ABD’nin ithal otomobillere yönelik yeni tarife kararları, küresel piyasalarda belirsizlik ve risk algısını artırarak satış baskısını derinleştiriyor. Avrupa Birliği’nin misilleme hazırlıkları ve Fed yetkililerinin enflasyonist baskılara dikkat çeken açıklamaları, yatırımcıların temkinli duruşunu pekiştirirken, Asya ve Avrupa borsalarında sert düşüşler gözleniyor. Altın fiyatlarının rekor seviyelere ulaşması ve ABD tahvil faizlerindeki dalgalanmalar da piyasalardaki negatif havayı destekliyor.
TİCARET POLİTİKALARI VE KÜRESEL TEPKİLER
ABD Başkanı Donald Trump’ın ithal otomobillere yönelik yüzde 25’lik tarife kararı, küresel ticaret dengelerini sarsmaya devam ediyor. Avrupa Birliği, bu tarifelere karşı önlem hazırlıklarını hızlandırırken, Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba, ABD’nin bu politikadan fayda görmeyeceğini anlaması için etkili bir yol aradıklarını ifade ederek istihdam ve sektörleri koruma sözü verdi.
Boston Fed Başkanı Susan Collins, tarifelerin ABD’de enflasyonu kısa vadede artıracağını belirtirken, bu etkinin kalıcılığının diğer ülkelerin tepkilerine bağlı olduğunu vurguladı.
Japonya’da ise mart ayı Tokyo TÜFE’sinin yüzde 2,9, çekirdek TÜFE’nin yüzde 2,4 artması, bölgedeki enflasyon baskısını gözler önüne seriyor.
Bu gelişmeler, küresel borsalarda satış baskısını artırıyor. ABD ekonomisi 2024’ün son çeyreğinde yüzde 2,4 büyüyerek tahminleri aşsa da, bugün açıklanacak şubat ayı kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi verileri, Fed’in enflasyon politikaları açısından kritik bir gösterge olarak bekleniyor.
Richmond Fed Başkanı Tom Barkin, tarifelerin tamamının tüketicilere yansımayacağını, ancak şirketlerin fiyatlandırma ve kar marjlarında zorlanacağını dile getirdi. Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna’ya mali ve askeri desteklerin süreceğini ve Rusya’ya yaptırımların devam edeceğini açıklarken, bu durumun Avrupa piyasalarındaki belirsizliği artırdığı görülüyor. Küresel ticaret geriliminin yanı sıra Rusya-Ukrayna Savaşı’na dair gelişmeler de risk algısını yüksek tutuyor.
PİYASA HAREKETLERİ VE ENFLASYON ENDİŞELERİ
New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0,33, Nasdaq endeksi yüzde 0,53 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,37 düşüşle kapanırken, ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne karışık bir seyirle başladı. Avrupa’da Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,70, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,51 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,27 değer kaybederken, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,10 yükseldi.
Asya’da ise Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,4, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 2,1, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,6 geriledi. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,35’te dengelenirken, altının ons fiyatı 3 bin 77 dolarla rekor test ettikten sonra 3 bin 74 dolardan işlem görüyor. Dolar endeksi yüzde 0,1 artışla 104,4 seviyesinde, Brent petrol ise yüzde 0,2 düşüşle 73,1 dolardan satılıyor.
Para piyasalarında Fed’in ilk faiz indirimini temmuzda yapma ihtimali yüzde 86’ya yükselirken, yıl genelinde 2 faiz indirimi öngörülüyor. Japonya Merkez Bankası’nın mart toplantı tutanakları, ekonominin kademeli toparlanma gösterdiğini ve ABD politikalarının küresel etkilerinin izlendiğini ortaya koydu.
Türkiye’de BIST 100 endeksi yüzde 0,38 düşüşle 9.612,84 puandan kapanırken, dolar/TL 38,0170 seviyesinden işlem görüyor. TCMB’nin 20 Mart toplantı özetinde, finansal varlık fiyatlarındaki oynaklığın azaltılmasının hedeflendiği ve enflasyonda bozulma halinde sıkılaşma sinyali verildiği belirtildi. Analistler, bugün ABD’de şubat ayı kişisel tüketim harcamaları ve Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi verilerinin piyasalar üzerinde etkili olabileceğini ifade ediyor.
