Posco Assan’ın başvurusuyla başlatılan anti-damping soruşturmasına karşı çıkan Türk iş dünyası örgütleri, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Konya Teknik Üniversitesi’ne hazırlattıkları bilimsel raporların sonuçlarını açıkladı. Raporlar, şikayetçi firmanın sadece soğuk haddeleme işlemi yaptığını ve toplam üretim sürecindeki katma değerinin yalnızca yüzde 12 olduğunu belirterek, firmanın “yerli üretici” sıfatını taşımadığı sonucuna vardı. İş dünyası, bu bilimsel bulgular ışığında soruşturmanın önlemsiz olarak kapatılmasını talep ediyor.
Türkiye’deki iş dünyası örgütleri, soğuk haddelenmiş paslanmaz yassı çelik ürünlerine yönelik anti-damping soruşturmasının sonuçlarını etkileyecek kritik bilimsel verileri kamuoyu ile paylaştı. İş dünyası, soruşturmanın ihracat ve istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini önlemek amacıyla TSE, İTÜ ve Konya Teknik Üniversitesi’nden firmanın üretim sürecinin analiz edilmesini talep etmişti.
Üniversitelerden gelen raporlar, şikayetçi firma Posco Assan’ın üretim sürecini mercek altına aldı. Analizler sonucunda elde edilen çarpıcı bulgular şöyle:
Posco Assan’ın paslanmaz çelik üreticisi olmadığı, sıcak haddelenmiş paslanmaz yassı çeliği Çin ve G. Kore’den ithal edip, yalnızca soğuk haddeleme işlemi yaptığı tespit edildi.
İTÜ ve Konya Teknik Üniversitesi laboratuvarlarında yapılan analizlere göre, bu soğuk haddeleme işlemi toplam üretim sürecinde yalnızca yüzde 12 katma değer yaratmaktadır.
İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) verileri, ithal edilen sıcak haddelenmiş çelik ile soğuk haddelenmiş çeliğin ithalat bedelleri arasında neredeyse hiç fark olmadığını, hatta aynı olduğunu gösterdi. Bu durum, soğuk haddeleme işleminin “üretim faaliyeti” olarak değerlendirilemeyeceği savını güçlendirdi.
Elde edilen bilimsel bulgular ışığında iş dünyası örgütleri net bir talepte bulundu: Şikayetçi firmanın yüzde 12 katma değerle “yerli üretici” sıfatıyla başvuru yapması teknik olarak mümkün değildir.
Açıklamada, Türkiye’nin paslanmaz çelikte tam entegre üretim tesisine sahip olmadığına ve mevcut kapasitenin ülke ihtiyacının yalnızca üçte birini karşıladığına dikkat çekildi. Bu şartlar altında damping önlemi alınmasının, arz açığını kapatmayacağı gibi, binlerce sanayici, KOBİ ve ihracatçının maliyetlerini haksız bir şekilde yükselteceği belirtildi.
“Anti-damping soruşturması, üretici olmayan bir firmanın lehine değil, binlerce sanayici ve ihracatçının sürdürülebilirliğini koruyacak şekilde sonuçlandırılmalıdır… Türk sanayisinin gücü, adil rekabetin ve sürdürülebilir üretimin korunmasından gelir.”
İş dünyası, otomotiv, beyaz eşya, makine ve savunma sanayi gibi stratejik alanlarda kullanılan paslanmaz çeliğin temininde yaşanacak sıkıntının katma değerli ihracatı olumsuz etkileyeceği uyarısında bulunarak, soruşturmanın önlemsiz olarak kapatılması çağrısını yineledi.
GÜNDEM KORİDORU
05 Aralık 2025