Ceviz Üreticileri Derneği Başkanı Ömer Ergüder, son yıllarda artan iklim belirsizliklerinin ceviz üretimini doğrudan etkilediğini belirterek, geleneksel yöntemlerle sürdürülebilirliğin artık mümkün olmadığını ifade etti. Bilimsel temelli iklim modellemesi, dijital veri takibi, toprak–su yönetimi ve risk planlamasının üretim süreçlerinin merkezine alınması gerektiğini vurguladı.
Ergüder konuşmasında, “Amacımız sadece bilgi aktarmak değil; üreticilerimizin iklim krizine karşı güçlü ve uygulanabilir bir eylem planı oluşturmasına öncülük etmek. Yarınlarımızı güvence altına almak için somut adımlar atmalıyız” dedi.
DÖRT STRATEJİK BAŞLIKTA DEĞERLENDİRME
Seminerde iklim değişikliğine uyum konusu, ceviz üretiminin geleceğini doğrudan etkileyen dört temel uzmanlık alanı üzerinden ele alındı.
Tarımsal Meteoroloji – Bilimsel Risk Analizi
İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan, “Bölgesel İklim Değişikliği Projeksiyonları ve Tarımsal Meteorolojik Riskler” başlıklı sunumunda, ceviz üreticilerinin karşı karşıya olduğu iklim temelli tehditleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi; bölgesel projeksiyonlar ve risk senaryolarına ilişkin önemli bulgular paylaştı.
Tarımsal Sigortalar – Risk Yönetiminin Güvencesi
TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve TARSİM Genel Müdürü Bekir Engürülü, ceviz üretiminde artan iklim risklerine karşı tarım sigortalarının kritik rolünü vurguladı. Engürülü, TARSİM’in iklim uyumunu önceleyen yeni sigorta modelleri ile üreticilere sunulan teminat kapsamları hakkında bilgi aktardı.
Kurumsal Tarım Perspektifi – Anadolu Etap Deneyimi
Anadolu Etap Plantasyon ve Taze Ürünler Genel Müdürü Handan Eren, iklim krizi karşısında şirketin su yönetimi, toprak sağlığı, ekosistem koruması ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına yönelik kısa ve orta vadeli stratejilerini paylaştı; kurumsal ölçekte atılan adımların sektöre örnek teşkil edebileceğinin altını çizdi.
Uluslararası Kurumsal Bakış – Çok Ülkeli Saha Deneyimi
Ceviz üretim danışmanı Federico Lopez, İspanya, Portekiz, İtalya, Türkiye, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan’daki saha deneyimlerinden hareketle, su kıtlığı ve kuraklık koşullarında ceviz üretiminin geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu; iklim uyumlu üretim modellerinin bölgesel farklılıklar ve ortak riskler üzerinden nasıl kurgulanabileceğine dair öneriler sundu.
İklime Uyum Semineri, Türkiye’de ceviz üretiminin geleceğine dair güçlü bir farkındalık yaratarak sektör için önemli bir referans noktası oluşturdu. Seminer, bilimsel bilgiye dayalı üretim modelinin benimsenmesini, risklere karşı dayanıklı tarımsal planlamayı ve teknolojiyle desteklenen karar süreçlerinin hayata geçirilmesini sektörün öncelikli gelişim alanları olarak öne çıkardı.
