Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Ankara Büyükelçisi Saeed Thani Hareb Al Dhaheri’nin katılımıyla tüm dünyanın merakla beklediği COP28 İklim Zirvesi’nde ele alınacak çalışmalar, Dubai’deki zirve öncesinde İstanbul’da düzenlenen “BeforeCOP Türkiye Zirvesi”nde masaya yatırıldı. İstanbul’da düzenlenen BeforeCOP bu yıl 28’incisi düzenlenecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na (COP28) yol haritası oldu.
Tüm dünyayı etkisi altına alan COP28’de masaya yatırılacak çevrenin korunması ve iklim değişikliği riskinin azaltılmasına yönelik çalışmalar Dubai’deki zirve öncesinde İstanbul’da düzenlenen “BeforeCOP Türkiye Zirvesi”nde, alanında uzman isimler tarafından ele alındı.
BAE’nin Ankara Büyükelçisi’nin de katıldığı toplantıda, COP28’de dünyayı bekleyen konuların taslağı hazırlandı. BAE’nin Ankara Büyükelçisi Saeed Thani Hareb Al Dhaheri, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, küresel iklim değişikliğinin büyüklüğü ve başta güney yarım küre olmak üzere dünyadaki topluluklar üzerindeki etkilerinin küresel bir yaklaşım benimsenmeden çözüme kavuşturulmayacağını söyledi. Adil bir iklim eylem planının işlerlik kazandırılması için düzenlenen COP28 Konferansı’na dair konuşan Al Dhaheri, şunları söyledi: “Sayın Emine Erdoğan’ın, çevresel çabaların geliştirilmesine şüphesiz önemli katkılarda bulunan ‘Sıfır Atık Projesi’ başta olmak üzere, bu bağlamda öncülük ettikleri girişimleri takdir ediyoruz. Öte yandan, 31 Ekim günü Emine Erdoğan’ın katıldığı, ‘Herkes için sürdürülebilir kentsel geleceğin finansmanı’ temasıyla düzenlenen Dünya Şehirler Günü programının oldukça verimli olduğuna değinmeden geçmek istemiyorum. Girişimlerinden dolayı Türkiye’ye çok teşekkür ediyoruz, BAE olarak bu girişime destek vermekteyiz. Bu konuya hem ulusal hem de uluslararası alanda çok büyük bir önem verilmeli, gerekli yardımlar ve dayanışmalar yapılmalı. Biz bu konuda Türkiye’yle yardımlaşmaya hazırız ki bu da bizim stratejilerimizin bir parçası.”
“GERİ DÖNÜŞÜM ORANI YÜZDE 30’A YÜKSELDİ”
Cumhurbaşkanı Danışmanı ve Sıfır Atık Projesi Koordinatörü Sümeyra Merve Kılınç da zirvede yaptığı konuşmada, Sıfır Atık Projesi gibi inisiyatiflerin çevresel sorunların çözümüne katkı sunabileceğini ifade etti. Emine Erdoğan’ın himayelerinde 2017’de başlatılan Sıfır Atık Hareketi’nin bir devlet politikası haline gelerek yasal düzenlemeler yapılmasına fayda sağladığını vurgulayan Kılınç, projenin başlangıcında yüzde 13 olan geri dönüşüm oranının, 2022’de yüzde 30’a yükseldiği bilgisini paylaştı.
“UZUN DÖNEMLİ FİNANSMAN VE UYUM FONU HERKESİ MEMNUN EDECEK”
Zirvenin amacına dair değerlendirmelerde bulunan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider; “BeforeCOP28 Türkiye Zirvesi, küresel iklim değişikliği sorununun büyüklüğüne ve çözümün küresel bir yaklaşım gerektirdiğine vurgu yapmıştır. Zirvenin küresel iklim değişikliği konusunda farkındalığı artırmak, uzmanların görüş alışverişinde bulunmasını sağlamak ve etkili politika önerilerine zemin hazırlamak amacıyla olumlu bir rol oynamıştır. Yakın zamanda gerçekleşmesi planlanan COP28 ise ülkeler arasındaki dayanışma ve enerji dönüşümüne vurgu yaparak küresel çapta adil ve sürdürülebilir bir iklim politikası oluşturmayı hedeflemektedir. Konferans, çeşitli paydaşları içine alan kapsayıcı bir yapı oluşturarak, hedeflerin yükseltilmesi için azaltım çözümlerini destekleme çabasıyla iklim kriziyle etkili mücadele stratejilerinin benimsenmesine odaklanmaktadır. Ayrıca bu COP’ta uzun dönemli finansman ve uyum fonu herkesi memnun edecek kimseyi geride bırakmayacak bir karar çıkmasını temenni ediyoruz. Bakanlığımız, bu çerçevede özellikle İklim Değişikliği Karşısında Gıda Sistemlerinin Dönüşümü, İklim, Yaşam ve Geçim Kaynakları İçin Doğanın Korunması ve Su-iklim eylemlerinin hızlandırılması gibi önemli konuları takip etmekte ve bu konularda çalışmalar yürütmektedir” dedi.
COP28’İN HEDEFİ NEDİR?
Bu zirveden çıkması beklenen en önemli üç sonuç şu şekildedir:
İlk olarak, bu zirve, ülkelerin 2015 Paris Anlaşması’nda belirledikleri hedefe ulaşma yolundaki ilerlemelerini değerlendirmek için yapılan ilk resmi küresel değerlendirmeyi temsil ediyor. Bu hedef, sanayi öncesi döneme göre ortalama küresel sıcaklıklardaki artışı 1,5 santigrat derece ile sınırlama amacını taşıyor. Bu değerlendirme, gezegenin şu anda 1,2 santigrat derece ısındığını ve emisyonların artmaya devam ettiğini göz önüne alarak, iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir dönemeci işaret ediyor. Bilim adamları, sıcaklık artışının devam etmesi durumunda şiddetli hava olayları, kuraklık, sıcaklık artışı ve deniz seviyesindeki yükselişle başa çıkmanın giderek zorlaşacağını belirtiyor. Bu inceleme, ülkelerin iklim eylemi konusunda daha iddialı adımlar atmaları gerektiği konusunda temel oluşturabilir. Aktivistler, bu değerlendirmenin, küresel çapta daha etkili ve kapsamlı eylemlerin benimsenmesi için bir itici güç olacağını umuyor.
İkinci olarak, ülkelerin geçen yıl oluşturmayı kabul ettikleri ‘Zarar ve Hasar’ Fonu’nu tamamlamaları bekleniyor. Bu konuda üzerinde anlaşmaya varılması gereken temel konular arasında, fonun finansmanını kimin üstleneceği ve fonlara kimin erişebileceği bulunuyor.
Üçüncü olarak, zirveden çıkabilecek siyasi bir anlaşmaya varılması umuluyor. Ülkeler, muhtemelen temiz enerji kullanımına geçiş ve fosil yakıtların aşamalı olarak durdurulması konusunda anlaşmaya varacaklar. Bu, iklim değişikliği ile mücadelede daha sürdürülebilir bir enerji geleceği için önemli bir adım olabilir.
KİMLER KATILACAK?
BM İklim Kurumu’na göre, etkinliğe müzakereciler, gözlemciler, medya ve diğer katılımcılarla birlikte toplamda 36 binden fazla delegenin katılması bekleniyor. COP28 Başkanlığı, etkinliklere yaklaşık 70 bin kişinin katılmasını beklediğini açıkladı. Yüzlerce dünya lideri, aralarında Kral III. Charles ve Papa Francis’in de bulunduğu, etkinlikte yer alacaklarını belirtti.
