Emlak

Bilinç felaketlerle olmamalı

Dünyanın sayılı genç nüfusa sahip ülkelerinden biri olmamıza rağmen, zorunlu olan trafik, DASK gibi poliçelerde dahi sigortalılık oranlarının beklenen seviyelerin altında olduğunu görüyoruz. Yaşadığımız büyük felaket sonrası bu bilincin arttığını ancak son günlerde yeniden düşüşe geçtiğini söyleyen Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar, “Sigorta bilincinin yükselmesi felaketlerle birlikte olmamalı. Her koşulda sigorta inancı ve algısının oturmuş olması ve gündemde olması gerekir” dedi.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası12.07.2023
Bilinç felaketlerle olmamalı

Dünyanın sayılı genç nüfusa sahip ülkelerinden biri olmamıza rağmen, zorunlu olan trafik, DASK gibi poliçelerde dahi sigortalılık oranlarının beklenen seviyelerin altında olduğunu görüyoruz. Yaşadığımız büyük felaket sonrası bu bilincin arttığını ancak son günlerde yeniden düşüşe geçtiğini söyleyen Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar, “Sigorta bilincinin yükselmesi felaketlerle birlikte olmamalı. Her koşulda sigorta inancı ve algısının oturmuş olması ve gündemde olması gerekir” dedi.

Sigorta bilinci şu anda ne düzeyde? Son dönemlerde yaşadığımız felaketlerde bu oranda bir değişim oldu mu, olduysa bunu rakamlarla ifade edebilir misiniz?

Yaşanan felaket sürecinin ardından acımız hala taze. Fakat, bu süreçte yaraları sararken bir yandan da toplumca almamız gerekli dersler var. Her deprem sonrasında olduğu gibi yine ilk aşamada ülke genelinde poliçe taleplerinde artışlar yaşandı ancak son günlerde poliçe sayısı tekrar düşüş göstermeye başladı. Sigorta bilincinin yükselmesi felaketlerle birlikte olmamalı. Her koşulda sigorta inancı ve algısının oturmuş olması ve gündemde olması gerekir. Önemli bir coğrafyayı etkileyen ve tüm ülkeyi yasa boğan Kahramanmaraş depremi sonrasında bile artan taleplerle DASK Sigortalılık oranının ancak yüzde 59 seviyesine geldiğini görmekteyiz. Bu oranın içinde önemli bir kısmının, sigorta bilincinden ziyade tapu işlemleri, elektrik-su aboneliği gibi sebeplerle poliçe ihtiyacı olanlar olduğunu da söylemek mümkün. Kısa süreli olacağını düşündüğümüz penetrasyon artışının bir süre sonra azalmaya başlayacağını ve bunun sebebinin yeterli sigorta bilincine varmamış bir toplum olmamız olduğunu söyleyebilirim. Özellikle zaten zorunlu olan DASK ve trafik sigortalarını ele aldığımızda bile bilincin yetersizliğini görmek mümkün.

Çok fazla trafik kazası haberi gördüğümüz bir ortamda, Trafik Sigortası penetrasyonu da ancak yüzde 81 seviyesinde. Yani halkımız zorunlu ve çok büyük ihtiyaç olan sigortaları bile yaptırmayı gerekli görmüyor. Kasko, yangın sigortası ve diğer branşlarda ise penetrasyonların çok daha düşük olduğunu söyleyebiliriz. Elbette sigorta bilincinin düşük olmasının sadece eğitimle değil, aynı zamanda ekonomik yetersizliklerle bağlantılı olduğunu da belirtmek gerekir.

