Kadınları güçlü toplumlar gelişmiş toplumlardır. En başta fiziksel, zihinsel ve duygusal sonrasında ise sosyal olmak üzere tüm yönleriyle dirayetli kadınlar inşa etmek için kurulan b-fit, yüzlerce şubesi olan bir spor merkezi olmasının yanında kadınları hayata katan bir değer sistemi olarak görülüyor. Onları iş ve aile çemberinden çıkarıp spora davet eden b-fit Yönetim Kurulu Başkanı Burcu Topal “hayat harekettir” felsefesini, girişimci ruhuyla birleştirerek bize kendi yazdığı başarı hikâyesini anlatıyor.
Toplumların gelişmişlik seviyesi kadınların ne kadar güçlü olduğuyla doğru orantılıdır. Girişimci ruhu ve oluşturduğu franchising sistemiyle kadınları hem kendi işini kurmaya hem de sağlıklı bir hayat için harekete davet eden b-fit Yönetim Kurulu Başkanı Burcu Topal, hem kendi hikayesini baştan yazıyor hem de başka kadınların hayatlarını iyileştiriyor.
b-fit’in kuruluş hikâyesini anlatır mısınız bize? Yola nasıl başladınız?
b-fit, 2006 yılında altı kadının her yaş ve gelir grubundan başka kadınlara spor yapma alışkanlığı kazandırarak daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürmelerini sağlamak amacıyla kuruldu. Kadınların sosyal etkinlik ve projeler yaparak kendi yaşamları ve çevreleriyle ilgili farkındalıklarının artmasına hizmet etmek vizyonuyla yolumuza devam ediyoruz.
Alanında uzman bir isim olarak Türkiye’deki spor ve fitness kültürünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu soruya pandemi döneminde yaşanan değişimleri gözeterek cevap vermem doğru olacaktır. İki yıllık pandemi süreci insanların bireysel sağlıklarının çok önemli olduğunu fark ettikleri bir dönem oldu. Bireysel sağlığın bir bütün halinde ele alınması gerektiğinin farkına varıldı. Bir bireyin tam anlamda sağlıklı bir yaşam sürmesi bedensel, zihinsel ve duygusal olarak sağlıklı olmasına bağlıdır. Spor ve sağlıklı beslenme bütünsel sağlığın temel unsurudur. Bu farkındalık dönemi Türkiye’de de spor sektöründe gözle görülür bir hareketliliğe vesile oldu. Bu anlamda talebin artışı, arzın da artışına sebep oldu ki bu ivmenin her geçen gün yükseldiğini görmek bizim için de mutluluk verici.
b-fit kadınların hayatını nasıl değiştiriyor?
b-fit’in logosunun hemen altında ‘Kadınların Spor ve Yaşam Merkezi’ yazar. Her b-fit kadınlara özel ekipmanlardan oluşan spor salonu olmanın yanında; kadınların sosyo-kültürel gelişimini destekleyen, ruhsal ve düşünsel yanlarını geliştiren, sorunlara çözümler üretmek için elini taşın altına koyan, DATEM gibi merkezlerden psikolojik destek alabildikleri bir yaşam merkezidir aynı zamanda.
Diğer yandan bizi tüm Türkiye’ye tanıtan 30 dakika süren ‘interval sistem’ kadın fizyolojisi esas alınarak kurgulanmış, kendi kas gücünüzle hareket ettiğiniz, fizyoterapistlerin de tavsiye ettiği bir spor yöntemidir. Dünya Sağlık Örgütü’nün günde en az 30 dakikanın spora ayrılmasına yönelik önerisine rağmen, çoğu kişi daha aktif bir hayat sürmek için sporu hayatına nasıl dahil edebileceğini bilmiyor. Sağlıklı, uzun ve kaliteli bir yaşam için sporu hayatımıza dahil etmemiz gerektiğini artık herkes biliyor. Ancak, sporla ilgili yapılan yanlışlar maalesef çoğu kişinin yeterli verim alamaması nedeniyle sporu hayatından çıkarmasına yol açıyor. Sağlıklı bir vücuda ve yaşama sahip olmak için sürdürülebilir bir şekilde egzersiz yapmalıyız. Egzersizi ve sağlıklı beslenmeyi sadece yaza girerken değil, hayat boyu kaliteli bir yaşam için düşünmeliyiz.
Gelecek projeksiyonlarınızda neler var, erkeklere yönelik girişim faaliyetleriniz olacak mı?
18 yıldır aynı misyonu devam ettiriyoruz; Türkiye’nin her yerine b-fit merkezleri açıp, kadınların spor yapmasını sağlamak. Diğer yandan hiç bulunmadığımız şehirler ve ilçelerdeki kadınlara ulaşmak en büyük hedefimiz. Türkiye sınırları dışında çalışmak istediğimiz ilk ülke ise Kıbrıs. Oradaki kadınlarla bir araya gelmeyi çok istiyoruz. Güçlü kadınlar, güçlü yarınların da temel taşı; bu yüzden yeniden büyümeyi çok önemsiyoruz.
Erkeklerle ilgili faaliyetlerimize gelince; tabi ki beyleri de önemsiyoruz ve hayatı her noktada paylaşmak b-fit markası altında ortak işler yapmak için planlar yapıyoruz. Yeni sene ile birlikte erkeklerin de kadın girişimciliğini destekleyecekleri bir iş modelini paylaşmayı planlıyoruz. Diğer yandan erkekler de b-fit franchise’ı olabiliyor ama yüzde 49 hisse ile. Kalan yüzde 51 hissenin kadında olma zorunluluğu var. Bunu kadının söz hakkını ve karar verme yetkisini korumak için yapıyoruz.
b-fit şubelerinin artmasının hem size hem de franchising alan kişiye katkısından bahsedebilir misiniz?
Her b-fit merkezi genel merkezden bağımsız bir ekonomi döngüsüne sahip. Yeni açılan merkezin tüm kazancı kendisine ait, marka olarak kazançtan ya da kârdan pay almamaktayız. Her ay düzenli ödenen reklam royalty ücreti 2023 yılının sonuna kadar 2 bin 900 TL + KDV’dir. Bunun dışında ekstra ücret alınmaz. b-fit merkezlerinin aylık ciroları 70 bin TL ila 400 bin TL arasında değişiyor. Türkiye’de bu kadar ekonomik franchise veren başka bir marka yok. Burada en önemli konu; girişimci kadınların kazancının neredeyse tamamının kendine kalması.
GÜNDEM KORİDORU
21 Kasım 2024