Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, global e-ticaret dengelerini değiştirecek kritik bir karara imza attı. 2026 yılından itibaren, dış ülkelerden gelen ve değeri 150 euro altında olan tüm küçük e-ticaret gönderilerine 3 euro sabit gümrük vergisi uygulanacak. AB verileri, bu tür paketlerin (2024’te 2 milyar adet) büyük çoğunluğunun (yüzde 91) Çin’den geldiğini gösterirken, Asset Worldwide Express Genel Müdürü Onur Tekin, bu kararın Türkiye’yi doğrudan öne çıkaran stratejik bir fırsat penceresi açtığını belirtti. Tekin’e göre, Çin’in çok düşük fiyata dayalı iş modeli zora girerken, Türkiye lojistik hız, tedarik avantajı ve güven algısıyla AB pazarında yeni bir sıçrama yapmaya hazırlanıyor.
ASSET WORLDWİDE EXPRESS GENEL MÜDÜRÜ ONUR TEKİN
ÇİN’İN İŞ MODELİNE DARBE: TÜRKİYE’YE TORPİL
Asset Worldwide Express Genel Müdürü Onur Tekin, 3 euroluk sabit verginin, Çin’in özellikle 1 ile 5 euro arasındaki çok düşük fiyata dayalı e-ticaret modelini ciddi ölçüde zora sokacağını belirtti.
Tekin, “Bu karar Çin’i yavaşlatırken, Türkiye’ye adeta torpil gibi bir avantaj sağladı. Türkiye, hız ve tedarik avantajıyla öne çıkacak,” ifadelerini kullandı.
Tekin, AB’nin bu vergi adımının Türkiye’yi güçlendirdiği üç stratejik alanı şöyle açıkladı:
- Hız Avantajı: Çin’den AB’ye sevkiyat 7 ila 20 gün sürerken, Türkiye’den kara yoluyla 2-4 gün, hava yoluyla ise sadece 24-48 saatte teslimat yapılabiliyor. Tekin, “Avrupalı tüketici artık ucuz ama geç gelen ürünü istemiyor. Hız, fiyat kadar kritik hale geldi” dedi.
- Güven ve Algı: AB tüketicisinin gözünde Çin menşeli ürünler kalite ve güvenlik şüphesi oluştururken, Türkiye menşeli ürünler ‘yakın tedarikçi’ ve daha güvenilir kaynak olarak görülüyor.
- Stratejik Yakınlaşma: Tekin, AB’nin bu kararla sadece ekonomik değil, stratejik bir adım attığını ve tedariki uzak Asya’dan değil, yakın ülkelerden toplamak istediğini vurguladı. “Türkiye bu denklemde doğal aday,” değerlendirmesinde bulundu.
ŞİRKETLERE KRİTİK UYARI
Türk firmalarına yönelik kritik uyarılarda bulunan Onur Tekin, şirketlerin düşük fiyat yarışına değil, hız ve şeffaflık yarışına girmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tekin, “Ucuza oynayan şirket kaybeder. Kazanan; hızlı, şeffaf, AB’ye yakın çalışan firmalar olacak,” dedi.
Türk şirketlerine somut tavsiyelerde bulunan Tekin; yakın-depo yatırımı, IOSS ve ETGB süreçlerinin otomasyonu ve lojistik veri analizinin dijitalleştirilmesi gibi adımların atılmasını önerdi.
Tekin sözlerini, “Avrupa, bu kararla Türkiye’ye net bir avantaj sundu. Şirketler doğru adımları atarsa önümüzdeki iki yıl altın dönem olabilir,” diyerek tamamladı.