Az da olsa artan bilinç zamanla kaybedilirse başladığımız yere geri dönmüş oluruz. Toplumu bilinçlendirme adına yürürlüğe alınan bazı devlet dairelerinde poliçe varlığı sorgusu, kamuoyu spotları ve kampanyaların yeteri kadar amacına ulaştığını söylemek mümkün değil. Sigorta bilinci olmaksızın zorunluluk sebebiyle yapılan poliçelerin yenilenmediği ve bu sebeple sigortalılık oranlarında artış olmadığını görüyoruz. Doğa Sigorta olarak sigorta bilincinin artmasını toplumsal görev olarak kabul ederek; yaptığımız kampanyalarla ve yenileme dönemlerinde acentelerimiz ile sigortalılarımıza bilgi vermek suretiyle aksiyonlar alıyoruz. En önemli iş ortağımız olan acentelerimiz aracılığıyla Türkiye’nin dört bir yanına ulaşıyor, acentelerimizin bulundukları illerde ve bölgelerde sigorta bilincinin artması ve yaygınlaşması adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

FİNANSAL SİSTEMİN BÜYÜK AKTÖRÜ; SİGORTA

Sektörün gelişiminin millî ekonomiye katkısı ne düzeyde?

 Sigorta sektörü ulusal düzeyde gerçekleşebilecek risklerle başa çıkmak açısından oldukça önemli bir rol üstlenmektedir. Ülkemizde üst üste yaşanan felaketlerde de bunun sonuçlarını net olarak görüyoruz.

Ekonomide sermaye oluşumuna da destek olan sigorta sektörü, bu bağlamda istihdam olanaklarının çoğalmasına da aracı olmaktadır. Sigorta şirketleri aynı zamanda uzun vadeli ve tahmin edilebilen yükümlülükleri sayesinde konjonktüre karşı genişlemeci finansman da sağlayabilmektedirler.

2022 yılı verilerine baktığımızda sektörün ekonomiye sağladığı fon büyüklüğünün 644 milyar TL’ye ulaştığını ve üretilen primin milli gelire katkısının yüzde 2 olduğunu görmekteyiz. Özellikle vurgulanması gereken bir konu ise sektörün ödediği hasarlarla; özellikle yakın dönemde yaşadığımız büyük deprem felaketi gibi olaylar sonrasında yaraların hızla sarılması ve ekonomik faaliyetlerin devamının sağlanması sebebiyle gerçek katkısının çok daha büyük olduğunu söyleyebiliriz. Sektörümüz 2022 yıl sonu itibarıyla 781 milyar TL aktif büyüklüğü ile bankacılıktan sonra finansal sistemin ikinci büyük aktörüdür.

Teknolojik altyapı ve dijitalleşme her sektörde olduğu gibi sigortacılıkta da oldukça önemli. Doğa Sigorta olarak sizlerin dijitalleşme alanındaki çalışmalarınız neler?

Dijital geliştirme ve projelere hız kazandıran şirketler, hem edindikleri sürat ve fonksiyonellikle hem de yeni nesillerin davranış modellerine adapte olma becerisi ile öne çıkmaktalar. Biz de Doğa Sigorta olarak dijital yatırımlarımızı sürekli artırıyor, insan gücü ve otomasyonun buluştuğu teknolojilere hızla adapte olarak çalışmalarımıza entegre ediyoruz. Yapay zekâ destekli teknolojiler ile dijital altyapımızı geliştirirken, robot ve analitik tarzı teknolojik uygulamaları gelişen sektör ve değişen ihtiyaçlara göre kullanarak ilerliyoruz. Web sitemiz ve mobil uygulamamız aracılığıyla sigortalılara en hızlı hizmeti veren şirketlerden olmaya gayret ediyor, yeni projelerle güncel kalmaya odaklanıyoruz.

Bir süre önce web sitemizde Chatbot uygulamamızı başlattık. Doğasist adını verdiğimiz chatbot uygulamamız aracılığı ile Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ürünümüzde hizmete sunduğumuz süreç, müşterilerimize kolaylık sağlayan önemli bir aracı oldu. Talep ve ihtiyaçlara göre dijital geliştirmelerimize devam edeceğiz. Ayrıca 2023 yılını dijital pazarlamamıza kuvvet vereceğimiz, web sitemizde ve mobil uygulamamızda yenilenme sürecine gireceğimiz, yeni iş ortaklıkları ve etkili projeler ile farklı kitlelere de ulaşarak, sigortalılara sunduğumuz fayda ve ayrıcalıkları artıracağımız bir yıl olarak planladık.

