2023 yılı Ekim ayında MNG Kargo’nun DHL çatısı altına girmesiyle Türkiye lojistik sektöründe yeni bir dönem başladı. 250 milyon Euro’luk dev yatırım, sadece bir satın alma hamlesi değil; aynı zamanda Türkiye’nin lojistik potansiyeline duyulan uzun vadeli güvenin güçlü bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu stratejik dönüşümle birlikte DHL eCommerce Türkiye, yerel uzmanlıkla global ağı bir araya getirerek hizmet modelini yeniden yapılandırıyor. Hem yurt içinde operasyonel verimlilik artışı hem de e-ihracat yapan firmalara yönelik cazip çözümlerle müşterilerine dünya standartlarında hizmet sunmaya hazırlanan şirketin yeni yol haritasını, DHL eCommerce Türkiye CEO’su Kağan Gündüz ile konuştuk.
“250 MİLYON EURO’LUK YATIRIM”
Ekim 2023’te MNG Kargo’nun DHL çatısı altına girmesiyle başlayan bu yeni dönem, şirketinizin kısa ve uzun vadeli hedeflerinde nasıl bir değişim yarattı?
DHL’in MNG Kargo’ya ve ülkemize kattığı en değerli unsurlardan biri kuşkusuz yatırım gücü. Ancak bu yatırımların ardında yalnızca bir marka dönüşümü değil, Türkiye’ye duyulan güçlü bir inanç ve uzun vadeli bir stratejik vizyon yatıyor. Bugün DHL eCommerce markası altında attığımız her adım, bu güvenin somut bir yansıması.Daha önce de açıkladığımız 250 milyon Euro’luk yatırım, yalnızca finansal büyüklüğüyle değil, kapsamıyla da önemli. Türkiye’de DHL eCommerce çatısı altında yapılan bu ilk büyük ölçekli yatırım; kapasite artışından yeni transfer merkezlerinin açılmasına, teknolojik altyapıların güçlendirilmesinden
107 operasyonel verimliliğin artırılmasına kadar çok geniş bir alana yayılan stratejik hamleleri içeriyor. DHL eCommerce olarak, inovasyonla büyüyen, müşteri memnuniyetini odağına alan ve Türkiye’nin lojistik potansiyelini dünyaya taşıyan bir marka olma hedefi ile ilerleyeceğimizi özellikle söylemek isterim.
MNG Kargo’nun yerel uzmanlığı ile DHL’in küresel gücünü birleştirmek, hizmet modelinizde ne tür yenilikleri beraberinde getirecek?
Ekim 2023’te DHL ailesine katılmamızın ardından entegrasyon sürecini oldukça kısa sürede tamamladık. Hayata geçirdiğimiz altyapı yatırımları, DHL eCommerce’ün küresel gücüyle birleşerek, bizi daha çevik, daha güçlü ve daha müşteri odaklı bir yapıya kavuşturdu. Bir yandan Türkiye içinde sun[1]duğumuz hizmetleri müşteri memnuniyetini merkeze alarak yeniden şekillendirirken aynı zamanda yurt dışına e-ihracat yapmak isteyen müşterilerimizin yeni pazarlara açılmalarına destek olmak üzere, sunduğumuz servisleri de çeşitlendirdik. Bu kapsamda, sunduğumuz yurt içi gönderi çözümlerine ek olarak, sınır ötesi e-ticaret yapmak isteyen müşterilerimize daha avantajlı fiyatlar ve hızlı teslimat seçenekleriyle ürünlerini son alıcılarına ulaştırma kolaylığı sağladık. Önümüzdeki dönemde de DHL’in global gücünü arkamıza alarak müşterilerimize dünya standartlarında hizmet sunmaya devam edeceğiz.
Dijitalleşme ve sürdürülebilirlik, kargo ve lojistik sektöründe her geçen gün daha kritik hale geliyor. Bu alanlarda atmayı planladığınız somut adımlar neler?
DHL eCommerce olarak yayımladığımız e-ticaret raporunun sonuçlarına göre; hız, izlenebilirlik, esneklik, dijital çözümler ve sürdürülebilirlik en az teslimatın kendisi kadar önemli hale geldi. Koşulsuz müşteri memnuniyeti vizyonumuzla dijital çözümlerimizi hayata geçiriyoruz.
