Sakarya, fındıkta Karadeniz’le yarışıyor

Tarihi, kültürü ve doğal güzellikleriyle Türkiye’nin kesişim noktası olan Sakarya, ülkemizde tarım sektörünün mihenk taşlarından birini oluşturuyor. Temiz ve yeşil sanayi konusunda ülkemize örnek olan Sakarya’yı Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Genç’e sorduk…

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası03.01.2024
Sakarya, fındıkta Karadeniz’le yarışıyor

Sekiz meslek komitesi ile üyelerine ve şehre hizmet veren Sakarya Ticaret Borsası, komiteleri aracılığıyla üyelerinin ihtiyaçlarını ve her sektörün kendi içinde yaşadığı sorunları tespit edip çözüme ulaştırmak için var gücüyle çalışıyor. Sakarya Ticaret Borsası ile ilgili bilgi veren Başkan Mustafa Genç, “Borsamız 1957 yılında kurulmuş, işlem hacmi bakımından ülkemizin ilk 10 Borsası arasında yer almaktadır. 30 bin ton kapasiteli Lisanslı Depomuz, Akredite Gıda Kontrol Laboratuvarımız, Canlı Hayvan Borsamız gibi iştiraklerimizle, ülkemizin ve ilimiz tarım ekonomisinin gelişmesi için çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarımıza bir örnek olarak bu yıl Sakarya Valimizin Başkanlığında ilimizde hububat ve tahıl ürünlerinde faaliyet gösteren üretici ve tüccarlarımıza alım satım güvenliği sağlamak, kaçak fındık tüccarlarının önüne geçebilmek adına Fındık Alım Komisyonu kuruldu. Bizler de Borsa olarak komisyon çalışmaları kapsamında üyelerimize cihaz kalibrasyon ve mühürleme hizmeti sağladık. Buna ilaveten 8. Meslek Komitemiz olan Süs Bitkisi ve Ağaç Toptan Ticareti alanında Sapanca İlçesi Yanık Köyü’nde Fidan Borsası kurulması için çalışmalarımız da devam ediyor” diye konuştu.

 “FINDIK ÜRETİMİNDE ÜÇÜNCÜ SIRADAYIZ”

Sakarya’nın, tarım sektöründeki verimli toprakları ve coğrafi avantajlarıyla ülkemiz tarımının mihenk taşlarından birini oluşturduğunu söyleyen Genç, üyelerin ağırlıklı olarak fındık ve mısır sektörlerinde faaliyet gösterdiğini belirterek, “Sakarya, fındık üretimi alanında Ordu ve Samsun’un ardından 110 bin ton ile üçüncü sırada yer alıyor. Sakarya'nın fındık üretimindeki bu gücü, bölge ve ülke ekonomisine ciddi oranda katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı. Kentin geleneksel ürünleri olarak adlandırılan, bölge ve ülke ekonomisi için önem taşıyan, kalitesiyle yurt içinde ve yurt dışında üne sahip olan tescilli ürünleri hakkında da bilgi veren Mustafa Genç, “Sakarya Ticaret Borsası tarafından tescil ettirilen üç adet coğrafi işaretli ürün yer almakta. Bunlar sırası ile Sakarya süpürgesi, Geyve ayvası ve Adapazarı beyaz kestane kabağı’dır. Ülkemizdeki ayva üretiminde ilimizin payı yüzde 52 ile birinci sırada yer almaktadır. Coğrafi işaretli ürünlerin tescilini artırmak, tüketiciler açısından bakıldığında şehrin ve ürünün karakteristik özellikleri arasında bağlantı kurmalarına yardımcı olmaktadır. Bununla beraber ürünlerin kalitesi ulusal ve uluslararası alanda ortaya konmaktadır. Bizler de Sakarya Ticaret Borsası olarak şehrimizin kıymetli ürünlerinin coğrafi işaret tescili için gerekli çalışmalara devam etmekteyiz” dedi.

 SAKARYA, TARIMIN ÖNEMLİ MİHENK TAŞLARINDAN

 Kentte faaliyet gösteren sektörlerin ülke ekonomisine katkısının artırılmasına yönelik görüşlerini paylaşan Genç, “İlimiz, Sakarya nehrinin suladığı verimli toprakları ve coğrafi avantajları ile Türkiye tarımının en önemli mihenk taşlarından biridir. Bu topraklar patates, soğan, ayçiçeği, mısır, şeker pancarı ve fındık gibi farklı ürünlerin yetiştirilmesine elverişlidir. Bu çeşitlilik, Sakarya’nın tarımsal üretim kapasitesini daha da artırmakta, ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır. İlimizin tarımsal üretimine baktığımızda; tavukçuluk (broiler) üretiminde yüzde 10,2 pay ile üçüncü sırada, dış mekân süs bitkileri üretiminde yüzde 25 pay ile ikinci sırada yer alıyor. Tabii tarımın ülke ekonomisine olan katkısını artırmak için öncelikle var olan kaynakları planlı ve verimli kullanmalıyız. Gelişim ve büyümenin devamlı olabilmesi var olan kaynaklarımızı nasıl değerlendirdiğimizle doğru orantılıdır. Üreticiyi bilinçlendirmek, yeni nesillerde bilinçli üreticiler yetiştirmek tarımın geleceği açısından daha doğrusu insanlığın tüketeceği gıda temini için çok önemli. Kaynakların doğru kullanımına örnek olarak arazi toplulaştırmasını gösterebiliriz. Sakarya’da 190 bin dönüm tarım arazisi için ‘Sakarya Ovası Arazi Toplulaştırması Projesi’ kapsamında toplam 42 mahallede toplulaştırma çalışması gerçekleştirilecektir. Proje alanı ise 19 bin hektar. Şu an Akçakamış mahallemizde pilot bölge uygulaması gerçekleştirilmekte. Arazi toplulaştırmasının yaygınlaştırılması hem üreticilerimizin kaynaklarını doğru kullanmasını sağlayacak hem de maliyetlerini azaltarak kâr oranını artırabilecekler. Bu gibi çalışmalarla üretime olan destek artırılabilir” ifadelerini kullandı.

 ÖNEMLİ OLAN VAR OLAN POTANSİYELİ DOĞRU KULLANMAK

 Üretime sağladıkları her desteğin Sakarya’ya ve dolayısıyla ülke ekonomisine katkı sunduğunu dile getiren Genç, bu katkıyı artırmak için yapılması gerekenleri şu şekilde anlattı; “İlimizde faaliyet gösteren Karasu Limanı’nın uluslararası ticarete açılan bir kapı olduğunu unutmamalıyız. Sakarya’nın coğrafi avantajlarını göz önünde bulundurduğumuzda İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlere yakınlığı, stratejik konumu doğru değerlendirilerek ülke ekonomisine sağladığı katkıyı artırabiliriz. Sakarya ilimiz gerek tarımsal üretim potansiyeli gerekse bünyesinde barındırdığı sanayi firmaları ile ülkemizin katma değer oluşturan gelişmekte olan illeri arasında yer alıyor. Önemli olan potansiyeli doğru politikalar, stratejik planlar ve kaynakları etkin kullanarak maksimum verimlilikte değerlendirebilmektir.”

Yorum Yaz