Kaliteli ürün ve hizmet konusunda dünyayla rekabet eden Türk tekstil ve hazır giyim sektörlerinin en önemli merkezlerinden biri olan Laleli, Tarihi Yarımada içinde oluşuyla da ülkemizin en çok dikkat çeken bölgelerinin başında geliyor. Sektör ve ürün çeşitliliği ile Türkiye’nin vitrini olan Laleli’yi konuşmak üzere Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği (LASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca ile konuştuk…
Kaliteli ürün ve hizmet konusunda dünyayla rekabet eden Türk tekstil ve hazır giyim sektörlerinin en önemli merkezlerinden biri olan Laleli, Tarihi Yarımada içinde oluşuyla da ülkemizin en çok dikkat çeken bölgelerinin başında geliyor. Sektör ve ürün çeşitliliği ile Türkiye’nin vitrini olan Laleli’yi konuşmak üzere Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği (LASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca ile konuştuk…
Laleli, İstanbul ticaretinin kalbinin attığı merkezlerin başında geliyor. Laleli’deki en önemli sivil toplum kuruluşu olan Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği (LASİAD) ise 57 ülkeye gerçekleştirdikleri tekstil ve hazır giyim ürünleri ihracatı ile, ülkemiz ekonomisine üretim, katma değer, istihdam ve dış ticaret gibi alanlarda katkı sağlayan bin üyesi ile bölgesi ve sektörünün dünya perspektifinde belirleyici rolü olan çalışmalara imza atıyor. Bölgenin ticaretini ve turizmini canlandırmanın yanı sıra marka değerini çok daha yukarılara taşımak için yoğun bir çalışma içerisinde olan LASİAD’ı ve Laleli’yi konuşmak için Başkan Gıyasettin Eyyüpkoca ile görüştük…
Ülkemizin en önemli sivil toplum kuruluşu ve iş insanı kuruluşlarından biri olarak yönetiminizi nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Laleli’nin Türkiye’nin mozaiği olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin bütün renklerinin de Laleli’de olduğunu görüyoruz. Yönetimi de bu renklerden oluşturmaya çalışıyoruz. Çünkü o renkler bizim zenginliğimiz, bizim kültürümüz, bizim varlığımız. Biz kültürümüze, zenginliğimize, varlığımıza
ne kadar sahip çıkar, onları ne kadar korur muhafaza eder ve bir arada tutabilirsek o kadar başarılı oluruz. Birlik beraberlik her zaman zenginlik ve huzur getirir. Biz de yönetimi oluştururken böyle oluşturduk. Bütün dillerden, bütün dinlerden, bütün renklerden arkadaşlarımızla, kardeşlerimizle bir aradayız. Bu da bizim zenginliğimiz, bizim kültürümüz
LASİAD sizin başkanlık görevine gelmenizle birlikte nasıl bir değişim ve dönüşüm yaşadı? Göreve geldiğinizde yaptığınız ilk iş ne oldu?
İş hayatına Laleli’de başlamış bir iş insanı olarak her zaman yapılan farklı proje ve işlere destek vermeye hazırdım. Başkanlık dönemi ile birlikte tabii ki elimizden geldiği kadarıyla birçok proje geliştirmeye çalıştık. Göreve geldikten sonra bölgemizin tüm altyapı ve üst yapısını yeniledik. Kullanılan tüm malzeme bizim tarafımızdan organize edildi ve esnaf tarafından karşılandı. Eski tüm cephelerin yenilenmesine yine dernek olarak öncülük ettik. Türkiye’de örneği olmayan ve ilk defa valilik tarafından tescil edilen tasarım aydınlatma yaptık. Bununla birlikte yine Dernek olarak, Laleli sokaklarını trafiğe kapattık. Bu proje farklı bölgeler için ilham kaynağı ve örnek oluşturdu. En önemli çıktılarımızdan biri olarak değerlendirdiğimiz bu projeyle Laleli bölgesinin çehresi değişti ve bölgede faaliyet gösteren firmalarımız için büyük kolaylık sağlandı.. Aynı zamanda birçok sosyal yardım projesi yürütüyoruz. En son Ramazan ayı içerisinde Mardin bölgemizde bulunan 2 bin 500’ün üzerinde ailemize kumanya yardımında bulunduk. Çevremizdeki okullara destek olmaya çalışıyoruz. Dünyanın neresinde bir afet ya da savaş olduysa gerek aynı gerek maddi şekilde mağdurların yanında olduk ve yardımda bulunduk. Çalışarak bölgemize verimli ve faydalı olabilmek adına elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz
Laleli’nin dünü ve bugününü karşılaştıracak olsanız neler söylersiniz?
