DOLAR 42,5157 0.02%
GBP 56,8323 0.09%
EURO 49,6047 0.01%
ALTIN 5.804,840,91
BIST 11.007,370,81%
BITCOIN 3873865-1.41399%
ETH 133293-2.16255%
İstanbul
14°

HAFİF YAĞMUR

ÖZEL HABER
Türkiye, bölgesel lojistik merkezi olmaya aday
Yapay zekâ ve küresel ticaret

Yapay zekâ ve küresel ticaret

12/11/2025 10:53
Yapay zekâ ve küresel ticaret

Ticaret ile yapay zekâ arasında güçlü ve karşılıklı bir etkileşim var. Bir yandan ticaret, yapay zekâyı daha erişilebilir kılıyor: 2023’te ham maddeler, yarı iletkenler ve ara girdiler dâhil yapay zekâyı mümkün kılan malların küresel ticareti 2,3 trilyon dolara ulaştı. Ticaret aynı zamanda, özellikle sınırlı yerel kapasiteye sahip ekonomilerde, uzaktan tanı koyma veya finansal kapsayıcılık gibi alanlarda yapay zekâ destekli uygulamaların yayılmasını kolaylaştırıyor.

Yapay zekâ da ticaretin yapısını dönüştürme potansiyeline sahip. Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) 17 Eylül’de lansmanını yaptığı 2025 Dünya Ticaret Raporu, yapay zekânın dünya ekonomisine ve ticaretine olası etkilerini mercek altına alıyor. Raporda, yapay zekânın tıpkı elektrik ya da internet gibi “genel amaçlı teknolojiler” arasına girerek üretim, hizmet ve ticareti köklü biçimde dönüştürebileceği vurgulanıyor.

DTÖ simülasyonlarına göre, yapay zekânın ticaret maliyetlerini düşürmesi ve verimliliği artırması sayesinde 2040 yılına kadar küresel ticaret hacminin yüzde 34–37, küresel GSYH’nin ise yüzde 12–13 oranında artacağı öngörülüyor. En hızlı ticaret büyümesinin yüzde 42’ye varan oranla dijital olarak sunulabilir hizmetlerde görülmesi bekleniyor.

Ancak yapay zekânın bu potansiyelinin kendiliğinden gerçekleşmesi garanti değil. Ekonomiler arasındaki dijital altyapı, yetkinlikler ve donanım farkı, yapay zekânın küresel etkisini belirleyebilir. Düşük gelirli ülkelerin dijital teknoloji ve altyapı açısından yüksek gelirli ekonomileri yakalayamadığı bazı senaryoda, gelir artışının düşük gelirli ekonomilerde yüzde 8, yüksek gelirli ekonomilerde ise yüzde 15 düzeyinde kalabileceği hesaplanıyor. Dijital altyapı farkının azalması hâlinde ise düşük gelirli ekonomilerin gelirinde yüzde 11’e; orta ve yüksek gelirli ekonomilerin gelirinde ise yüzde 12’ye varan artışlar öngörülüyor.

Bu eşitsizlik, ticaret politikalarına da yansıyor. Yüksek gelirli ve üst orta gelirli ekonomiler yapay zekâ ve dijital ticaret için gelişmiş politika çerçevelerine ve güçlü mali destek mekanizmalarına sahipken, düşük gelirli ülkeler bu alanda henüz yeni adımlar atıyor. Yapay zekâya yönelik küresel sübvansiyonların payı 2010’dan bu yana önemli ölçüde artarak yakın dönemde yüzde 15’in üzerine çıkmış durumda; bu önlemlerin yüzde 98’inden fazlası yüksek ve üst orta gelirli ekonomilerden geliyor. Bu durum, yapay zekâ kapasitesinin birkaç bölgede yoğunlaşma riskini artırıyor.

Daha kapsayıcı bir yapay zekâ geleceği için ticaretle ilgili politikaların tasarımı ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Ülkeler arası koordinasyon ve dijital ticaret politikalarının uyumu sağlanmadıkça, yapay zekânın sunduğu fırsatların yalnızca sınırlı sayıdaki ekonomiyle kısıtlı kalma riski bulunuyor.

En az 10 karakter gerekli