında her zaman toplumun yaralarını sarmakta ve iyileştirmekte çok önemli bir yere sahip. Buradan yola çıkarak bizler de kendi alanımızda ve kendi gücümüzle neler yapabiliriz sorusunun peşine düştük ve tiyatrolarımızın ortak katılımıyla ortaya Renkli Hayaller Sahnesi projesi çıktı. Bu proje ile öncelikli amacımız depremden psikolojik olarak en fazla etkilenen gruplar arasında yer alan çocukların iyi olma haline biraz da olsa olumlu bir katkıda bulunmaktı. Kahramanmaraş Avşar, Göksun, Elbistan, Afşin ve Hatay Antakya’daki çadır ve konteynır kentlerde 62 gün boyunca 200’ün üzerinde etkinlik aracılığıyla binlerce çocuğu sanatla buluşturduk. Umuyorum ki bu zorlu süreçte, elimizden geldiğince yaratmaya çalıştığımız ütopyalarımızın tezahürü olan bu yolculuğumuz bizim için olduğu kadar sizin için de manalı olur.”
İhtiyaç Haritası İcra Direktörü Evren Aydoğan projenin kendileri için önemini “Renkli Hayaller Sahnesi’nin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Depremin ilk anından beri sahada ve masada, paydaşlarımızla birlikte depremden etkilenen yurttaşlarımızın yaşam koşullarını iyileştirebilmek için çalışıyoruz. Bu bağlamda, genel olarak sanatın özel olarak da tiyatronun iyileştirici gücünün özellikle çocuklarımıza ulaşmasına aracılık etmemizi sağlayan tüm paydaşlarımıza teşekkür etmek isterim. Umuyorum ki tiyatronun insana hayal kurduran, başka dünyalara kapı açan tılsımı depremden etkilenen yurttaşlarımıza ve tüm topluma daha yoğun bir şekilde ulaşmaya devam eder. İhtiyaç Haritası olarak bu konuda elimizden gelen her türlü dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz.” sözleriyle ifade etti.
Projenin destekçilerinden TOBB Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, yaptığı konuşmasında “Zor zamanlar bir kez daha bizlere birlik olmanın ve kollektif bilincin önemini gösterdi. Bu Meclis çatısı altında temsil ettiğimiz tüm yaratıcı fikir sahibi kurum ve kuruluşlar olarak birlik bilinciyle hareket ettik. Yaşadıkları unutulmaz kötü bir anının karşısına unutamayacakları başka bir güzel anı koymaya çalıştık. Biliyoruz ki gülmek, ekmek gibi su gibi temel bir ihtiyaçtır ve hayal etmek kalpleri iyileştirir. TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi olarak dün olduğu gibi bugün de yarın da birbirinden değerli bileşenlerimizle birlikte en değerli hazinemiz çocuklarımızın yanında olmaya ve umut vermeye devam edeceğiz.” dedi.
Projeye finansal destek veren ve içeriklerini depremden etkilenen çocuklara açan Netflix Türkiye Ortadoğu ve Kuzey Afrika Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili ise “Netflix olarak Türkiye’ye katkı sağlamak amacıyla pek çok farklı proje yürütüyoruz. Ancak bugüne kadarki en anlamlı projemiz, şüphesiz Renkli Hayaller Sahnesi’ydi. Değerli ortaklarımızla birlikte hayata geçirdiğimiz bu proje, sanatın ve kreatif aktivitelerin iyileştirici gücünü kullanarak çocuklarımıza yeni umut pencereleri açmamıza olanak sağladı. Diğer yandan deprem bölgesindeki yaraları sarmanın uzun soluklu bir süreç olduğunun bilincindeyiz ve bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi.
Renkli Hayaller Sahnesi projesinin tüm hikâyesine ışık tutan belgeselin yönetmen koltuğunda yer alan Kaan Cansever ise belgesele ve çekimler sırasında yaşadıklarına dair duygu ve düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Renkli Hayaller Sahnesi projesinin duyulması ve yaratacağı en küçük etkinin bile olumlu pek çok şeye neden olabileceğine olan inancımızla beraber Tiyatro Kooperatifinin de isteğiyle belgesel film çekme fikri ortaya çıktı.
Gelen her sanatçıyla birebir konuştuk, röportajlar aldık, çocukları incitmeden onların duygularına odaklanmaya çalıştık. Yıkılmış bir şehri yeniden inşa ederken sanatın ne denli önemli olabileceğini yansıtmaya çalıştık. Bu projeye emek veren herkesin bıraktığı mirasa bu belgeselle ortak olduk. Bu belgesel sadece deprem bölgesinde yapılan bir çalışmayı anlatmıyor. Böyle zorlu bir alanda çocukların sanatçılarla, sanatçıların çocuklarla birbirine temas ettiğinde nasıl etkiler ortaya çıkabileceğini ve her temasın yeni bir umut olabileceğini anlatıyor.”
GÜNDEM KORİDORU
22 Kasım 2024