Doğanlar Mobilya Güney Marmara bölgesinde yer alan kalesi olan Biga tesislerinde tamı tamına 247 bin metrekarelik devasa bir alanda dur durak bilmeden ürünlerini geliştirmeye, tasarlamaya ve de üretmeye devam ediyor. 84 bin metrekarelik kapalı alanda çalışmalarını sürdüren firma, yıllık 2 milyon 400 bin metrekarelik üretim kapasitesiyle adeta mobilya sektöründeki oyunculara kafa tutuyor.
Yıllık 96 bin adet döşeme, 75 bin 600 adet de yatak üretiminin gerçekleştiği tesisteki 1.175 metrekarelik Ar-Ge merkezinde yer alan 57 uzman ise ‘sektör için daha yeni neler yapılabilire kafa yoruyor. Doğanlar Holding sektörün ihracatta önünü açmak için adımlar atarken kendi ihracat oranını da iki yıl içinde yüzde 8’lerden yüzde 20’lere yükseltmek için var gücüyle çalışıyor.
Bir araya geldiğimiz buluşmada mobilya sektörünün genel gidişatı ile ilgili konuşan Doğanlar Mobilya Grubu CEO’su Mutlu Erturan, bütün sektörlerde olduğu gibi mobilyada da bir daralmanın söz konusu olduğunu söylüyor. Esasen insanların ihtiyaçlarını giderdiğini ama zevklerini ertelediğini ifade eden Erturan, “Her yıl Türkiye’de 1.1 milyon çocuk dünyaya geliyor, 600 bin evlilik, 250 ile 300 bin arasında da boşanma söz konusu oluyor. Tüm bunların hepsi mobilyaya duyulan ihtiyacın da artması demek. Dolayısıyla bu devam ettiği sürece mobilyaya da ihtiyaç devam ediyor. Peki ne ertelendi? ‘Mobilyam eskimişti, yenileyeyim’ ya da ‘Şurada bir yenileme yapmak istiyorum’ diyenler bunları ertelemek durumunda kaldı. Bu anlamda sektörde adetsel olarak bir daralma söz konusu. Cirosal bir büyüme var ama bu, enflasyonun getirdiği fiyat artışlarından kaynaklı” diyor. Bu yorumlar çerçevesinde Doğanlar Mobilya Grubu da yılın ilk 6 ayında adetsel olarak piyasaya paralel olarak küçülmüş ama bu negatif gidişat Grup’un motivasyonunu bozmamış. Keza firma, 2025 yılı sonu itibariyle adetsel olarak herhangi bir şekilde küçülmeden yılı tamamlama hedefinde. Sanırım firma bu hedefine mobilya sektörünün ana büyüteci olan ihracat ile ulaşacak. Hazır söz ihracattan ve dış pazardan açılmışken, mobilya sektörü dünyada yüzde 3,5-4 arasında bir büyüme hızıyla ilerliyor. Teknoloji ta rafında birçok gelişme oluyor. Hep konuşuluyor ya hani ‘önümüzdeki dönemde avukatlık kalacak mı, pazarlama kalacak mı?’ diye….. İşte “Mobilya sektörü kalacak mı?” sorusuna Erturan’dan çok güzel bir yanıt geliyor: “Bu sektör hep olacak. İnsanın olduğu, barınmanın olduğu her yerde çocuk doğmaya devam edecek, insanlar evlenecek… İnsanlık devam ettiği sürece olması gereken bir sektör mobilya. O yüzden de dünyanın her yerinde bu sektöre talep her zaman olacak ve artarak da devam edecek. Ama diğer taraftan da yaşam ihtiyaçları ve şartları değişiyor. Bu anlamda insanlar daha küçük alanlarda yaşamaya başladı. Türkiye’de de dünyada da bu şekilde. Tabii inşaat ve barınma anlamında ciddi bir yenilenme ihtiyacı var. Dolayısıyla ihracat en büyük gündemlerimizden bir tanesi. Türkiye’de mobilya sektörü emek yoğun bir sektör olduğu için başarı lı da bir alan. Ama ihracat anlamında dünyada istediğimiz yerde değiliz” diyor.
EN BÜYÜK GİRDİ SUNTA MDF
Bilindiği gibi mobilya sektörünün en büyük girdi kalemi Sunta MDF. Bunun üretimini yapan çok büyük firmalar var. Kastamonu Entegre, Yıldız Entegre bunlardan iki tanesi. Söz konusu bu firmaların aldıkları ham madde fiyatları devlet tarafından belirlenen fiyatlar. Dolayısıyla o girdiye göre mobilya sektörü de bütün fiyatlarını buna göre belirliyor. Bu noktada Erturan genel olarak bir bütün sel bakış açısıyla bakılarak; ham maddelerin ilk çıkışından yani ormandan başlayıp ihracata kadar devam eden süreç te tek tek atılması gereken bir takım adımların olduğunu söylüyor. Erturan bu adımlar atılmadığı sürece mobilya sektöründe büyüme hızını çok farklı bir seviyeye taşımanın mümkün olmadığını belirtiyor.
YENİ YIL DİJİTALLEŞME İLE GELİYOR
Malum mobilya sektöründe e-ticaret kendine pek de yer bulabilmiş değil. Keza tüketiciler deneyimlemeden görme den, bir mobilya ürününü almak istemiyor. Ama ilk başta da belirttiğim gibi Mutlu Erturan tabuları kırmaya gelmiş ve bu alanda çok hızlı bir şekilde aksiyon almış. E-ticaretteki pazarın büyüklüğünü ürün kalitesi ve müşteri memnuniyet seviyesine bağlayan Erturan, “E-ticarette büyüyeceğiz ama teslimat ve lojistiği de buna paralel olarak doğru yaptığımız zaman doğru bir iş yapacağız” diyor. Şu anda beş ayrı depolarının olduğunu ifade eden Erturan, “Önümüzdeki dönemde özellikle e-ticareti büyüttüğümüzde farklı lokasyonlarda kendi depomuzu açmasak da depo alanımız olacak. Bunu da satış optimizasyonumuza göre belirleyeceğiz” diyor.
Karlılığı etkileyen en önemli unsurlardan bir tanesinin yeni perakende mağaza ve bayii açılışları olduğunu belirten genç CEO, dolayısıyla artık bunların meyvelerini toplama zamanının geldiğini söylüyor. İki senelik bir çalışma sonu cunda yılbaşında tüm sistemleri tamamen dijital ortamda yönetebilecek bir modele geçeceklerinin de haberini veren Erturan, yapay zekayı hem satış hem de operasyon tarafın da kullandıklarını ifade ediyor
