DOLAR 35,2068 0.3%
GBP 44,3202 0.7%
EURO 36,7672 0.92%
ALTIN 2.968,331,32
BIST 9.724,50-0,42%
BITCOIN 3378090-2.74079%
ETH 117370-4.95079%
İstanbul

HAFİF YAĞMUR

Yapay zekâ ile sınırlar kalkıyor mu?

Yapay zekâ ile sınırlar kalkıyor mu?

Günümüzün hızla değişen teknoloji dünyasında, dijitalleşmenin etkisiyle yapay zekâ her geçen gün daha fazla hayatımıza girip, entegre oluyor. Bu dönüşüm sürecinde, iş dünyasının önde gelen isimlerinden biri olan Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Bilişim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı, “Yapay zekânın gelişmesiyle birlikte günümüzde beyin göçü eskisi kadar önemli değil, asıl önemli olan beyin gücü” diyor.

12/12/2024 15:39
Yapay zekâ ile sınırlar kalkıyor mu?

Hakan Özbay

Faruk Eczacıbaşı, Türkiye’de dijitalleşme kavramına öncülük eden isimlerden biri. Başkanlığını yürüttüğü Türkiye Bilişim Vakfı’yla (TBV) yapmış olduğu çalışmalar, dijital dönüşüm adına Türkiye’ye büyük katkılar sağlıyor. Aynı zamanda 2018 yılında çıkardığı “Daha Yeni Başlıyor” kitabıyla, dijital teknolojilerin bireyler, kurumlar ve toplumlar üzerindeki etkilerini analiz ediyor ve geleceğe de ışık tutuyor. Bu sebepten dolayı Faruk Eczacıbaşı’nın dijitalleşme üzerine söylediği ve söyleyecekleri Türkiye’nin, dünyaya öncülük ederek rekabette bir adım öne geçmesi için önemli bir referans oluşturuyor.

Söylediğim gibi Faruk Eczacıbaşı yapmış olduğu çalışmalar ve yazmış olduğu kitapla Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük eden biri. Dijitalleşme ve yapay zekâ üzerine yazı kaleme alırken onun fikirlerini alabilmek benim için çok büyük bir önem taşıyordu. Türkiye Bilişim Vakfı’nın (TBV) düzenlemiş olduğu Çevre İçin Yapay Zekâ Konferansına gittiğimde acaba “Faruk Eczacıbaşı ile kısa da olsa bir röportaj yapabilir miyim?” sorusu vardı aklımda. Beklediğimin aksine çok sıcak kanlı bir yaklaşımla, yoğun olmasına rağmen Faruk Eczacıbaşı beni kırmadı ve röportaj teklifimi kabul ederek tüm samimiyetiyle düşüncelerini paylaştı.

Özel röportaja geçmeden, Faruk Eczacıbaşı’nın, teknoloji çalışmalarının yanı sıra günümüzün popüler konularından biri olan kadınların sosyal ve iş hayatında daha etkin olması söylemlerine de öncülük etmiş biri olduğunu söylemeden geçmeyelim. 1999 yılında Eczacıbaşı Spor Kulübü’nün başkanlığını üstlenen Faruk Eczacıbaşı, özellikle kadın voleybolunda yapmış olduğu atılımlar ve elde ettiği başarılarla Türk kadınının gücünü dünyaya duyurmasına öncülük etmiş biri. Bugüne baktığımızda Türkiye kadın voleybolunun hem Milli takım hem de kulüpler bazında dünya ve Avrupa’da geldiği nokta ortada. Bu önemli konuya da değindikten sonra özel röportajımıza geçebiliriz.

