DOLAR 34,5069 0.09%
GBP 43,7924 0.3%
EURO 36,4715 0.29%
ALTIN 2.946,420,39
BIST 9.031,82-2,18%
BITCOIN 33487004.65254%
ETH 107229-0.25798%
İstanbul
17°

HAFİF YAĞMUR

Dijital devrim artık bir trend değil

Dijital devrim artık bir trend değil

26/07/2024 16:20

Mühendislik ve dijitalleşme alanlarında uzmanlaşmış bir teknoloji firması olan Gizil, başta Avrupa pazarı olmak üzere petrol, gaz, kimya ve tank terminalleri sektörlerinde hizmet veriyor. Globalde büyük başarılara imza atan markanın yatırım ataklarını ve projelerini Gizil Kurucu Ortak & CEO Esma Gülten ve Kurucu Ortak & COO Ali Utku Çan’a sorduk…

Gizil olarak ne tür projelerle öne çıkıyorsunuz?

Biz Gizil’de, özellikle dijital ikiz yönetim platformumuz olan Virtual Plant yazılımımız ile öne çıkıyoruz. Bu yazılım, 12 Haziran 2023 tarihinde Almanya NRW Eyaleti tarafından Global Business Award, 12 Mart 2024 tarihinde de Hollanda’nın Rotterdam şehrinde düzenlenen Global Tank Storage Awards ödül töreninde En İyi Dijital Çözüm kategorisinde birincilik ödülü almış bir çözüm olup, veri toplama ve görselleştirme aracılığıyla karmaşık sistemlerin varlık yönetimi, bakım yönetimi gibi süreçlerinin üç boyutlu nesne bazlı yönetimini sağlar. Bu sayede müşterilerimiz, tesislerinde fiziksel olarak bulunmadan sanki tesisin içindeymiş gibi varlıklarını ve süreçlerini yönetebilir, operasyonel riskleri azaltabilir ve stratejik karar alma süreçlerini geliştirebilirler. Ayrıca, dijitalleşme ve otomasyon çözümlerimizle, sektördeki şirketlerin verimliliklerini artırarak rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı oluyoruz.

2024 yılında Almanya’nın Scale Up NRW programına seçilerek, unicorn potansiyeli taşıyan şirketlerden biri olarak kabul edilmemiz, inovasyon ve büyüme alanlarındaki taahhütlerimizin tanınması açısından büyük bir onur. Gizil olarak, teknoloji ve mühendislik alanlarındaki derin uzmanlığımızı kullanarak, sektörde sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler üretmeye devam edeceğiz.

Gizil olarak geleneksel iş yapış yöntemlerine nasıl bir alternatif sunuyorsunuz?

Geleneksel iş yapış yöntemleri, özellikle son yıllarda karşılaştığımız global zorluklar karşısında çeşitli sınırlılıklar göstermiştir. Rusya ile yaşanan savaşın Avrupa’daki enerji fiyatlarını önemli ölçüde artırması, kalifiye personel eksikliği ve ham madde fiyatlarının yükselmesi gibi faktörler, şirketlerin operasyonel maliyetlerini artırmakta ve tasarruf ihtiyaçlarını ön plana çıkarmaktadır. Bu tür zorluklar, geleneksel yöntemlerle başa çıkmanın giderek daha zor hale geldiği bir ortam yaratmaktadır.

Gizil olarak sunmuş olduğumuz alternatif, dijital ikiz teknolojisi üzerine kurulu çözümlerimizle bu sorunlara yenilikçi ve etkili yanıtlar sunmaktır. Dijital ikizler, fiziksel varlıkların sanal kopyalarıdır ve bu teknoloji sayesinde, çok uluslu şirketler operasyonlarını, fiziksel olarak o ülkelerde bulunmadan yönetebilmekte, toplantılarını tesislerinin metaverse’inde yapabilmekte ve operatörlerini sanal gerçeklik aracılığıyla eğitebilmektedirler. Bu yaklaşım, geleneksel yöntemlere kıyasla önemli avantajlar sunmaktadır.

Dijital ikiz teknolojisi kullanımı, operasyonel süreçlerde yüzde 25’e varan zaman tasarrufu sağlar. Bu, karar alma süreçlerinin hızlanması ve iş akışlarının daha verimli hale gelmesi anlamına gelir.

Fiziksel varlıkların dijital kopyaları üzerinden gerçekleştirilen operasyonlar, seyahat ve ulaşım ihtiyacını önemli ölçüde azaltır. Bu, yüzde 50’ye varan maliyet tasarrufu sağlamakla kalmaz, aynı zamanda çalışanların zamanını daha verimli kullanmalarını da sağlar.

Dijital ikizler sayesinde yapılan iş seyahatlerinin azalması, doğrudan karbon ayak izinin küçülmesine katkıda bulunur. Pratikte bu, en az yüzde 20 oranında bir karbon salınımı azalması anlamına gelir.

adsiz tasarim 69 1715940028

“DİJİTAL DÖNÜŞÜM SÜREKLİ GELİŞİM VE YENİLENME GEREKTİRİR”

Türkiye ve Almanya’nın dijitalleşmeye olan yatırımlarını değerlendirecek olsanız neler söylersiniz? İki ülkenin dijitalleşme karnesi ne durumda?

