Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), 6 Mart 2025’te gerçekleştirdiği toplantıda bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan düşürerek yüzde 42,5’e indirdi. Şubat ayı enflasyonunun yüzde 39,05’e gerilemesi ve piyasa beklentileriyle uyumlu bu karar, uzmanlar tarafından değerlendirildi.
TCMB’nin 250 baz puanlık faiz indirimi, aralık ve ocak aylarında yapılan indirimlerle birlikte son üç toplantıda toplam 750 baz puanlık bir gevşeme anlamına geliyor; bu karar, piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti. Ekonomist Haluk Bürümcekçi, Kurul’un enflasyon eğilimindeki olumlu tabloyu koruduğunu ancak büyüme görünümü için temkinli bir dil kullandığını belirtti.
TCMB’nin açıklamasında, kredi ve mevduat piyasalarında beklenmedik gelişmeler olursa ilave makroihtiyati adımların devreye alınacağı ve likidite koşullarının yakından izleneceği mesajı dikkat çekti. Bürümcekçi, bu söylemin çok kısa vadede yeni bir tedbir öngörülmediğini gösterdiğini ifade ederek, Banka’nın dezenflasyon sürecine destek verme stratejisini sürdürdüğünü vurguladı.
Bürümcekçi, TCMB’nin faiz indirimlerinin devam edebileceği sinyalini verdiğini ancak enflasyon riskleri nedeniyle yıl genelinde toplam indirimlerin piyasa fiyatlamasından (yüzde 30 yıl sonu beklentisi) daha sınırlı olabileceğini öngördüğünü aktardı. Şubat’taki düşük enflasyon verisi (yüzde 39,05), Banka’nın elini rahatlatsa da, ihtiyatlı ve toplantı bazlı yaklaşım, gelecek adımların veri odaklı olacağını gösteriyor. Bu kararın TL üzerindeki etkisi ise uzmanlarca nötr bir gelişme olarak değerlendirildi.
Societe Generale Stratejisti Marek Drimal, TCMB’nin 250 baz puanlık indiriminin Şubat’taki düşük TÜFE rakamları ve liranın dolara karşı son bir haftalık istikrarı sayesinde mümkün olduğunu dile getirdi.
Banka’nın politika metninde büyük bir sürpriz veya değişiklik olmadığını belirten Drimal, iç talebin 2024 sonlarında toparlanmasına rağmen enflasyonu düşürücü etkisinin devam ettiğini vurguladı. TCMB’nin bu görüşü, iç talebe yönelik kısıtlayıcı politikaların önemini koruduğunu gösteriyor. Drimal, genel olarak lirayı desteklediklerini ve dolar/TL’nin ilkbahar-yaz döneminde mevsimsel para girişleri nedeniyle istikrarlı bir seyir izleyeceğini öngördüğünü ifade etti.
Bürümcekçi, TCMB’nin bundan sonraki adımlarını enflasyon görünümüne odaklanarak ihtiyatlı bir şekilde atacağı mesajını yinelediğini aktardı; bu, Banka’nın orta vadede yüzde 5 enflasyon hedefine ulaşma kararlılığını koruduğunu gösteriyor. Drimal’in liranın istikrarına dair pozitif beklentisi, TCMB’nin rezerv kaybına rağmen (28 Şubat’ta altın rezervleri 70,7 milyar dolar, brüt döviz rezervleri 94,8 milyar dolardı) piyasalara güven aşıladığını yansıtıyor. Uzmanlar, faiz indiriminin ekonomik büyümeyi destekleyeceğini ancak enflasyon risklerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor.
GÜNDEM KORİDORU
20 Mart 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.