Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Şubat 2025 “Sektörel Enflasyon Beklentileri” raporunu yayımladı. Piyasa Katılımcıları Anketi, İktisadi Yönelim Anketi ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) iş birliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi’nden derlenen verilere dayanan raporda, piyasa katılımcıları, reel sektör ve hane halkının 12 ay sonrası enflasyon beklentilerindeki değişimler dikkat çekti.
BEKLENTİLERDE FARKLILAŞMA VE SEKTÖREL AYRIŞMA
TCMB’nin Şubat 2025 raporuna göre, piyasa katılımcılarının 12 ay sonrası yıllık enflasyon beklentisi 0,1 puan azalarak yüzde 25,3’e geriledi. Reel sektörde ise bu beklenti daha belirgin bir düşüşle 1,9 puan azaldı ve yüzde 41,9 seviyesine indi. Hane halkının beklentisi ise ters bir yön izleyerek 0,4 puan artarak yüzde 59,2’ye yükseldi. Bu veriler, finansal uzmanlar ve firmalar arasında enflasyonun kontrol altına alınacağına dair iyimserliğin bir miktar arttığını, ancak tüketiciler arasında bu iyimserliğin henüz tam anlamıyla yerleşmediğini gösteriyor.
Raporda, hane halkının enflasyonun gelecek 12 ayda düşeceğini bekleyen kesiminin oranının 2,5 puan azalarak yüzde 28,3’e gerilemesi de dikkat çekti. Bu durum, tüketicilerin kısa vadeli fiyat artışlarına dair endişelerinin devam ettiğini ve enflasyonun düşüşüne olan inancın zayıfladığını ortaya koyuyor. Piyasa katılımcıları ve reel sektördeki beklenti düşüşü, TCMB’nin sıkı para politikası duruşunun etkili olduğuna dair bir sinyal olarak algılanırken, hane halkındaki artış, günlük yaşamda hissedilen fiyat baskılarının beklentilere yansıdığını düşündürüyor. Uzmanlar, bu ayrışmanın enflasyonla mücadelede iletişim stratejisinin önemini bir kez daha vurguladığını belirtiyor.
ÜÇ FARKLI ANKETTEN SONUÇLAR DERLENDİ
Sektörel Enflasyon Beklentileri, TCMB’nin üç farklı anketten topladığı verilerle şekilleniyor: Piyasa Katılımcıları Anketi, finans ve reel sektör uzmanlarının görüşlerini yansıtırken, İktisadi Yönelim Anketi imalat sanayisi firmalarının nabzını tutuyor; Tüketici Eğilim Anketi ise hane halkının enflasyon algısını ölçüyor. Şubat 2025 verileri, bu üç grubun enflasyon beklentilerindeki farklılaşmayı net bir şekilde ortaya koyarken, TCMB’nin bu raporu düzenli olarak yayımlaması, enflasyon dinamiklerini daha iyi anlamayı ve politika adımlarını buna göre şekillendirmeyi amaçlıyor.
Küresel belirsizliklerin ve ABD’nin ticaret politikalarına dair gelişmelerin Türkiye ekonomisini etkilemeye devam ettiği bir dönemde, TCMB’nin enflasyon beklentilerini izlemesi büyük önem taşıyor. Raporda, piyasa katılımcılarının beklentilerindeki sınırlı gerileme, dezenflasyon sürecinin devam ettiğine dair bir işaret olarak değerlendirilirken, reel sektördeki daha hızlı düşüş, firmaların üretim ve fiyatlama davranışlarında bir normalleşme yaşandığını gösteriyor.
Hane halkındaki artış ise, tüketici güveninin henüz tam olarak toparlanmadığını ve enflasyonun hâlâ halk arasında bir baskı unsuru olarak görüldüğünü ortaya koyuyor. Bu veriler, TCMB’nin enflasyonla mücadelede hem reel sektör hem de hane halkını kapsayan daha geniş bir stratejiye ihtiyaç duyabileceğini düşündürüyor.