İHTİYACA YÖNELİK GÜVENCE SUNUYORUZ”

Ülkemizdeki sigortacılık sektörüne yönelik genel bir değerlendirmede bulunsanız neler söylersiniz? Bu konuda güçlü yanlarımız ve gelişebileceğini düşündüğünüz alanlar neler?

Ülkemizde sigortacılık, esasen gelişmiş ülkelerle belirgin bir farklılık göstermiyor, fakat penetrasyon anlamında önemli farklılıklar bulunmakta. Ne yazık ki zorunlu olan sigortaların dahi penetrasyonunun yeterli olmadığı görülmekte. Bu konunun sadece bilinç değil, aynı zamanda gelir düzeyi ile bağlantılı olduğunu söylemek gerek.

Ülkemizde reasürans şirketlerinin de gelişmesi ile dünya piyasalarında da daha aktif rol almamız mümkün olacaktır.

Doğa Sigorta olarak son dönemlerde en çok hangi branşlar üzerine yoğunlaştınız, neden?

Doğa Sigorta olarak hayat dışındaki tüm branşlarda; yangın, nakliyat, sağlık, oto, mühendislik, tarım, hukuksal koruma, ferdi kaza, sorumluluk ve kefalet alanlarında faaliyet gösterip, sigortalılarımıza ihtiyaçlarına yönelik güvence sunuyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz tüm branşlarda sektördeki yerimizi koruyor, dengeli portföy yapımız ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Oto-dışı branşlarda oto branşlarına göre daha yüksek büyüme oranları gerçekleştirerek portföyümüzdeki oto-dışı payını her sene artırıyoruz. Nakliyatta özellikle CMR ve FFL Sigortalarında büyük bir gelişme göstermekteyiz. Yangın branşında ülkemizin en büyük grup ve fabrikalarını sigortalamaktayız. Tamamlayıcı Sağlık Sigortaları’nda birçok büyük grupla anlaşmamızın yanı sıra bireysel portföyümüz de hızla gelişmekte. Mühendislik Sigortaları’nda da iddialı bir gelişim içinde olduğumuzu söyleyebilirim.

Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar

Doğa Sigorta’nın acente kanalı stratejileri nasıl şekilleniyor? 2023 yılının üçüncü çeyreğinde acentelere yönelik destek ve girişimleriniz neler oldu?

 Acentelerimiz ile sağlam ve yakın iletişim stratejimiz kurulduğumuz günden beri güçlenerek sürmekte. Pandemi sebebi ile ara vermek durumunda kaldığımız seyahat ödüllü kampanyalarımızı yeniden başlattık. Acentelerimizin satışlarını artırmaya yönelik incelikle kurgulanan hem acentelerimizin hem de kurumumuzun kazancını bir arada hedefleyen kampanyalarımız yılın ilk günleri itibari ile hayata geçti. Bu kampanyaların ödülü seyahatlerimiz yine titizlikle en güzel rotalara planlandı ve duyuruldu. Bir yandan da geçen yılın kampanyalarının kazananı acentelerimizle seyahatlerimizi keyifle gerçekleştirmekteyiz. Acentelerimize planlanmış segmentasyon ve üretim özelliklerine göre ilan edilen ödül, ayrıcalık ve öncelikler vererek hizmet ağımızı geliştiriyor, tüm acentelere ulaşma konusunda çaba sarf ediyoruz.

 Doğa Sigorta’nın gelecek hedefleri arasında neler yer alıyor?

 Doğa Sigorta olarak, her daim, teknolojiyi en üst düzeyde kullanılırken, sigortalarımız ve iş ortaklarımızla kurdğumuz güçlü ve sıcak iletişimi de koruyarak hızlı servis veren bir kurum olmayı amaçlıyoruz. 2023 yılının ana hedefi ise, etkin dijital pazarlama stratejimiz ile yeni iş ortaklıkları ve verimli projeler oluşturmaktır. Bu doğrultuda müşteri portföyümüze de yeni kitleler ekleyerek sunduğumuz geniş hizmet çeşitliliğini daha da geliştirerek, sürdürülebilir kârlılık ve büyüme için sağlam adımlarla ilerlemek amacındayız.

Emlak
Yorum Yaz