Uluslararası Hırdavat Fuarı’nda (Internationale Eisenwarenmesse) 131 firma ile yer alan Türkiye, büyük ilgi gördü. Almanya’nın Köln şehrinde düzenlenen fuarla ilgili değerlendirmelerde bulunan TİM Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Çetin Tecdelioğlu, “Global ticaret son yıllarda ardı ardına krizler yaşıyor. En son Kızıldeniz’de yaşanan problemlerin ardından Türkiye yine tedarik zincirindeki önemli bir merkez olduğunu ispatladı. Avrupa, Türkiye ile ticaret yapmanın ne kadar kolay olduğunu bir kez daha gördü. Fuarda bunu net bir şekilde hissettik. Sorun yaşamak istemeyen global markalar Türkiye’yi partner ülke olarak seçiyor, markaların tercihi Türk üreticiler oluyor” dedi.
Almanya’nın Köln şehrinde düzenlenen ve hırdavat sektörünün önde gelen etkinliklerinden biri olan Uluslararası Hırdavat Fuarı (Internationale Eisenwarenmesse), 3-6 Mart 2024 tarihleri arasında sektör profesyonellerini bir araya getirdi. Yapı malzemeleri, el aletleri, makine ekipmanları ve bağlantı elemanları gibi pek çok ürünün sergilendiği fuarda, dünyanın dört bir yanından 3 binden fazla katılımcı yer aldı. İki yılda bir gerçekleşen ve sektöründe dünyanın en büyüklerinden biri olma özelliğine sahip Uluslararası Hırdavat Fuarı’na Türkiye, 89’u milli katılım olmak üzere 131 firma ile katılarak rekor kırdı.
Türkiye’nin katılımcı firma sayısı bakımından dünyada 5’inci, Avrupa’da ise 3’üncü olduğunu kaydeden Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, 12 milyar doları aşan Türk hırdavat sektörünün fuarda büyük ilgi gördüğünü söyledi. Türk hırdavat sektörü için Avrupa pazarının çok önemli olduğuna dikkat çeken Çetin Tecdelioğlu, “Sektör, ihracatının yüzde 55’ini Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleştiriyor. 1,2 milyar dolarla en fazla ihracat ise Almanya’ya yapılıyor.” dedi. Türkiye’nin Avrupa Birliği için ciddi bir partner ve tedarikçi konumunda olduğunu kaydeden Tecdelioğlu, “Ülke olarak yakaladığımız avantajı iyi değerlendirebileceğimizi ve gelecek dönemde bu pazardan daha fazla pay alacağımızı görüyoruz. Avrupa’da hala sektörel bazda ciddi çalışmalar yaparak makine, otomotiv, beyaz eşya, savunma sanayi, inşaat malzemeleri gibi sektörlerde daha fazla pay alabiliriz” ifadelerini kullandı.
Hırdavat sektörünün; bağlantı elemanları, kilit, el aletleri, mobilya aksesuarları, inşaat, otomotiv, savunma sanayi, makine ve enerji sektörü gibi birçok sektörün tamamlayıcısı konumunda olduğunu ifade eden Çetin Tecdelioğlu, “Son dönemlerde global ticarette tedarik zincirinin oyuncuları değişmeye başladı. Kızıldeniz’de yaşanan problemlerin artmasıyla da Türkiye tedarik noktasında daha önemli hale geldi. Son yıllarda ardı ardına yaşanan krizlerde olduğu gibi Türkiye yine tedarik zincirindeki önemli bir merkez olduğunu bir kere daha ispatlamış oldu.” diye konuştu. Fuara 60’a yakın ülkeden katılım olduğunu dile getiren Tecdelioğlu, Avrupa Birliği’nin vize uygulamalarını zorlaştırması nedeniyle fuardaki ülke
çeşitliliğinin de sınırlı kaldığını, özellikle Türk Cumhuriyetleri, Rusya, Arap yarımadası ve Afrika özelinde katılımcı veya ziyaretçi firmaların bulunmadığına vurgu yaptı.
Avrupa’nın Türkiye ile ticaret yapmanın ne kadar kolay olduğunu bir kez daha gördüğünü dile getiren Çetin Tecdelioğlu, “Türkiye lojistik çeşitlilik bakımından çok zengin. Küresel ticarette kara, deniz, hava ve tren yolları gibi tüm alternatifleri ticari partnerimize sunabiliyoruz. Ayrıca ülke olarak güçlü bir bankacılık sistemine sahibiz. Online işlemleri çok hızlı bir şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Tüm bunların yanında Avrupa Birliği’nin özellikle dikkat ettiği karbon ayak izinin azaltılması konusunda da ciddi çalışmalar yapıyoruz. Üretimde kullandığımız elektriğin yüzde 40’ını çevreye duyarlı kaynaklardan elde ediyoruz. Önümüzdeki süreçte yapacağımız yatırımlarla bu oranı yüzde 60’a çıkarmayı hedefliyoruz. Tüm bunlar birleşince de ihracatta ön plana çıkıyoruz. Dünya pazarında ‘Made in Türkiye’ algısı her geçen gün daha fazla yerleşmeye başladı. Global markalar Türkiye’yi partner ülke olarak seçiyor, markaların tercihi Türk üreticiler oluyor” dedi.
Bu yıl düzenlenen fuarda kadınların ve engelli bireylerin kullanımı için tasarım ve dizayn yönünden daha hafif, daha esnek, daha az enerjiyle çok fazla iş çıkarabilecek tasarımların ön plana çıktığını kaydeden Çetin Tecdelioğlu, “Yeşil enerji ve sürdürülebilirlik konusunda her firma karbon ayak iziyle ilgili bir çalışma içinde. Her firmanın karbon ayak iziyle ilgili yapmış olduğu çalışmaları, atık yönetimi ve yeşil enerji kullanımıyla ilgili çalışmalarını dünyadaki rakiplerimizin de aynı paralellikte devam ettiklerini görmüş olduk” diye konuştu.
Tecdelioğlu, İstanbul’da 9-12 Mayıs tarihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde ‘Hardware Eurasia’ adı altında 300’den fazla firmanın katıldığı büyük bir fuar organizasyonu içinde olduklarının da bilgisini paylaştı.
GÜNDEM KORİDORU
24 Kasım 2024