DOLAR 36,5118 0.51%
GBP 46,3000 0.2%
EURO 38,2701 -0.04%
ALTIN 3.449,040,59
BIST 9.602,16-2,09%
BITCOIN 3540806-0.50991%
ETH 97651-1.67722%
İstanbul

HAFİF KAR YAĞIŞLI

Makine ihracatı yıla 2,1 milyar dolarla başladı

Makine ihracatı yıla 2,1 milyar dolarla başladı

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) verilerine göre, Türkiye’nin makine ihracatı 2025 Ocak ayında 2,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen yıla göre miktar bazında yüzde 5,7, değer bazında ise yüzde 2,4 düşüş yaşanırken, sektörde bazı alt dallar büyümeye devam etti.

20/02/2025 12:58

Türkiye’nin makine imalat sanayisi, 2025 yılına 2,1 milyar dolarlık ihracatla adım attı. Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından açıklanan verilere göre, ocak ayı ihracatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla miktar ve değer bazında gerilese de kilogram başına birim fiyatlar yüzde 2,7 artarak 7,4 dolara yükseldi. Sektör temsilcileri, küresel ticaret hacmindeki durgunluk ve iç piyasadaki yüksek faiz ortamının yatırımları olumsuz etkilediğini belirtti.

SEKTÖR PERFORMANSI VE ALT DALLARDAKİ GELİŞİM

Makine İhracatçıları Birliği’nin konsolide verilerine göre, 2025’in ilk ayında Türkiye’nin serbest bölgeler dahil toplam makine ihracatı 2,1 milyar dolar oldu. Geçen yılın ocak ayına göre miktar bazında yüzde 5,7’lik bir düşüş yaşanırken, değer bazındaki kayıp yüzde 2,4 ile sınırlı kaldı. Bu gerilemeye rağmen, kilogram başına ihracat birim fiyatlarının yüzde 2,7 artarak 7,4 dolar seviyesine ulaşması, sektörün katma değer odaklı üretim kapasitesini koruduğunu gösterdi. İhracatı en çok artan grup yüzde 19 ile “gıda sanayisi makineleri” olurken, bunu yüzde 16 ile “yük kaldırma, taşıma ve istifleme makineleri” ve yüzde 15 ile “tekstil ve konfeksiyon makineleri” izledi. Ancak 13 alt dalda ihracat gerilediği için sektör genelinde bir daralma gözlendi.

Son iki günde internette yer alan haberlere göre, özellikle 20 Şubat 2025 tarihinde Ekotürk ve MatriksHaber gibi platformlarda paylaşılan bilgiler, makine ihracatının ocak performansının sektörün yıllıklandırılmış ihracatını 28,3 milyar dolar seviyesinde tuttuğunu ortaya koydu. Bu veriler, küresel mal ticaret hacminin henüz toparlanamaması ve Türkiye’deki ekonomik koşulların sektörü zorladığını doğruluyor. MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, küresel PMI verilerinin makine siparişlerinde daralmaya işaret ettiğini belirterek, hem Türkiye’de hem de dünyada yatırımların ertelendiğini vurguladı. Gıda ve tekstil makinelerindeki artış ise sektörel çeşitliliğin bir yansıması olarak öne çıktı.

BAŞLICA İHRACAT PAZARLARI VE KÜRESEL TRENDLER

Ocak ayında Türkiye’nin makine ihracatında en büyük pazarlar Almanya, ABD, İtalya, Birleşik Krallık ve Rusya olarak sıralandı. Ancak Almanya ve Rusya’da yaşanan düşüşler dikkat çekti. ABD yönetiminin ticari politikalarının giderek sertleşmesi ve buna karşılık diğer ülkelerin aldığı karşı önlemler, küresel ticarette belirsizlik yaratıyor.

Karavelioğlu, yeni ABD yönetiminin müdahalelerinin sürmekte olan yatırımları bile riske attığını, bu durumun lokasyon ve fizibilite planlarını değiştirdiğini ifade etti. Bu gelişmeler, Türkiye’nin ana pazarlarındaki talebi olumsuz etkilerken, sektörün rekabetçiliğini sürdürebilmesi için yeni stratejilere ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.

Küresel mal ticaret hacminin istenen seviyelere ulaşamaması, makine ihracatının ortalamanın altında kalmasına neden oluyor. Almanya gibi kilit pazarlardaki talep daralması, Türkiye’nin ihracat performansını doğrudan etkiliyor. Buna karşın, ABD ve İtalya gibi pazarlarda sınırlı da olsa istikrarlı bir talep devam ediyor. Rusya’da ise yaptırımlar ve lojistik zorluklar düşüşü tetikleyen unsurlar arasında yer alıyor. İnternetteki son haberlere göre, sektör temsilcileri bu pazar kayıplarını telafi etmek için alternatif destinasyonlara yönelmeyi planlıyor. Karavelioğlu, mühendislik yoğun sektörlerin desteklenmesi gerektiğini belirterek, Türkiye’nin yüksek katma değerli üretim potansiyelini korumasının kritik olduğunu dile getirdi.

EKONOMİK ZORLUKLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Türkiye’de yüksek faiz ortamı ve atıl kalan üretim kapasiteleri, makine ve teçhizat sanayisinin üretimini geriletmeye devam ediyor. Karavelioğlu, TL’deki değerlenme ve üretim maliyetlerindeki artışın sektörü baskıladığını, buna ek olarak makine ithalatındaki yükselişin dış ticaret açığını büyüttüğünü belirtti. Geçen yıl 15 milyar doları aşan makine dış ticaret açığının kapatılması için acil önlemler gerektiğini söyleyen Karavelioğlu, AB ve STA dışı ülkelerden ithal edilen makinelere uygulanan ilave gümrük vergilerinin korunmasının olumlu bir adım olduğunu ifade etti. Ayrıca, yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki ithalat muafiyetlerinin kaldırılması talebinin ilgili bakanlıklarda değerlendirildiğini aktardı.

Sektörün rekabetçiliğini koruyabilmesi için hem ihracat önündeki engellerin ikili ve çoklu anlaşmalarla aşılması hem de üretici-ihracatçı işletmelere destek sağlanması gerekiyor. İnternetteki güncel paylaşımlar, makine sektörünün yüksek faiz ve maliyet artışları nedeniyle zorlandığını, ancak birim fiyatlardaki yükselişin umut verici olduğunu gösteriyor. Karavelioğlu, mühendislik odaklı sektörlerin emek yoğun sektörlerle eşit derecede desteklenmesi gerektiğini savunarak, bu yaklaşımın yatırımların canlanmasına katkı sağlayabileceğini belirtti. Türkiye’nin makine ihracatındaki daralmaya rağmen katma değerini artırma çabası, sektörün uzun vadeli potansiyelini koruduğuna işaret ediyor.

En az 10 karakter gerekli