Laleli her zaman iş yaşamı yoğun bir bölge oldu. Zaman içinde tabii ki birçok değişikliğe sahne olan bölgemiz, maalesef ki tüm dünyada yaşanan olumlu olumsuz olaylardan etkilenen bir bölge. Çünkü Laleli, dünya mozaiğinin birebir yansıması olduğunu gözlemlediğimiz bir alan. Bu bölgede faaliyet gösteren birçok firmanın kriz yönetimini zamanla çok geliştirdiğini söyleyebiliriz. Bunun sebebi ise konjonktürde yaşanan tüm olaylar direk olarak Laleli esnafının iş yaşamını etkilemekte. Çok rahatlıkla söyleyebilirimki Laleli dünyanın en büyük açık hava alışveriş merkezi. Hiçbir bölgede bulamayacağınız dokuya sahip. Gerek tarihi dokusu gerek ticareti ile gözbebeği olan bir bölge. Bölgede zaman ile yaşanan değişim ve gelişmeler aslında Türkiye’nin bir yansıması.
Sürdürülebilir kalkınma hedefleriniz nelerdir?
Sürdürülebilirlik çağımızın konusu bizimde kendi adımıza bölgemiz adına vazgeçilmez başlıklarımızdan bir tanesi. Çünkü dünyanın kaynaklarının yeterliliğinin konuşulduğu bugünlerde yaptığımız her işin, ürettiğimiz her ürünün biraz daha sürdürülebilir olmasına özen gösteriyoruz. Bu konuda dünyayı takip ediyor ve bu bilinçle firmalarımızı da geliştirebilmek adına farklı eğitim faaliyetleri yürütüyoruz. Sürdürülebilirlik olgusunu yaşamımızın her aşamasına katmamız gerektiğini düşünüyoruz.
ESKİ USÜL TİCARET
Sektör teknoloji ve yeni dijital dünyaya nasıl ayak uyduruyor? Bu kapsamda yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Laleli bölge olarak biraz daha eski usul sıcak ticaretin hakim olduğu bir bölge. Ancak pandemi ile birlikte dünyada değişen ve teknoloji ile harmanlanmış ticaret olgusuna Laleli’de çok çabuk adapte oldu. Bu nedenle teknolojiyi yakında takip ettiğimizi gözlemleyebilirsiniz. Firmalarımızın en büyüğünden en küçüğüne kadar teknolojik bir alt yapı geliştirdiğini söyleyebiliriz. Bizler Laleli’de fazilet gösteren iş insanları olarak artık iş yaşamımızda teknolojinin vazgeçilmez bir olgu olduğunun bilincindeyiz ve çalışmalarımızı daha teknoloji odaklı devam ettiriyoruz.
Laleli ülkemizin en önemli ticaret merkezlerinden olan bir bölge. Öyle ki bir dönem bavul ticareti ile Türkiye’deki krizleri engelledi. Şimdilerde de ikinci en iyi dönemini yaşadığını görüyoruz. Laleli’deki gelişmeleri anlatır mısınız?
Rusya şu anda en iyi ticaret yaptığımız ve ivmenin yukarı yönlü olduğu ülkelerden bir tanesi. Sebebi ise Rusya’nın Ukrayna ile olan savaşı elbette. Rusya’nın ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri dost ülkeler listesinde birinci sırada Türkiye geliyor. Bu dost ülkelere baktığımızda da aslında her şeyi alabileceği en iyi ülke, teknik olarak en donanımlı, alt yapısı en yeterli olan ülke ise Türkiye. Bu da bizim için büyük bir avantaj. Biz Laleli’yi dünyanın en büyük açık hava alışveriş merkezi ve Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı olarak görüyoruz. Rusya ile ilk temasları sağlayan bölgede Laleli. Bugün geldiğimiz noktada Rusya’nın içinde bulunduğu durumdan en iyi çıkışı bulabileceği veya en iyi iletişimi sağlayabileceği yer Laleli. Bu durum da bizim için son derece güzel bir gelişme. Biz de hem teknik olarak hem de alt yapı olarak kendimizi yenilemeye çalışıyoruz. Moral motivasyonumuzu yüksek tutmaya çalışıyoruz. Özellikle Rusya kanadında daha fazla ne satabiliriz diye çok fazla konuşuyoruz. Ama şu anda geldiğimiz noktadan ve Rusya’nın bize olan ilgisinden son derece mutluyuz.
