Zaman, evrenin temel bir boyutudur. Varlığın başlangıcından bu yana kesintisiz bir akış içinde ilerler. Fiziksel olarak ölçülebilir olsa da deneyimsel olarak bambaşka bir anlam taşır. Her saniye, evrende sayısız olayın gerçekleşmesine tanıklık eder. Yıldızların doğuşu ve ölümü, gezegenlerin dönüşü, doğanın döngüsü… Hepsi zamanın devasa orkestrasının birer parçasıdır. Biz insanlar içinse zaman, sadece bir ölçü birimi değil, aynı zamanda yaşamımızın dokusunu oluşturan değerli bir kaynaktır.
Ve işte bu akışın en somut, en zarif yansımasıdır saatler. Zamanın soyutluğunu alıp, bileğimizde bir sanat eserine dönüştüren mekanizmalar. Onlar sadece zamanı göstermezler; birer hikâye anlatırlar, birer mirası taşırlar. Her tik takları, geçmişten bugüne uzanan bir köprüdür adeta. Zamanın ruhunu yakalayan, onu anlamlandıran ve bize sunan hassas enstrümanlardır.
Ben bu eşyayı “hassas enstrüman” olarak betimlerim. Ömer Aydın ise benimle aynı sıfatı kullanarak “hassas çarkların zamanı gösterme sanatı” olarak betimliyor. Türkiye’de İş Dünyası olarak saat sektörünün Türkiye’deki gelişimini yakından takip ediyoruz ve sektörün en önemli isimlerini dergimizde ağırlıyoruz. Haziran sayımızda ise Tissot, Longines gibi saat endüstrisinin önemli firmalarının Türkiye bayiliklerini üstlenen, ayrıca Nomos Glashütte, Meistersinger, Mondaine, Zeno-Watch Basel gibi değerli saat markalarının satışını gerçekleştiren 135 yıllık bir mirasa sahip Tevfik Aydın Saat’in üçüncü kuşak temsilcisi Ömer Aydın ile beraberiz…
“MÜKEMMEL DEĞİL AMA GERÇEKÇİ SAAT”
Ömer Aydın, 135 yıllık bir geçmişe sahip Tevfik Aydın Saat’i dünden bugüne taşıyan ve markayla artık özdeşleşmiş temel değerlerini şu sözlerle açıklıyor: “Aile şirketi olması nedeniyle; iyi aile ilişkileri, geçici trendlere kapılmamak, daima ulaşılır olmak, müşteriyi dinlemek ve soruya cevap vermek, rakipleri gözlemlemek ve fark yaratmak için çaba sarf etmek, çalışanlarımızın sadece yaptıkları işin değil bütünün bir parçası olmasına dikkat etmek ve bu amaçla firma içi iletişimi sürekli canlı tutmak, elemanlarımızdan gelen fikirleri dikkate almak ve şirket muhasebesine önem vermek diye sıralayabiliriz.”
“Mekanik saat alan servisini de birlikte alır” anlayışı hâkim Tevfik Aydın saatte… Bu anlayışın dayandığı temel düşünceleri anlatan Aydın, “Elektronik eşyalar ve dijitalleşme günümüzün bir gerçeği ancak dünyanın hala iş gören ve hassas çarkların zamanı gösterme sanatı diyeceğimiz mekanik saatler gündemimizde ve çağdaş bir ürün olmamasına rağmen varlığını sürdürüyor. Mekanik saatlerin işletim sistemlerinde uzun yıllardır çok büyük bir değişiklik olmadı. Değişen sadece kullanılan malzemeler ve sürtünmeyi azaltacak yeni formül yağlardır. Bu yüzden mekanik saatlerde yadigârlık ve kalıcılık unsuru diğer elektronik saatlere göre fark yaratmaktadır. Üstelik mekanik saatleri el ile kurmalı ve kol hareketi ile çalışan otomatik diye adlandırırsak; enerjisi de tamamen doğaldır ve sizin tarafınızdan sağlanmaktadır. Mekanik saatler sürtünmeden, ısı ve yer çekiminden etkilenir, elektronik saatler kadar dakik değildir ancak bağımsızdır; pil veya elektrik gibi dış güç kaynağına ihtiyaç duymaz. Başka bir deyişle mükemmel değil ama gerçektir. Sorunuza gelince günde 24 saat hassas çarklarla çalışan bir mekanizma düşünün; zaman içinde tabii ki bir temizlik ve bakım gerektirir. İtinalı bir şekilde kullanılan mekanik saatlerde bu süre ortalama beş yıldır. Zaten saat sizi ayar farkı yaparak veya düzgün çalışmayarak ikaz eder. Mekanik saat satanların dolayısı ile satış sonrası servisi olması ve sattığı ürüne sahip çıkması önemli bir ayrıcalıktır ve kanımca ihtisas mağazası tanımı için gereklidir” diyor.
Tevfik Aydın Saat’in bünyesindeki markalardan bahseden Aydın, “Nomos Glashütte, Meistersinger, Mondaine, Zeno-Watch Basel kol saatlerini ve BOXY modüler mekanik otomatik saat kurma aparatlarını ithal edip satıyoruz. Ayrıca Montblanc kalem ve aksesuarlarının, Longines ve Tissot saatlerinin de bayiliğini yapmaktayız. E-ticarette de her geçen gün güven esaslı satışlarımız artmaktadır” ifadelerini kullandı.
MAĞAZALAŞMA DEĞİL MARKALAŞMA!
Son olarak geçtiğimiz yıllarda şirketin büyüme trendin[1]den ve önümüzdeki dönem için büyüme beklentilerinden bahseden Aydın, “Büyüme deyince şu anda mağazalaşmaya değil markalaşma bazında büyümeye ve saat, kalem konusunda ilk akla gelen firmalar arasında olmaya çaba gösteriyoruz. ‘Saatler saatlerin izini sürer!’ diye bir tabir vardır, biz de saat meraklılarının izini sürmek, onlara ulaşmak için iletişim kanallarında büyüme faaliyeti içindeyiz” diyor…
