Dünya, özellikle son yıllarda, gıda güvenliği ve sürdürülebilir tarımın önemini her zamankinden daha fazla konuşuyor. Tarımın geleceği, iklim değişikliği, üretim zincirindeki kırılganlıklar ve küresel maliyet artışları ile şekilleniyor. Bu bağlamda, Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Alp Önder Özpamukçu, gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim hakkında kritik mesajlar veriyor. Özpamukçu, güvenli gıda üretiminin halk sağlığıyla birlikte ekonomik istikrar ve sürdürülebilir kalkınma için de büyük bir stratejik öncelik olduğunu vurguluyor.
GIDA GÜVENLİĞİNE GİDEN YOLDA TARIMIN ROLÜ
“Güvenli gıda üretimi, güçlü bir tarım altyapısı ile mümkündür” diyor Özpamukçu ve bu temel ilke, Türkiye’nin gıda perakendeciliği sektörü için bir yol haritası sunuyor. Gıda güvenliği, toplumsal ve ekonomik dengeyi doğrudan etkiliyor. Türkiye, sahip olduğu zengin tarım potansiyeli ile bu güvenliği sağlama noktasında avantajlı bir konumda. Ancak bu potansiyelin ekonomiye kazandırılabilmesi için, üretimin planlı bir şekilde yapılması, teknoloji kullanımının yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir destek politikalarının devreye girmesi gerektiği de bir gerçek.
Özpamukçu, Türkiye’nin tarım altyapısının modernizasyonu için önerilerini sıralarken, özellikle planlı üretim, sözleşmeli tarım ve dijital tarım teknolojilerinin önemine dikkat çekiyor. “Tarımda ilerleme kaydedilmeden, gıda arz güvenliğini sağlamak mümkün değil” diyen Özpamukçu, güçlü bir tarım zincirinin, kırsaldan kente, tarladan market rafına kadar istikrarı ve güveni sağlayabileceğini belirtiyor.
PERAKENDENİN GIDA GÜVENLİĞİNDEKİ KRİTİK ROLÜ
Gıda perakendeciliği, üretimden tüketime kadar olan sürecin her aşamasında önemli bir sorumluluk taşıyor. Özpamukçu’nun ifadesiyle, organize gıda perakendeciliği, ürün satmakla kalmaz, aynı zamanda “ürünü doğru üretmek, zamanında ulaştırmak ve süreci sürdürülebilir şekilde yönetmek” sorumluluğunu da üstlenir. Türkiye’de organize gıda perakendesinin geldiği nokta, sektöre büyük katkı sağlıyor. 47 bin satış noktası ve 465 binden fazla istihdam ile ekonomiye önemli bir güç katıyor.
Perakende sektörü, gıda ürünlerinin kalite güvencesi, izlenebilirlik ve denetim süreçlerinin güçlü bir şekilde yönetilmesinde hayati bir rol oynar. Gıda güvenliği, tarım ve hayvancılık ile doğrudan bağlantılı bir mesele ve aynı zamanda kalite ve şeffaflık anlayışının perakende düzeyinde de güçlü bir şekilde hayata geçirilmesi gereken bir alan. Bu noktada, tarımda ilerleme kaydedilmeden, gıda arz güvenliğini sağlamak mümkün görünmüyor. Bu nedenle, üretimin planlanması, kooperatiflerin güçlendirilmesi ve üreticilerin modern tekniklerle desteklenmesi büyük önem taşıyor.
ULUSLARARASI STANDARTLAR VE REKABETİN ANAHTARI
Güvenli Gıda Üretimi; Gıda güvenliğinde uluslararası standartlara uyum, ihracat için olduğu kadar iç pazarda da güven ortamı oluşturmak açısından kritik bir rol oynuyor. Tüketici güveninin sağlanması, üretim süreçlerinin yansıra dağıtım aşamalarında da ortak bir kalite dilinin kullanılmasına dayanıyor. Özpamukçu, “Tüketicinin güveni, üretimden dağıtıma kadar her aşamada ortak bir kalite diline sahip olmaktan geçiyor” diyerek, gıda güvenliği konusunda uyumlu bir standart oluşturmanın markaların ve ülkenin itibarı açısından da vazgeçilmez olduğunu belirtiyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM İÇİN ATILACAK ADIMLAR
Gıda perakendeciliği sektörü için güçlü bir tarım altyapısının inşa edilmesi, üreticilerin desteklenmesi ve sürdürülebilir üretim yöntemlerinin yaygınlaştırılması adına önemli adımlar atılmalı. Özpamukçu, bu alanda yapılması gerekenleri sıralayarak, planlı ve bölgesel üretim, sözleşmeli tarım, çiftçiye girdi desteği ve kooperatiflerin güçlendirilmesi gibi konularda çeşitli önerilerde bulunuyor.
Ayrıca, dijital tarım teknolojilerinin kullanımı ve genç çiftçilerin teşvik edilmesi, üretimin verimliliğini artırmak ve tarımda sürdürülebilirliği sağlamak için büyük önem taşıyor. Tarımın geleceği, su ve toprak dostu üretim yöntemlerinin yaygınlaştırılması ve üreticilerin modern tekniklerle desteklenmesiyle şekillenecektir.
GÜÇLÜ BİR GELECEK İÇİN BİRLEŞEN GÜÇLER
Gıda Perakendecileri Derneği (GPD), 2012 yılından bu yana sektördeki önemli aktörlerin bir araya geldiği bir platform. GPD’nin amacı, Türkiye’nin gıda perakendeciliği sektörünü geliştirmek, modern perakende sektörünün kurumsallaşmasını sağlamak ve aynı zamanda gıda güvenliği gibi kritik konularda bilinç oluşturmak ve çözüm yolları üretmek. GPD üyeleri, 47 bin satış noktası ve 465 binden fazla istihdam ile ekonomik katkı ve gıda güvenliği konusunda da sektöre öncülük ediyor.
18 Kasım’da gerçekleştirilecek olan Ortak Gelişim Kongresi de gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim konularını çok boyutlu bir şekilde ele alacak ve sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirecek. Özpamukçu, bu kongrenin sektöre önemli katkılar sunacağına ve atılacak adımların hem üreticiler hem de tüketiciler için belirleyici olacağına inanıyor.
Özetle, güvenli gıda üretimi için güçlü bir tarım altyapısının inşa edilmesi, sürdürülebilir tarım politikalarının uygulanması ve perakende sektörünün bu süreçteki sorumluluklarını yerine getirmesi, sadece bugünün değil, geleceğin de temel ihtiyaçlarından biri.