Türkiye ve Almanya, dijitalleşme süreçlerine önemli yatırımlar yaparak, bu alanda önemli adımlar atan ülkeler arasında yer alıyorlar. Her iki ülke de dijital dönüşüm stratejilerini ulusal kalkınma planlarının merkezine koymuş durumda ve bu sayede hem kamu sektöründe hem de özel sektörde dijitalleşmeyi teşvik ediyorlar.

Almanya, Endüstri 4.0’ın beşiği olarak bilinir ve bu alandaki yatırımlarıyla dünya çapında tanınır. Ülke, özellikle üretim ve otomotiv sektörlerinde dijital teknolojileri entegre etme konusunda lider konumda. Alman hükümeti, dijital altyapıyı güçlendirmek, yenilikçi start-up ekosistemini desteklemek ve dijital eğitim programlarını genişletmek için önemli kaynaklar ayırıyor. Ayrıca, siber güvenlik ve veri koruma gibi alanlarda da güçlü yasal çerçeveler geliştirerek dijital dönüşümü destekliyor.

Türkiye, dijitalleşme yolculuğunda son yıllarda önemli ilerlemeler kaydetmiş bir diğer ülke. Özel sektörde de, dijital dönüşüm projelerine yapılan yatırımlar artarak devam ediyor ve bu da ülkenin dijitalleşme sürecinde önemli bir ivme kazanmasını sağlıyor.

Her iki ülke de kendi dijitalleşme stratejileri çerçevesinde önemli adımlar atmış olsa da dijital dönüşüm süreci sürekli bir gelişim ve yenilenme gerektirir. Almanya’nın üretim ve endüstriyel otomasyon alanındaki güçlü yatırımları, Türkiye’nin ise hızlı dijital dönüşüm projeleri ve genç, dinamik nüfusunun getirdiği potansiyel, her iki ülkenin de dijitalleşme yolculuğunda önemli avantajlar sağlamaktadır.

Sürdürülebilir enerji dönüşümüne nasıl bir katkı sağlıyorsunuz? Sürdürülebilirlik hedeflerinize ilişkin bilgiler de verir misiniz?

Gizil olarak, sürdürülebilir enerji dönüşümüne katkıda bulunmak, temel misyonlarımızdan biridir. Bu bağlamda, mühendislik ve dijitalleşme çözümlerimizle, enerji sektöründe verimliliği artırarak ve karbon ayak izini azaltarak sürdürülebilirliği destekleyen yenilikler sunuyoruz.

Sürdürülebilirlik hedeflerimize ilişkin olarak, şunlara odaklanıyoruz:

Müşterilerimizin operasyonlarını daha enerji verimli hale getirmek için çözümler geliştiriyoruz. Bu, enerji tüketimini azaltarak ve operasyonel maliyetleri düşürerek, aynı zamanda çevresel etkiyi de minimize ediyor.

Dijital ikiz platformumuz, enerji tüketimini ve dolayısıyla karbon salınımını azaltmaya yönelik stratejilerin geliştirilmesine olanak tanır. Müşterilerimize, operasyonlarının çevresel ayak izini azaltacak şekilde yeniden yapılandırılması konusunda rehberlik ediyoruz.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonunu kolaylaştıran çözümler sunarak, müşterilerimizin fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmalarına yardımcı oluyoruz. Bu, sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırarak gelecekteki enerji sistemlerinin daha temiz ve daha yeşil olmasını sağlar.

“GİZİL’İ GLOBAL BİR OYUNCU OLARAK DAHA FAZLA GÖRECEĞİZ”

Gizil’in gelecekteki rolü hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizi 5-10 yıllık süreçte nerelerde göreceğiz?

Gizil olarak, sektörümüzdeki yenilikçi çözümlerimizle lider bir rol oynamayı ve bu alanda sürekli büyüyerek global bir etki yaratmayı hedefliyoruz. Almanya’nın Scale Up NRW programına kabul edilmemiz ve unicorn potansiyeli taşıyan bir şirket olarak değerlendirilmemiz, bu yolculukta attığımız önemli adımlardan sadece biridir. Bu başarı, vizyonumuzun ve iş modelimizin sadece ulusal değil, aynı zamanda uluslararası arenada da tanınır ve değerli olduğunun bir kanıtıdır.

Önümüzdeki yıllarda, Gizil’i global bir oyuncu olarak daha fazla göreceğiz. Bu, sadece coğrafi anlamda genişlemeyi değil, aynı zamanda çözüm ve hizmetlerimizin kapsamını da genişletmeyi içerir. Müşterilerimize daha kapsamlı ve entegre çözümler sunarak, onların sürdürülebilir büyümelerine ve operasyonel mükemmelliklerine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Ayrıca, Ar-Ge ve inovasyona yapılan yatırımları artırarak, sektördeki teknolojik gelişmelerin öncüsü olmayı sürdüreceğiz.

En az 10 karakter gerekli