HAFİF YAĞMUR
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomik programın enflasyonu düşürme hedefinde başarılı olduğunu, 2025’te enflasyonun yüzde 20’li seviyelere gerileyeceğini açıkladı.
Hazine ve Maliye Bakanı, ekonomik programın bir yıllık geçiş sürecinde enflasyonu düşürme hedefinde ilerleme kaydedildiğini belirtti. 2023 sonunda yüzde 65 olan yıllık enflasyon, 2024’te yüzde 44’e geriledi. Nisan 2025’te enflasyon aylık yüzde 3, yıllık yüzde 37,86 olarak gerçekleşti. Merkez Bankası’nın 2025 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 19-29 aralığında yer alıyor. Bakan, enflasyonun bu aralıkta kalma ihtimalini yüksek gördüğünü ifade etti.
Temel mal enflasyonu yüzde 20 civarına, gıda enflasyonu ise yüzde 36 seviyesine geriledi. Hizmet enflasyonu ise yüzde 55 ile yüksek seyretmeye devam ediyor. Temmuz 2024’te kaldırılan kira artışındaki yüzde 25’lik üst sınır, bu yıl normalleşme sağlayarak enflasyonu düşürecek. Eğitim sektöründe de benzer bir etki bekleniyor. Bakan, devletin belirlediği fiyatların Merkez Bankası’nın orijinal hedefine uygun veya altında tutulduğunu vurguladı. 2025’te enflasyonun yüzde 30’ların altına, hatta yüzde 20’li seviyelere ineceği öngörülüyor. Bu hedef, para politikası, maliye politikası ve arz yönlü reformlarla destekleniyor.
Şimşek sözlerine, “Ekonomik programın ikinci hedefi, cari açığın sürdürülebilir bir politikaya evrilmesiydi.” diyerek devam etti.
Cari açık, 2023’te 56 milyar dolardan 2024’te 8 milyar dolar seviyesine düştü. Bakan, bu iyileşmenin petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki düşüşten kaynaklandığını, ancak Orta Vadeli Program’ın (OVP) da etkili olduğunu belirtti. 2025’te petrol fiyatlarının 65 doların altında kalması durumunda cari açıktaki iyileşmenin devam edeceği öngörülüyor.
Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) çıkış süreci de programın başarıları arasında yer alıyor. 2023’te hızla artan KKM, cazibesini yitirdi. 2025’te bireysel hesaplar için KKM’nin ilk yarıda, tüm hesaplar için ise yıl sonuna kadar kademeli olarak sona ermesi planlanıyor. Bakan, bu çıkışın piyasaları bozmadan gerçekleştirildiğini ifade etti. Rezervlerdeki artış da dikkat çekiyor; net rezervler 50 milyar dolar civarına ulaştı. Türkiye’nin dış finansman ihtiyacı azalırken, yabancı yatırım girişleri 2023’ten itibaren hızlandı. Bu gelişmeler, ekonomik istikrarın güçlendiğine işaret ediyor.
Konut arzını artırmak, enflasyonla mücadelede arz yönlü reformların önemli bir parçası. Deprem bölgesinde 2025’te 200 binin üzerinde konut teslim edilmesi bekleniyor. Kentsel dönüşüm projeleri için bütçeden ciddi kaynaklar ayrıldı. Gıda ve enerji arzını artırmaya yönelik projeler de hız kazandı. Bakan, yeşil dönüşüm ve enerji verimliliği gibi alanlarda adımlar atıldığını, 2035’te yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payının yüzde 80’e çıkarılmasının hedeflendiğini belirtti.
Mali disiplin, programın temel taşlarından biri. 2024’te bütçe açığı yüzde 5,2’ydi; bunun 3,6 puanı deprem harcamalarından kaynaklandı. 2025’te bütçe açığının yüzde 3,1’e düşürülmesi hedefleniyor. Bakan, mali disiplinin enflasyonla mücadelede Merkez Bankası’na destek sağladığını vurguladı. Vergi adaletini güçlendirmek için yapılan düzenlemeler, asgari ücretten vergi alınmamasını içeriyor; bu, 2025’te 853 milyar TL’lik bir vergi harcaması anlamına geliyor. Gelir İdaresi’nin saha denetimleri artarken, kira sözleşmelerinin e-Devlet üzerinden yapılması vergi kaçakçılığını azalttı. Bu adımlar, enflasyonla mücadelede mali politikaların etkinliğini artırıyor.
Bakan Şimşek, 2025’te enflasyonun yüzde 20’li seviyelere gerileyeceğini, Merkez Bankası’nın yüzde 19-29 hedef aralığında kalacağını belirtti. Temmuz ayındaki kira normalleşmesi ve para politikalarının etkisiyle enflasyonun yüzde 30’ların altına ineceği öngörülüyor. Programın bu hedefi tutturacağına olan inanç devam ediyor.
Cari açık, 56 milyar dolardan 8 milyar dolara geriledi. Petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki düşüş ile Orta Vadeli Program’ın etkisi bu iyileşmeyi sağladı. 2025’te petrol fiyatlarının düşük kalması durumunda cari açıktaki iyileşmenin kalıcı olacağı belirtiliyor.