Türkiye’nin teknoloji ve inovasyon ekosistemini güçlendirme yolunda önemli adımlar atan TÜBİTAK, erken aşama girişimlere yönelik desteğini sürdürüyor.
TÜBİTAK’TAN BİGG YATIRIM PROGRAMI VE GİRİŞİMCİLİK DESTEĞİ
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK BiGG Yatırım Programı kapsamında 2025 yılının ilk çağrısının açıldığını duyurdu.
Bu programla, yenilikçi ve teknoloji tabanlı iş fikirlerine sahip girişimcilere, ticarileşme potansiyellerini hayata geçirme fırsatı sunuluyor. Kacır, “Ülkemizde erken aşamadaki girişimlerin en büyük destekçisi konumundaki programla, Türkiye’nin yarınlarını inşa ediyoruz,” diyerek, iş fikri başvurularının 7 Mart 2025’e kadar 149 uygulayıcı kuruluşa yapılabileceğini belirtti. Desteklenmeye hak kazanan girişimlere, TÜBİTAK BiGG Fonu ile %3 hisse karşılığında 900 bin lira yatırım sağlanacak.
Bu destek, girişimcilerin iş fikirlerini geliştirmeleri ve pazara sunmaları için kritik bir sermaye sağlıyor. Program, Türkiye’nin teknoloji odaklı kalkınma hedeflerini desteklerken, genç girişimcilerin hayallerini gerçeğe dönüştürmelerine olanak tanıyor. Bakan Kacır, son iki gün içinde sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda, bu yatırımın genç girişimcilerin ekosistemdeki yerini sağlamlaştıracağını ve Türkiye’nin teknoloji alanındaki liderliğini pekiştireceğini vurguladı.
TÜRKSAT 6A’DAN TEKNOLOJİK BAŞARILAR
Bakan Kacır, girişimcilik desteklerinin yanı sıra Türkiye’nin teknolojik başarılarına da dikkat çekti. Türkiye’nin ilk milli haberleşme uydusu Türksat 6A, 9 Temmuz 2024’te Falcon 9 roketiyle uzaya fırlatılmış ve kalıcı yörüngesine ulaşarak test faaliyetlerine başlamıştı. Kacır, 19 Şubat 2025’te sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Milli Teknoloji Hamlesi’nin en büyük projelerinden biri, ilk milli haberleşme uydumuz Türksat 6A’da ilk test yayını başarıyla tamamlandı,” diyerek bu başarının Türkiye’nin uzay teknolojilerindeki kapasitesini gösterdiğini ifade etti.
Türksat 6A’nın ilk test yayını, TUSAŞ, TÜBİTAK, ASELSAN ve CTech gibi kurumların iş birliğiyle gerçekleştirildi. Uydunun Ku-Bant, Ku-BSS Bant, Ka-Bant ve Q/V Bant frekans bantlarında haberleşme kanalları sunması, Türkiye’nin iletişim altyapısını güçlendirecek. Bu gelişme, Türkiye’nin teknoloji alanındaki bağımsızlığını artırma yolunda önemli bir kilometre taşı olarak değerlendiriliyor.
