Türkiye ekonomi yönetimi, piyasalardaki dalgalanmalara karşı yeni bir önlem paketi üzerinde çalışıyor ve ilk etapta Şubat 2025’te 5 puan artırılan mevduat ile fonlardaki stopaj oranlarının düşürülmesi gündeme geldi. Türk Lirası’nı desteklemeyi amaçlayan bu düzenleme, 6 aya kadar vadeli mevduatta %15’e çıkan stopajın yeniden aşağı çekilmesini içeriyor. Aynı zamanda, Merkez Bankası’nın politika faizini %42,5’te sabit tutacağına dair beklentilerle mevduat faizleri %45-47 bandına yükselerek dikkat çekiyor.
STOPAJ İNDİRİMİ PLANI GÜNDEMDE
Ekonomi yönetimi, Şubat 2025’te 6 aya kadar vadeli mevduatlarda stopaj oranını %10’dan %15’e, fonlarda da aynı oranda artırarak vergi yükünü yükseltmişti ve şimdi bu kesintilerin düşürülmesi için yeni bir hazırlık içinde olduğu belirtiliyor.
Bloomberg’in haberine göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmaları sonrası piyasalarda oluşan dalgalanmalara yanıt olarak bu adım gündeme geldi ve Türk Lirası’nı cazip hale getirerek döviz talebini azaltmayı hedefliyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu düzenlemeyi değerlendirdiği toplantılarda, TL mevduatlarının cazibesini artırmak için alternatif önlemler de masaya yatırıldı.
Bu düzenleme, piyasalardaki işleyişi sağlıklı kılmak ve baskıları azaltmak amacıyla atılan adımların bir parçası olarak görülüyor ve ekonomi yönetiminin ilk etapta stopaj oranlarını Şubat前的 seviyelere yakın bir noktaya çekmeyi planladığı ifade ediliyor. Şubat’taki artış öncesinde 6 aya kadar vadeli mevduatlarda stopaj %10, 1 yıla kadar vadeli hesaplarda %7,5 ve 1 yıldan uzun vadelerde %5 seviyesindeydi. Analistler, bu indirimin mevduat faizlerinin cazibesini koruyarak yerli yatırımcının TL’de kalmasını teşvik edebileceğini belirtiyor. Stopaj indiriminin, geçtiğimiz hafta Borsa İstanbul’da yaşanan sert düşüş ve CDS primindeki yükseliş gibi gelişmelerin ardından piyasalara moral verebileceği öngörülüyor.
MEVDUAT FAİZLERİNDEKİ YÜKSELİŞ VE POLİTİKA FAİZİ
Merkez Bankası’nın politika faizini %42,5’te sabit tutacağına dair beklentilerin güçlenmesiyle, bankalar mevduat faizlerini yukarı yönlü revize etti ve kısa vadeli mevduatlar %45-47 aralığına yükseldi. Geçen hafta 32 gün vadeli mevduatlarda faiz oranı %42,5 civarında seyrederken, bu hafta başında %45’e dayanarak politika faizinin üzerine çıktı.
Bu hareketlilik, TCMB’nin ara toplantı ile fonlama maliyetini artırması ve enflasyon beklentileri bozulursa daha fazla sıkılaşma sinyali vermesinin ardından geldi. Bankalar, yerli bireysel yatırımcıların dolarize olmasını engellemek için mevduat faizlerini cazip hale getirirken, bu durum TL talebini destekleyen bir unsur olarak öne çıkıyor.
Mevduat faizlerindeki bu yükseliş, ekonomi yönetiminin stopaj indirimi planıyla birleştiğinde, TL varlıklara olan ilgiyi artırma potansiyeli taşıyor ve analistler, faizlerin %45-47 bandında kalmasının kısa vadede etkili olabileceğini ifade ediyor. TCMB’nin Nisan ayındaki faiz kararı toplantısında vereceği mesajlar ve ay başında açıklanacak enflasyon verileri, bu trendin sürdürülebilirliğini belirleyecek ana faktörler olarak görülüyor. Colendi Menkul Analisti Sadullah Çalışır, TCMB’nin yerli yatırımcıyı dövize yönelmekten caydırmak için kararlı bir duruş sergilediğini ve bu politikaların bireysel dolar talebini azaltabileceğini belirtti. Piyasalarda, mevduat faizlerinin politika faizini aşması, bankaların rekabetçi faiz oranları sunarak TL talebini canlı tutma çabasını yansıtıyor.
