Kibar Holding’in ortağı olduğu Güney Koreli Posco Assan’ın başvurusu üzerine geçen yıl başlatılan ithal paslanmaz çeliğe yönelik anti-damping soruşturması kritik bir viraja girdi. Bugüne kadar kararı Ticaret Bakanlığı’ndan bekleyen sektör, sürecin resmî açıklama gelmeden şirket tarafından duyurulmasıyla yeni bir tartışmanın içine girdi.
Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı, Güney Kore Cumhurbaşkanı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düzenlediği resepsiyona katıldığını ve paslanmaz çeliğe ek vergi talebinin bu görüşmede de gündeme taşındığını söyledi. Kayabaşı, görüşmede ilgili isimlerle de konuştuklarını belirterek, “Gerekeni yapacağız, merak etmeyin’ dediler” ifadeleriyle çift haneli ek vergi beklentilerini dile getirdi. Bu açıklama, ortada henüz bir karar yokken sürecin şirket tarafından duyurulması nedeniyle sektör temsilcilerinin tepkisini çekti. Bir milyonu aşkın çalışanı temsil eden kuruluşlar, “Biz kararı Bakanlık’tan beklerken Posco Assan’ın CEO’sundan öğrendik” diyerek eleştirilerini yükseltti.
Soruşturma, savunma sanayinden beyaz eşyaya, züccaciyeden otomotive kadar geniş bir yelpazeyi doğrudan ilgilendiriyor. Geçtiğimiz günlerde EVFED, TUSİD, EVSİD, ZÜCDER, PASİD, GEEM ve PASDER’in bir araya gelerek yaptığı ortak açıklamada, sürecin Türkiye’deki üreticiler lehine sonuçlanması gerektiği vurgulanmıştı. Sektör temsilcileri, Posco Assan’ın yalnızca ithal ettiği yassı paslanmaz çeliğe soğuk indirgeme işlemi yapan bir haddeleme tesisi olduğunu, buna rağmen alınacak kararın tüm üretim zincirini etkileyecek ölçekte sonuçlar doğuracağını savunuyor.
SEKTÖRDE 1 MİLYON KİŞİ İSTİHDAM EDİLİYOR
Türkiye genelinde bir milyondan fazla kişiye istihdam sağlayan sektör, ek vergi kararının üretimden ihracata uzanan çizgide ciddi zararlar yaratacağına dikkat çekiyor. Şirketlerin değerlendirmelerine göre böyle bir adımın iç pazarda yaklaşık yüzde 25’lik bir ciro kaybına, ihracatta ise 1,5 milyar dolarlık gerilemeye yol açabileceği düşünülüyor. Ek verginin yürürlüğe girmesi halinde yaklaşık 300 bin kişinin işini kaybedebileceği uyarısı da sektörün temel endişeleri arasında yer alıyor. Ayrıca halihazırda eve giren her ürünün yüzde 12 daha pahalıya üretildiği bir dönemde, yeni bir maliyet baskısının enflasyonla mücadeleyi daha da zorlaştıracağı ifade ediliyor.
Bütün bu tartışmalar sürerken gözler şimdi Ticaret Bakanlığı’nın açıklayacağı karara çevrilmiş durumda. Sektör, kararın yalnızca bir şirketin talebiyle değil, Türkiye’nin üretim, ihracat ve istihdam dengeleri gözetilerek verilmesi gerektiğini vurguluyor.
