Türkiye’de İş Dünyası dergisinin gelenekselleşen programı ‘İş’in Mutfağı’nda, bu hafta insanlık tarihinin 3500 yıllık serüvenini 103 milyar dolarlık bir endüstriye dönüştüren saat sektörünü masaya yatırdı. Programın konuğu olan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclis Üyesi ve akademisyen Dr. Çağrı Gündoğdu, sektördeki dijital dönüşümden taklit ürün sorununa, yatırım fırsatlarından yerli üretim potansiyeline kadar çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Son yıllarda lüks saatlerin birer yatırım enstrümanı olarak görüldüğüne dikkat çeken Dr. Çağrı Gündoğdu, özellikle belli “kült” modellerin pandemi sonrası dönemde değerini katlayarak artırdığını belirtti. Gündoğdu, “Belli markaların nadide modelleri, 30-40 yıl sonra antika değeri taşımanın ötesine geçti. Bugün saat, meraklıları için borsayla yarışan bir koleksiyon değeri taşıyor” dedi.
“DÜNYA SAATÇİLİK GÜNÜ” İSTANBUL’DAN DOĞDU
Programın en dikkat çekici başlıklarından biri ise Gündoğdu’nun girişimleriyle hayata geçen “Dünya Saatçilik Günü” oldu. 10. ayın 10’unda (10 Ekim), saatlerin estetik simgesi olan 10:10 geçe kutlanan bu özel günün hikayesini anlatan Gündoğdu; “Bu fikir İstanbul’dan, İTO çatısı altından çıktı. İsviçre gibi bu işin vitrini olan ülkeler bile bu günü sahiplenmeye çalıştı ancak biz global platformlarda yerimizi alarak bu başarının Türkiye’ye ait olduğunu tescilledik” ifadelerini kullandı.
TAKLİTÇİLİK VE DİJİTALLEŞME KISKACINDA SEKTÖR
Sektörün kanayan yarası olan replika (taklit) saatlere de değinen Gündoğdu, teknoloji sayesinde taklitlerin aslından ayırt edilmesinin imkansız hale geldiğini, bunun marka güvenini sarstığını vurguladı. Genç neslin (Z Kuşağı) akıllı saatlere yöneldiğini ancak klasik/analog saatçiliğin bir “statü sembolü” olarak her zaman var olacağını ifade eden Gündoğdu, Türkiye’nin duvar saati üretimindeki başarısını kol saatinde de markalaşarak taçlandırması gerektiğini söyledi.
“MARKA OLMAYI UNUTTUK”
Türkiye’nin üretim kabiliyetinin yüksek olduğunu ancak tekstildeki hataya düşülmemesi gerektiğini hatırlatan Dr. Çağrı Gündoğdu, “Pazarlama zekamız ve mühendisliğimiz var. Ancak fason üretimden çıkıp global bir Türk saat markası yaratmak için koordineli hareket etmeliyiz” diyerek yerli üreticilere çağrıda bulundu.
