ABD Başkanı Donald Trump’ın Kanada’dan ithal çelik ve alüminyuma yönelik %50 tarife tehdidinden vazgeçmesi ve Ontario’nun elektrik ek ücretini askıya alması, küresel piyasalarda kısa süreli bir rahatlama sağlasa da, ticaret politikalarındaki belirsizlikler risk iştahını baskılamaya devam ediyor.
Bugün ABD’de açıklanacak şubat ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri, Fed’in faiz indirim olasılıklarını ve Trump’ın enflasyonist baskıları artırabileceği endişelerini şekillendireceği için yatırımcıların yakın takibinde bulunuyor.
TRUMP’IN TARİFE ADIMLARININ PİYASAYA ETKİSİ
ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına %25 gümrük vergisi getirmesi 12 Mart’ta yürürlüğe girerken, Trump’ın önceki gün Kanada menşeli ürünlere tarifeleri %50’ye çıkarma tehdidi piyasaları sarsmıştı; bu karar, Ontario’nun Michigan, New York ve Minnesota’ya sağladığı elektriğe %25 ek ücret uygulayacağını açıklamasının ardından gelmişti. Ancak Ontario Başbakanı Doug Ford’un ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick ile görüşmesi sonrası ek ücreti askıya alması ve Trump’ın kıdemli danışmanı Peter Navarro’nun %50 tarife planının rafa kalktığını belirtmesi, piyasalarda volatilitenin bir miktar azalmasına yol açtı.
Analistler, Trump’ın tarife adımlarının kısa vadede ekonomide durgunluk yaratabileceğinden endişe ederken, Başkan’ın “Resesyon olasılığı görmüyorum” açıklaması piyasaları sakinleştirmeye yetmedi; özellikle çelik ve alüminyum tarifelerinin maliyetleri artırarak enflasyonist baskıları canlandırabileceği öngörülüyor.
New York Borsası’nda dün S&P 500 %0,76, Nasdaq %0,18 ve Dow Jones %1,14 düşüşle kapanırken, bugün endeks vadeli kontratların pozitif seyirle başlaması, tarifelerdeki belirsizliğin yerini enflasyon verilerine bırakmaya başladığını gösteriyor.
ABD EKONOMİK VERİLERİNDE FED BEKLENTİLERİ
ABD’de bugün açıklanacak şubat ayı TÜFE verileri, Fed’in para politikası yönelimini belirlemede kilit rol oynayacak; para piyasalarındaki fiyatlamalar, Fed’in haziran ayında %85 ihtimalle 25 baz puan faiz indirimi yapacağını işaret ediyor.
Ocak ayında JOLTS açık iş sayısının 7 milyon 740 bine yükselerek beklentileri aşması, iş gücü piyasasının dayanıklılığını koruduğunu gösterirken, bu durum Fed’in faiz indirimlerinde aceleci olmayabileceği görüşünü destekliyor.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi %4,27 seviyesinde dengelenirken, dolar endeksi %0,1 artışla 103,6’da seyrediyor; altının ons fiyatı 2.915 dolarda yatay, Brent petrolün varil fiyatı ise %0,2 yükselişle 69,8 dolarda işlem görüyor.
Fed yönetiminin para politikasında temkinli duruşu, Trump’ın enflasyonist politikalarıyla çelişebileceğine dair endişeleri körüklüyor; analistler, TÜFE’de beklenenden yüksek bir artışın faiz indirim beklentilerini zayıflatabileceğini, düşük bir artışın ise Fed’in elini güçlendirebileceğini belirtiyor.
ABD Kongresi’nde federal hükümete 14 Mart’a kadar finansman sağlayacak geçici bütçenin süresinin dolmasına az süre kalması da piyasalarda ek bir belirsizlik unsuru olarak izleniyor.
