Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, Güney Afrika’nın Cape Town kentinde düzenlenen G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı’nda küresel ekonominin durumuna dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Georgieva, küresel ekonomide büyümenin bu yıl ve 2026’da %3,3 oranında gerçekleşeceğini, bu seviyenin sağlam ancak geçmiş ortalamaların oldukça altında olduğunu belirtti. Yüksek kamu borcu seviyeleriyle birleşen bu oran, ülkeler arasında giderek artan bir ayrışmayı da beraberinde getiriyor. ABD’de ekonomik büyüme güçlü bir seyir izlerken, Avrupa Birliği’nde (AB) toparlanma beklenenden daha yavaş ve kademeli ilerliyor. Gelişmekte olan ekonomiler ise geçen yıla benzer bir performans sergileyerek büyümeyi sürdürüyor. Georgieva, bu farklılaşmanın, ülkelerin karşılaştığı risklerin de çeşitlenmesine neden olduğunu vurguladı.
Özellikle ABD’nin yeni yönetiminin ticaret politikaları, vergilendirme ve kamu harcamalarına yönelik belirsizliklerinin küresel piyasaları etkileyebileceği yönünde tartışmalara yol açtı. Georgieva, dezenflasyon sürecinin iş gücü piyasalarının soğuması ve enerji fiyatlarının düşmesiyle desteklendiğini, manşet enflasyonun merkez bankalarının hedeflerine doğru ilerlediğini aktardı. Ancak, çoğu ekonomi için risklerin aşağı yönlü olduğu uyarısında bulundu. Politika kaynaklı aksaklıkların ya da gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışlarının bu süreci sekteye uğratabileceği belirtilirken, IMF’nin bu öngörüleri küresel büyüme beklentilerini şekillendiren önemli bir rehber olarak öne çıkıyor.
Georgieva, ekonomi politikalarına ilişkin belirsizliğin dünya genelinde yüksek seyrettiğini ifade ederek, hükümetlerin politika önceliklerini değiştirme sürecinde olduğunu dile getirdi. ABD’de ticaret politikası, vergilendirme, göç ve düzenlemelerin gevşetilmesi gibi alanlarda beklenen değişikliklerin hem ABD ekonomisini hem de küresel çapta diğer ülkeleri etkileyebileceği üzerinde durdu. Bu politikaların birleşik etkilerinin karmaşık ve henüz netleşmemiş olduğunu, ancak önümüzdeki aylarda daha belirgin hale gelebileceğini söyledi.
Risklerin farklılaştığını vurgulayan Georgieva, ABD’de kısa vadede pozitif bir hava yaratabilecek olsa da, çoğu ekonomi için aşağı yönlü tehditlerin baskın olduğunu belirtti. Dezenflasyon sürecini bozabilecek politikalar ya da gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışları gibi unsurlar, küresel ekonominin kırılganlığını artırıyor.
Makroekonomik ve finansal istikrarın korunmasının büyüme için temel bir gereklilik olduğunu ifade eden Georgieva, ülkelerin kısa vadeli riskleri kontrol altına alması, tamponlarını güçlendirmesi ve orta vadeli büyüme beklentilerini iyileştirmesi gerektiğini kaydetti. Bu uyarılar, küresel piyasaların önümüzdeki döneme temkinli bir şekilde hazırlanması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
GÜNDEM KORİDORU
28 Şubat 2025