Müşteri deneyimini üst seviyeye çıkarmak amacıyla gelişen teknolojileri operasyon süreçlerimize entegre etmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda büyük veriden faydalanarak yoğun dönemlerde en uygun kaynak dağılımını sağlıyor, rota optimizasyonuyla teslimat sürelerini kısaltıyoruz. Her gün yüzbinlerce kargoyu göndericiden alıcısına teslim ediyor, bu operasyonun kusursuz ve verimli işlemesi için IT uygulama ve sistemlerimizi sürekli geliştiriyoruz. El terminali, mobil yazılımlar, operasyonu anlık izleyebileceğimiz raporlama iş analitiği ve iş zekası çözümleriyle fark yaratıyoruz. Tüm operasyonumuzu uçtan uca online bir şekilde izliyor, yaşana[1]bilecek sorunlara ve aksaklıklara anında müdahale edebiliyor, müşterilerimize beklentilerini karşılayacak bir yapı sunmak için çalışıyoruz. Chatbot, Whatsapp İletişim Hattı ve interaktif sesli yanıt sistemi dediğimiz otomasyonlu IVR uygulamalarını hayata geçirdik. Bu uygulamalarla birlikte müşterilerimiz diledikleri zaman tüm sorularına anlık olarak yanıt alabiliyor. DHL eCommerce’ün “Strateji 2030” kapsamında Türkiye’yi kritik bir pazar olarak görmesi ülkemizde uzun vadeli büyüme planları olduğunun göstergesi. Biz de DHL Group’un bir parçası olarak yıllara dayanan yerel uzmanlığımızı, DHL’in global ağı ve lojistik yetkinliğiyle bir araya getirerek; Türkiye’nin uluslararası ticaretteki rolünü büyütmeyi, ülkemizi bölgesel bir lojistik üs haline getirmeyi hedefliyoruz.
HEDEF TÜRKİYE’DEN DÜNYAYA AÇILAN YENİ BİR KÖPRÜ KURMAK
Bu yeni yol haritası çerçevesinde, müşterileriniz ve iş ortaklarınız hangi somut değişiklikleri ilk etapta hissedecek?
Müşteri memnuniyetini her zaman işimizin merkezine koyduk. DHL eCommerce çatısı altında bu yaklaşımı daha da ileri taşıyor, teslimat süreçlerimizi teknoloji ve dijitalleşme ile dönüştürüyoruz. Operasyonel tarafta ise gelişmiş veri analitiği çözümleriyle süreçlerimizi daha verimli ve öngörülebilir hale getiriyoruz. Takip sistemlerimiz sayesinde müşterilerimize tam izlenebilirlik sağlıyor, teslimat sürecinde maksimum şeffaflık ve güven sunuyoruz. Bunun yanı sıra, esnek teslimat seçenekleri ve ad[1]resten alım gibi hizmetlerle müşteri deneyimini her geçen gün daha da zenginleştiriyoruz. DHL’in global gücü ve uluslararası iş birlikleri de bu noktada bize büyük bir avantaj sağlıyor. Özellikle sınır ötesi e-ticaret alanında sunduğumuz çözümleri geliştirerek, KOBİ’lerin ve bireysel göndericilerin uluslararası pazarlara erişimini kolaylaştırıyoruz. DHL eCommerce ile birlikte Türkiye’den dünyaya açılan yeni bir köprü kurmayı hedefliyoruz.
Pandemi ile birlikte hızla artan e-ticaret pazarı, kargo şirketleri için büyük bir kırılım yarattı aslında. Siz o kırılımdan sonraki süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle B2C gönderilerin oranında nasıl değişimler yaşandı?
Pandemi dönemi, e-ticaret pazarında kalıcı bir kırılma yarattı ve B2C gönderilerin oranı hızla arttı. Bu artış, özellik[1]le küçük hacimli ama sık sipariş edilen gönderilerde önemli bir hacim yarattı. Türkiye’nin coğrafi konumu da yeni ticaret rotalarında ülkemizi öne çıkarıyor. DHL’in küresel raporları, sınır ötesi e-ticaretin 2030’a kadar 7,9 trilyon dolara ulaşacağını gösteriyor. 2 yıldır Türkiye olarak biz de bu raporun bir parçasıyız ve verilerimiz, Türk tüketicilerin yapay zeka destekli alışveriş, sosyal medya üzerinden satın alma ve sürdürülebilirlik konularında beklentilerinin çok hızlı değiştiğini ortaya koyuyor.
