Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında, Japonya’nın Osaka kentinde 13 Nisan 2025’te kapılarını açacak EXPO 2025 etkinliğine hazırlık sürecini ve Türkiye’nin küresel ticaretteki hedeflerini değerlendirdi. Türkiye’nin ihracata dayalı büyüme modeliyle dünya ticaret savaşlarının yoğunlaştığı bir dönemde dahi yoluna devam ettiğini aktaran Bolat, ABD pazarında daha büyük fırsatlar yaratmak için harekete geçildiğini açıkladı. 25 milyondan fazla ziyaretçi beklenen EXPO’da Türkiye’nin 900 metrekarelik pavyonuyla ekonomik ve kültürel gücünü ortaya koyacağını ifade etti.
EXPO 2025’TE TÜRKİYE’NİN YERİ VE HEDEFLERİ
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 13 Nisan’da Japonya’nın Osaka şehrinde başlayacak ve 13 Ekim’e kadar 6 ay sürecek EXPO 2025’in, dünyanın en büyük ticaret, tanıtım ve turizm buluşması olduğunu vurguladı. Türkiye’nin bu dev organizasyonda 900 metrekarelik bir pavyonla yer alacağını ve zengin kültürel mirasını modern tasarım anlayışıyla harmanlayarak sergileyeceğini belirtti. “Hayatlarımız İçin Geleceğin Toplumunu Tasarlamak” temasıyla düzenlenecek fuarda, Türkiye’nin ekonomi, ticaret, hizmetler ve teknoloji alanındaki başarılarını tanıtacağını ifade etti.
Bolat, Türkiye’nin tüm hazırlıkları tamamladığını ve organizasyonun açılışına hazır olduğunu dile getirdi. 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın Türkiye Milli Günü olarak Osaka’da kutlanacağını kaydederek, Türk ve Japon çocukların bir araya gelerek geleceği tasarlamasının EXPO’nun ruhuna uygun bir mesaj taşıyacağını söyledi. Bakan, etkinliğe destek veren sponsorlara teşekkür ederken, Türkiye’nin dışa açık büyüme modeli çerçevesinde mal ve hizmet ihracatını artırma hedefiyle hızlı bir koşu içinde olduğunu vurguladı.
ABD PAZARINDA YENİ FIRSATLAR VE TİCARET SAVAŞLARI
Bolat, ABD’nin uygulamaya koyduğu ilave gümrük vergilerine rağmen Türkiye’nin 100 milyar dolarlık karşılıklı ticaret hacmi hedefi için çok yönlü politikalar geliştirdiğini açıkladı. ABD pazarında daha büyük hedefler peşinde koştuklarını ve Türkiye’nin yüzde 10’luk ilave vergiyle göreceli olarak avantajlı bir konuma geldiğini ifade etti. Dünya ticaret savaşlarının kontrolü zor bir süreçte hızlandığını ve ortalığın “toz duman” olduğunu belirtirken, Türkiye’nin ihracata dayalı büyüme modelinden taviz vermeyeceğini vurguladı.
Türkiye ekonomisinin 18 çeyrektir kesintisiz büyüdüğünü ve dünyanın 17’nci, satın alma gücü paritesine göre 11’inci büyük ekonomisi olduğunu aktaran Bolat, ABD pazarında yeni fırsatlar yaratmak için kamu ve özel sektörle birlikte çalıştıklarını söyledi. ABD pazarına erişimi azalan ülkelerin Türkiye’nin ihracat pazarlarına yönelebileceğine dikkat çekerek, bu nedenle çok yönlü bir ticaret diplomasisi yürütüleceğini belirtti. Afrika ile yakınlaşma, yeniden Asya, uzak ülkeler ve İslam ülkeleriyle ticareti geliştirme stratejilerinin yanı sıra, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’ni hizmetler sektörüne genişletme hedeflerinin hazır olduğunu ifade etti.
