Keyvan Havacılık’ta hataya yer yok

Dünya çapında havacılık verisini kapsayan 38 binden fazla piste ilişkin prosedürler, kısıtlı ve yasaklı bölgelerle ilgili milyonlarca veriyi içeren seyrüsefer veri tabanı çözümleri sunan Keyvan Havacılık, EASA onaylı TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikası'na sahip dünyadaki dördüncü, Türkiye’deki ilk şirket olma özelliği taşıyor.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası13.01.2024
Keyvan Havacılık’ta hataya yer yok

 Türk havacılık sektörünün geleceğini şekillendirecek nitelikte bir girişi me imza atan Keyvan Havacılık, daha önce dünyada sadece - ABD, İsviçre ve Fransa menşeili üç şirketin sahip olduğu TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifika’sını almaya hak kazanan dünyada dördüncü Türkiye’deki ilk firma. Oldukça detaylı ve doğruluğu şaşmayacak hesaplamalar gerektiren bu iş uçakların hangi uçuş rotasını kullanacağı, istikamet, hız, kule ile irtibat kurma zamanı gibi tüm uçuş detaylarını içinde barındıran bir sistem dahilinde ilerliyor. 70-80 yıllık rakiplerine meydan okuyarak havacılık alanında tüm dünya pazarına hizmet vermeye başlayan Keyvan Havacılık’ın Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Keyvan ile TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikası’nı alma süreçleri ve seyrüsefer veri tabanı işleyişi hakkında konuştuk. Avrupa Havacılık Emniyet Ajansı (EASA), TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikası’nı almak için uyulması gereken kural ve regülasyonların yer aldığı bir liste sunuyor. Keyvan Havacılık, normal şartlarda üç senelik bir çalışma formatı içeren bu gereklilikleri yoğun bir tempoyla 9 ayda tamamlayarak tüm dünyada geçerli olan bu sertifikaya sahip dördüncü şirket olmuş. Keyvan Havacılık, standartları belirleyen iki kurum olan RTCA ve EUROCAE‘in her ikisinde de komite üyesi olarak bulunuyor. Başvuru süreçlerinde iş geliştirme planları, yazılımsal ihtiyaçlar, hata raporlama sistemi gibi konularda hazırlanmış 85 farklı dosya sunarak EASA’dan onay aldıklarını belirten Mehmet Keyvan, sertifikanın devamlılığı için denetim süreçleri olduğunu aktararak, “Şimdiye dek üç farklı denetim geçirdik, son denetimde Avrupa’dan gelen bir ekip yazılımsal denetimleri yapmak üzere ofisimizi ziyaret etti. Data denetimi yapıldı ve bu denetimler her sene devam edecek; bitmeyen bir denetim planımız var” diye konuştu. Yaşadıkları en büyük zorluklardan birisinin konu hakkında referans bulunmaması olduğunu söyleyen Keyvan, “Bu alanda bizden önce faaliyet gösteren yalnızca üç şirket olduğu için örnek de bulunmuyordu. Söz konusu 85 dosyanın her birini sıfırdan hazırladık ve onaya sunduk. Türkiye’deki regülasyonlar ile Avrupa Birliği’ndeki regülasyonlar farklılık gösterebiliyor, birbirlerine denk gelmediklerinde dosyayı yeniden yazmanız gerekiyor yani tamamen teknik ve zor bir süreçti” dedi. Deprem, yangın gibi olumsuzlukların sistemin işleyişine etki etmemesi gerektiğinin altını çizen Keyvan, “Deprem oldu kapatıyoruz gibi bir durum söz konusu olamaz, böyle bir durumda dünyada ortalama 30 bin uçak kalkmaya ve inmeye devam ediyor. İşimiz kişilere değil sisteme bağlı bir şekilde ilerliyor, sorunsuz bir data üretim sistemi kurmak zorunda kaldık. EASA’nın bizden beklediği de bu. Şirketlere data sunmak için 28 gün süremiz var, ofisimizin farklı bölümlerinde yer alan canlı tablomuzdan tüm ekip takip yapıyor. Bizim 28 günde bir saat 8’de datamızı sunmamız gerekiyor bu saatin 8 buçuk olma şansı yok çünkü devamında data paketlenerek hava yollarına gönderiliyor. Hava yollarının da datayı uçaklara yüklemesi için birkaç güne ihtiyacı oluyor. Data zamanında uçakta olmazsa uçuş iptal edilir. Yani olmazsa olmaz, biz tam zamanında ve hatasız bir data sunmaya çalışıyoruz” dedi.

 ANALİTİK BAKIŞ AÇISI ÖNEMLİ

 Keyvan Havacılık, seyrüsefer alanında tecrübeli kişiler olmadığı için yeni mezun gençlere sıfırdan eğitim vererek istihdam sağlıyor. Eğitim sonrası sundukları tüm dünyada geçerli sertifika ile yurtdışında da iş imkânları sağlanabileceğinin altını çizen Keyvan, “Kapsamı geniş özel bir eğitim planımız var, analitik bakış açısına havacılık sektöründe çok önem veriyoruz. Bir iniş planı tasarımı geliyor ve o tasarımın elektronik sisteme kodlanması gerekiyor çünkü uçak tasarımı analiz edemez, hangi noktada ne kadar hızla, hangi irtifada ne derecede devam etmesi gerektiğini sisteme kodluyoruz; bu analitik ve zor bir süreç. Örneğin iniş prosedürünü kodlamak zor bir iş hem tehlikeli hem de önemli küçük bir sapma payı pistten çıkmak anlamına geliyor” diye konuştu.

 SADECE ŞİRKETİN DEĞİL ÜLKENİN BAŞARISI

 Türk Hava Yolları ve İstanbul Havalimanı nasıl ülkemizin uluslararası alandaki prestijini artırarak bir dizi ilkleri gerçekleştirerek, başarılarıyla ülkeye değer katıyor ise Keyvan Havacılık’ın da veri üretimi ile ülkemize büyük bir değer kattığını aktaran Keyvan, sadece uçak filosu ve havalimanı altyapısıyla değil, aynı zamanda havacılık sektöründe kilit bir rol oynayan veri üretimi konusunda öncü olduklarını vurguluyor ve "Veri olmadan uçak havalanamaz. Rakiplerimizin siyasi değişiklerde veri akışını kesmeye yönelik taktiklerine karşın, biz verimizi kendimiz üretebilme yeteneğimiz sayesinde bağımsız kalabiliyoruz. Hedefimiz ilk olarak ülkemizden döviz çıkışını engellemek ve sonrasında da döviz kazandırmak bu yönde çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

Yorum Yaz