Üst düzey yöneticiler ve iş insanlarının katılımıyla gerçekleştirilen anket, özellikle Trump’ın olası ikinci başkanlık dönemi, iç siyasi gündem ve faiz politikaları gibi faktörlerin iş dünyasının önceliklerini ve beklentilerini nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Şirketler, mevcut durumu koruma stratejisine odaklanırken, “İş Dünyası Duygu Barometresi”nde temkinli bekleyiş zirveye yerleşiyor. Bağımsız araştırma şirketi AGS Global, Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şehirlerinde, üst düzey yönetici ve iş insanlarının katılımıyla gerçekleştirdiği “Tünelin Ucundaki Işık mı, Yeni Bir Tünel mi?” başlıklı araştırması ile Türkiye iş dünyasının nabzını tuttu.
İŞ DÜNYASI KÖTÜMSER!
AGS Global araştırmasına katılan iş dünyası temsilcilerinin büyük bir çoğunluğu (%80,7), Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesi durumunda küresel ekonominin olumsuz etkileneceği görüşünde. İyimser olanların oranı ise oldukça düşük (%3,2) seviyesinde kaldı. Katılımcılar, Trump’ın uygulayabileceği agresif gümrük politikalarının küresel ticarette yeni sorunlara yol açabileceği endişesini taşıyor. Araştırma, bu endişelere rağmen, iş dünyasının bir kesiminin (%38,7) ABD’nin olası gümrük politikalarının Türkiye için yeni ihracat ve pazar fırsatları yaratabileceğine inandığını gösteriyor. Ancak, bu görüşü paylaşmayanların oranı daha yüksek (%58,1), bu da genel olarak iş dünyasının Trump’ın olası başkanlığının getireceği belirsizlik ve potansiyel risklere karşı daha endişeli olduğunu gösteriyor.
FAİZ POLİTİKALARI FARKLI YANKILAR UYANDIRDI
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) son dönemde uyguladığı faiz artışı politikaları, iş dünyasında farklı yorumlara neden oldu. Araştırmaya katılanların %38,7’si bu adımı enflasyonla mücadele açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirirken, %35,5’i ise yüksek faiz oranlarının uzun vadede ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceği endişesini dile getiriyor. Faiz artışının mevcut ekonomik konjonktürde iş dünyasının üzerindeki finansal yükü artırdığını düşünenlerin oranı ise %25,8 olarak belirlendi. Bu sonuçlar, faiz politikalarının iş dünyasının farklı kesimleri üzerindeki çeşitli etkilerini ve bu konudaki görüş ayrılıklarını net bir şekilde ortaya koyuyor.
AB İLE İLİŞKİLER UMUT VERİYOR
AGS Global araştırması, Türkiye iş dünyasının Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin geliştirilmesine olumlu baktığını gösteriyor. Katılımcıların %54,8’i, AB ile yakınlaşmanın ticaret ve yatırım faaliyetlerini destekleyeceğine inanıyor. Bu durum, iş dünyasının Türkiye’nin geleneksel ticaret ortağı olan AB ile ilişkilerin ekonomik büyüme ve istikrar açısından öneminin farkında olduğunu gösteriyor. Öte yandan, Çin ile ekonomik ilişkiler konusunda iş dünyası daha temkinli bir yaklaşım sergiliyor. Katılımcıların %58,1’i, Çin ürünlerinin yerli üretim üzerinde baskı yaratabileceği endişesini taşıyor. Bu oran, Türkiye iş dünyasının küresel rekabetteki dengeleri ve yerli sanayinin korunması konusundaki hassasiyetini yansıtıyor.
İŞ DÜNYASI BU YIL “MEVCUDU KORU” STRATEJİSİNDE
2025’in İkinci Yarısında “Mevcudu Koru” Stratejisi Ön Planda Araştırma, şirketlerin 2025’in ikinci yarısı için benimsediği temel stratejileri de ortaya koyuyor. Katılımcıların %38,7’si mevcut pozisyonlarını koruma ve riskleri minimize etme odaklı bir yaklaşım benimserken, %35,5’i yeni pazarlara açılarak büyüme potansiyeli arayışında. Dijital dönüşüm yatırımları ise %29’luk bir oranla şirketlerin gündeminde önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Dikkat çekici bir nokta ise, yeşil dönüşüm ve marka iletişimi yatırımlarının şu an için düşük bir önceliğe sahip olması (%3,2). Bu durum, mevcut belirsizlik ortamında şirketlerin kısa vadeli risk yönetimi ve operasyonel verimliliğe odaklandığını, uzun vadeli sürdürülebilirlik ve marka güçlendirme stratejilerinin ise geri planda kaldığını gösteriyor olabilir. İŞ
DÜNYASI TEMKİNLİ BEKLEYİŞTE
AGS Global’in “İş Dünyası Duygu Barometresi”, şirketlerin genel ruh halini yansıtan önemli bir gösterge olarak öne çıkıyor. Barometre sonuçlarına göre, şirketlerin büyük bir çoğunluğu (%64,5) belirsizliklerin devam edeceği beklentisiyle temkinli bir bekleyiş içinde. Fırsatları değerlendirmek için aktif bir şekilde pozisyon alan şirketlerin oranı ise sadece %19,3 seviyesinde kaldı. Bu durum, iş dünyasının mevcut konjonktürde risk almaktan kaçındığını ve daha çok gözlemci bir tutum sergilediğini gösteriyor. AGS Global Kurucusu ve CEO’su Ahmet Güler, araştırma sonuçlarını değerlendirirken, 2025 yılı için başlangıçta beklenen dengelenme sürecinin küresel belirsizlikler ve iç ekonomik-siyasi gelişmeler nedeniyle ertelendiğini vurguladı. Güler, şirketlerin büyük bir çoğunluğunun artık daha temkinli bir yaklaşım benimsediğine dikkat çekti. Ancak Güler, bu belirsizlik ortamında dahi dijitalleşme, ihracat ve finansal dayanıklılığa yatırım yapan şirketler için fırsatların erken doğabileceğini belirtti. Proaktif davranan, yeni bölgesel fırsatlara odaklanan ve değişen koşullara hızla adapte olabilen şirketlerin “tünelin sonundaki ışığa” daha erken ulaşabileceği öngörüsünde bulundu. Güler’in açıklamaları, iş dünyasına belirsizliklere karşı hazırlıklı olma ve stratejik adımlar atma çağrısı niteliğinde.