Laleli deyince ilk aklımıza gelen tekstil/hazır giyim oluyor. Ama Laleli’de her şey var sanırım…
Elbette. Laleli’yi dünyanın en büyük açık hava alışveriş merkezi olarak adlandırırken aslında çok farklı sektörlerin burada kümelendiğini biliyoruz. Zaten bizim farkımız oradan geliyor. Zira bizim Laleli bölgesinde 300’e yakın otelimiz var. Mal aldıkları yerde konaklıyorlar, yeme içme gibi hizmetlerini alıyorlar. Kadın hazır giyimi, erkek hazır giyimi, çocuk hazır giyimi, ev tekstili, deri, ayakkabı, kuyumculuk, otel hizmeti gibi çok çeşitli sektörler var. Tarihi yarımadanın tam içinde ve tarihi dokuya bir adım mesafedesiniz. Yani bütün bu avantajları kendi içerisinde barındıran adeta entegre bir tesis. Yani pamuk olarak girip ürünün çıkması gibi bir şey. Böyle bir tesisin
içerisinde olmak bizim için her zaman bir avantaj.
Bütün dünyanın bildiği Ordu Caddesi’ni trafiğe kapatarak 9’uncu Laleli Fashion Shoping Festivali’ni düzenlediniz. Biraz da etkinliği anlatır mısınız?
Bugün 9’uncusunu gerçekleştirdiğimiz Laleli Fashion Shoping Festival’inin pandemi araya girmeseydi aslında 12’incisini gerçekleştirecektik. Sekiz tane festival yaptık bir ritmimiz vardı ama araya pandemi girince moral motivasyon ve iş olarak geriye düştük. Yaklaşık bir sene önce 9’uncusunu yapmamız gerektiğini artık insanların bu anlamda da ihtiyaçları olduğunu konuşmaya başladık. Bu vesileyle özellikle festival komitesine teşekkür etmek istiyorum. Festivali, Ordu Caddesi’nde tarihi divan yolunda yaptık. Yedi senedir Laleli’nin trafiğe kapanması gerektiğini ve trafiğe kapanırsa ticaretimize maksimum seviyede katkı yapacağını konuştuk. Ve geldiğimiz noktada gerçekten trafiğe kapandıktan sonra Ordu Caddesi’nde perakende anlamında yüzde 25, yüzde 30’lara varan bir yükselme olduğunu ve oradaki esnafın da son derece mutlu ve memnun olduğunu gördük
TİCARET HACMİMİZ 2,1 MİLYAR DOLAR
Ticaret hacminiz şu an ne kadar? Geçmiş yıllarda 5 milyar Dolarları bulmuştu. Şimdide bu hedefe ulaşabilir miyiz? Aynı zamanda dünya çapında markaların Rusya’yı terk ettiğini görüyoruz. Bu markaların yerini doldurmak için çalışmalar var mı?
Festivalin açılış konuşmasında Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanımız Mustafa Gültepe tarafından ticaret hacmimiz 2,1 milyar Dolar olarak açıklandı. İvme sürekli yukarı yönlü hareket ediyor bu sebeple de 5 milyar Dolara yeniden ulaşacağımıza inanıyorum. Rusya’nın şu anda ihtiyaçlarını bizden karşılama, isteklerini taleplerini bizden karşılama durumunun bu rakama yeniden ulaşmamızı hızlandıracağını düşünüyorum. Dünya çapında markaların yerini doldurmak için özellikle Moskova’da “Organize Perakende Birliği” hem bizimle hem de “Birleşmiş Markalar Derneği”yle iletişime geçti. Onlarda Avrupa markalarının Rusya’dan çekilmesinden sonra o boşluğu doldurabilecek tek ülkenin Türkiye olduğunu düşünüyor. Ve bu konuda da çok ciddi bir talep ve istek var.
LASİAD’ın gelecek projeksiyonunda neler yer alıyor?
LASİAD’ın gelecek projeksiyonunda dün olduğu gibi bugün de bölgemize faydalı projeler üretmek var. STK’larda verilen emeği “Aklın Zekatı” olarak değerlendiriyorum ve o bilinçle çalışıyorum. Bölgemiz adına hem genel hem yerel yöneticiler ile yakın diyalog içerisindeyiz. Üst kurumlarımız TİM, İTO, TOBB gibi kurumlarda aktif rol alıyoruz. dokuz yıldır düzenlediğimiz Laleli Fashion Shopping Festivali’ni her sene daha da katma değerli hale getirmek için çaba sarf ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz.
