Her ay farklı konu ve konukları bir araya getiren Mahkeme Sohbetleri’nin 25’incisi 19 Ağustos’ta gerçekleşti. Moderatörlüğünü Türkiye’de İş Dünyası dergisi Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak’ın üstlendiği etkinliğe; Altın Emlak Genel Müdürü ve TUGEM Başkan Yardımcısı Mustafa Hakan Özelmacıklı, Perpa Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Sezgin, Kentsel Dönüşüm Uzmanı Dr. Mimar Nihat Şen, İZKA İnşaat İş Geliştirme Direktörü ve Yüksek Mimar Merve Kaya ve Efor Holding Kurumsal İletişim Direktörü Mehmet Erdem Temür katıldı.
“GAYRİMENKUL SERTİFİKASI NİŞ BİR ÜRÜN”
Son dönemdeki emlak vergisinde yapılan düzenleme ile rayiç bedellerini değerlendiren Altın Emlak Genel Müdürü ve TUGEM Başkan Yardımcısı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Özellikle 2025 yılı 2026 yılı ve sonrası Emlak Vergisini etkileyecek bir dönem. Bu sene Emlak Vergileri kısmında belirlenen arsa ve arazi rayiç bedellerinin bazı bölgelerde çok yüksek artışlar gösterdiğini görüyoruz” dedi. Özelmacıklı Gayrimenkul Sertifikası’nda yıl sonu beklentisini de açıklayarak, “Bu sertifika çok niş bir ürün ve gerçekten de doğru ve dikkatli bir şekilde ele alınması gerekiyor. Gayrimenkul Sertifikası’nda çok yüksek fiyat artışları beklemiyoruz. Bunun nedeni gerek Emlak Konut’un bu sertifikayı belirli alım satımla ilgili yaptığı bildirimler gerekse de o bölgedeki gayrimenkul fiyatları… Bu açıdan sertifikada çok hızlı ve yüksek bir artış olmayacak” ifadesini kullandı.
default
“GAYRİMENKUL SERTİFİKASI TÜRKİYE’NİN HER YERİNE YAYILMALI”
Gayrimekul Sertfikası’nın Türkiye’nin her yerine yayılması gerektiğinin altını çizen Kentsel Dönüşüm Uzmanı Dr. Mimar Nihat Şen, “Gayrimenkul Sertifikaları aynı zamanda İstanbul Borsası’ndan da işlem gördüğünden yatırımcıların değer yükselişlerinden de kazançları olabilir. Vatandaşlarımız süreç içinde ufak birikimleri İstanbul Borsası’ndan Gayrimenkul Sertifikası biriktirerek gayrimenkul alma hakkı kazanacaklar. Umarım bu Türkiye’nin her yerine yayılır, çünkü artan inşaat maliyetleri ve konut fiyatlarının yükselmesiyle vatandaşlarımızın yüksek montanlı rakamları bir araya getirmeleri birdenbire mümkün değil” dedi.
Kentsel dönüşümde vatandaşların en büyük tereddütlerini de dile getiren Şen, “En büyük tereddüt, vatandaşlarımızın hak ve hukuklarını bilememesi, bilgi kirliliği, yeterince bilgiye sahip olmamaları ve kentsel dönüşüm sürecinde onlara yüklenen mali yükümlülükler” olduğunu sözlerine ekledi.
“1+0 DAİRELER KÜLTÜREL YAPIMIZI OLUMSUZ ETKİLEMEZ”
1+0 dairelerin inşa yasağının kalkmasıyla Türkiye’deki sosyal yapıyı merkezine alan İZKA İnşaat İş Geliştirme Direktörü ve Yüksek Mimar Merve Kaya, “1+0 dairelerin yeniden gündeme gelmesini yalnız yaşayan bireylerle sınırlı düşünmemek gerekir. Bu durum tamamen mimari ve şehir planlamasıyla ilgili bir konu. Eğer insanların bir araya gelebileceği, iletişim kurabileceği ortak alanlar oluşturulursa, bu dairelerin kültürel yapımızı olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum. Hatta olumlu tarafından bakarsak, örneğin yeni evlenmiş bir çift, çekirdek bir aile yapısıyla yaşarken, ailelerinden de çok uzak kalmak istemeyebilirler. Anne ya da babasını kaybetmiş bireyler olabilir; yaşlı, çocuklarının yanında olmak isteyen kişiler ya da bakıma muhtaç bireyler de bu tip yaşam alanlarında kendilerine yer bulabilir” ifadesini kullandı.
