14’üncü Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde konuşma yapan AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, Türkiye’nin turizmdeki geleceği ile ilgili önemli mesajlar da verdi. Turizmin sadece ekonomik bir sektör değil, aynı zamanda kültürel bir köprü işlevi gördüğünü belirterek, “Yeni çağda, turizmin kolektif bir zanaat olarak inşa edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Turizmdeki her adım, bir sanat gibi, işbirliği ve paylaşımla şekillenmelidir” dedi.
BAŞARININ TEMEL TAŞI: KOLEKTİF ZANAAT
Konuşmasında Türkiye’nin turizm anlayışının sadece ekonomik bir faaliyet olarak değil, aynı zamanda bir kültür ve toplumsal değerler bütünü olarak ele alınması gerektiğine dikkat çeken Kavaloğlu, “Kolektif zanaat, Türkiye’nin misafirperverlik geleneğinin ve hizmet anlayışının, insan faktörüne dayalı derinliklerini vurgulayan bir kavram” dedi. Kavaloğlu, bu anlayışın Türkiye’nin turizmdeki başarısının temel taşlarından biri olduğunu belirtti.
Sektörün tek başına değerlendirilemeyeceğini ifade eden Kavaloğlu, “Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında büyük hedeflere ulaşabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Bugün turizmde küresel oyuncular arasında yer alabiliyor olmamız, Cumhuriyetimizin temellerini atan liderlerimize, Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarına borçluyuz” dedi.
“TURİZME KATKISIYLA DÖNEMİN EN İYİ PROJESİ”
Kavaloğlu, Türkiye’nin tarihindeki önemli turizm projelerinden birine de değindi. 1926 yılında gerçekleştirilen ve dönemin en büyük tanıtım hamlelerinden biri olan Türkiye’nin “ilk uluslararası turizm tanıtım gezisi”ni anlattı. Bu projede, 86 gün süren bir deniz yolculuğunda 12 farklı ülkeyi ziyaret eden bir geminin, Türkiye’nin kültürel ve ekonomik gelişmelerini dünyaya tanıtmayı hedeflediğini belirtti. Kavaloğlu, bu yolculuğun Türkiye’nin uluslararası tanıtımına önemli katkılarda bulunduğunu ve o dönemin koşullarında büyük bir başarı olarak kabul edileceğini söyledi.
“Bu projede, 44 yabancı rehberin yer aldığı, 65 bin ziyaretçiye ev sahipliği yapan ve 16 kez mola verilen bu geminin, Türkiye’nin uluslararası tanıtımındaki gücünü ortaya koyduğunu görüyoruz. Özellikle kadın milletvekilleri ve kadın rehberlerin yer aldığı bu projede, Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleşme yolundaki adımlarını dünyaya gösterme adına büyük bir vizyon ortaya konmuştu” dedi.
“YOLCULUĞUMUZ TURİZMİN TEMELLERİNİ ATTI”
AKTOB’un tarihine de atıfta bulunan Kavaloğlu, derneğin 40 yıl önce başladığı yolculuğun, Türk turizminin bugünkü güçlü yapısının temellerini attığını vurguladı. “1983 yılında bir avuç idealist insanın başlattığı bu hareket, sektörümüzün büyüme süreciyle paralel bir şekilde ilerleyerek, etkin bir yapıya dönüşmüştür. Bugün geldiğimiz noktada, AKTOB Türkiye’nin en önemli turizm derneklerinden biri olarak ülkemizin global alandaki turizm başarısının bir parçası olmaktan gurur duymaktadır” şeklinde konuştu.
Kavaloğlu, AKTOB’un geçmiş başkanlarını anarken, derneğin ilk başkanı Ali Berberoğlu’nu rahmetle andı ve sonraki başkanlara da teşekkürlerini iletti. “Selahattin Saklıca, Ahmet Barut, Yusuf Hacı Süleyman, Erkan Yağcıbaş gibi liderler, AKTOB’un vizyonunu daha ileriye taşıyan isimlerdi. Bugün, onların mirası üzerine inşa ettiğimiz bu yapıyı daha da güçlendirerek sürdürüyoruz” dedi.
“TURİZMDE STRATEJİK BİR PAYDAŞ OLACAĞIZ”
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran ise kongrede yaptığı konuşmada, turizmin yalnızca ekonomik kazanç sağlamadığını, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği ve kültürel değerlerin korunmasını da odağına alması gerektiğini vurguladı. Aran, İş Bankası’nın 2024 ve 2025 yıllarında turizm sektörüne ilave 1 milyar dolar kaynak ayırmayı planladığını ve bu kaynağın önemli bir kısmının yatırım, sürdürülebilirlik ve renovasyon alanlarında kullanılacağını belirtti.
Aran ayrıca, banka olarak turizm sektörüne yönelik çeşitli projeleri finansmanla desteklemenin ötesinde, bu projelerde stratejik bir paydaş olarak yer alacaklarını söyledi. “Sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm konularında birlikte hareket edebiliriz” diyen Aran, turizm sektörüne özel yatırımların, ülkenin döviz açığının kapatılmasında önemli bir rol oynadığını belirtti.