Adsiz tasarim 16 1

“DÜNYA HAZIRLIKSIZ YAKALANDI”

İlk olarak Faruk Eczacıbaşı’na yapay zekâ konusunda dünyaya göre hangi konumda olduğumuzu sordum. Dünya ile kıyaslandığında Türkiye’nin çok fazla geride kalmadığını vurgulayan Eczacıbaşı, “Yapay zekâyı anlama konusunda dünya neredeyse biz çok fazla uzakta değiliz. Bizim şu anki bildiğimiz anlamda yapay zekâ ortaya çıkalı 2 sene ya oldu ya olmadı. Birçok endüstri, birçok ülke hazırlıksız yakalandı. Daha tam olarak nedir bilmiyoruz. Buna nasıl uyum sağlamamız gerektiğini bilmiyoruz. Ama bizim bilmememiz, başkaları biliyor anlamına gelmiyor” diyerek sadece Türkiye’de değil tüm dünyada yapay zekânın henüz tam olarak anlaşılmadığına dikkat çekiyor.

Bu konuda asıl önemli olanın hızlı adaptasyon süreci olduğunu söyleyen Eczacıbaşı, “Mühim olan burada çabuk adapte olabilmek, çabuk uyum sağlayabilmek. Artık becerimizi o noktadan değerlendirmemiz gerektiğinin daha önemli olduğunu düşünüyorum” diyor.

Son yıllarda beyin göçü, Türkiye’nin gündeminden düşmeyen ciddi bir konu olarak karşımızda duruyor. Dijitalleşmenin gelişmesiyle beyin göçü durdurulabilir mi sorusu stratejik bir hal alıyor. Bunun üzerine Faruk Eczacıbaşı konu hakkındaki görüşlerini şöyle anlatıyor: “Yapay zekânın, Türkiye’nin beyin göçünü durdurması gerekiyor mu açıkçası tam olarak bilmiyorum. Bir kere yapay zekânın en önemli özelliklerinden biri dünyayı çok daha birleştirebilmesi. Bizim beyin göçümüzü, dünyanın her tarafına yayılmış bir beyin gücü olarak da değerlendirebiliriz. Dolayısıyla göç etmiş beyinler eğer başka yerlerde, başka coğrafyalarda daha yararlı hissediyorlarsa, bırakın oradan devam etsinler ama bize yararlı olabilmeleri için politikalar geliştirelim. Çünkü göçler daha fazla olacak. Ancak illaki coğrafi olarak aynı yerde olmamızın geçmişte olduğu kadar gerekli olduğu düşüncesinde değilim.”

“KORKMANIN ANLAMI YOK”

Yapay zekânın giderek daha fazla gelişmesinin, insanların işsiz kalmasına sebep olabileceği korkusu günümüzün önemli konularından biri. Faruk Eczacıbaşı oluşan korkuya dair, “Yapay zekâ birçok insanı işinden edecek mi ya da başka sonuçlar doğuracak mı bunu bilmiyoruz. Ancak bu olacak, bunun önüne geçemezsiniz. Bu yüzden yapay zekânın gelişiminden korkmanın hiçbir anlamı yok” diyor ve ekliyor: “İnsanlar bilinmezlikten her zaman korkar ama ona göre hazırlık yaparsa, kendine güvenirse ileri adım atabilir.”

Son olarak Faruk Eczacıbaşı’na, “Günümüzde, dijitalleşmenin haricinde kadınların iş hayatında olması, kadın istihdamının artması gibi konular da çok revaçta. Siz Eczacıbaşı Spor Kulübü Başkanı olarak kadın voleybolunda, Türk kızlarının ülkemizin adını dünyaya duyurmasına yıllar önce attığınız adımlarla ön ayak oldunuz. Şu an kadınların iş dünyasında daha etkin olmasında payınız olduğunu düşünüyor musunuz?” diye sorduğumda, çok mütevazi bir cevap veriyor: “Hayır… Yani tam olarak bilmiyorum. En azından harekete geçirebildiysek ne mutlu bana. Ben, bir kişinin herhangi bir şekilde çok büyük şeyler yapabileceğine inanmam. Ama tetikleme gücünün olduğunu düşünüyorum. Eğer bizde tetiklemeyi becerebildikse ne mutlu bize.”

En az 10 karakter gerekli