Görünürlük ve yapay zeka, mobilite ile buluşuyor ve lojistiğin geleceğine yön veriyor. Lojistik dünyası, pandemi ile birlikte yeni bir dönüşüm dönemine girdi ve mobilite merkezinde hızla dijitalleşiyor, süreçler optimize oluyor. E-ticaret, üretim ve tedarik zincirlerini bugüne kadar hiç olmadığı kadar hızla dönüştürüyor. 2025 yılı sonunda global lojistik sektörünün 12 trilyon doları aşması bekleniyor ve bu rakam dünya GSMH’nın neredeyse %10’una denk geliyor. Ancak, FTL ve LTL sevkiyatların, yalnızca %25’inden azı, yüklemeden teslimata kadar uçtan uca dijital olarak izlenebiliyor ve raporlanabiliyor.
GERÇEK FIRSAT UÇTAN UCA DİJİTAL YÖNETİMDEN GEÇİYOR
Fiziksel akış ile dijital akış arasındaki boşluğun halen devasa büyüklükte olduğunun altını çizen Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, geleceğin lojistik firmaları için gerçek fırsatın uçtan uca dijital yönetimden geçtiğini anlatarak, üç maddede şunlara değindi.
1-Görünürlük, artık seçkin müşterilere sunulan bir seçenek değil, zorunluluktur. Gerçek zamanlı takip, artık FTL ve LTL’in yeni standardıdır. Tırport’ın aralarında olduğu dijital lojistik platformları, görünürlüğü öngörüye dönüştürerek fark yaratıyor. Yükün emniyeti için bu süreç, IoT sensörleri ile desteklenebiliyor, yapay zeka modelleri ve veri akışları sayesinde yalnızca “ne oldu”yu değil, aynı zamanda “ne olacak”ı da gösterebiliyorlar.
2-Nakliye şirketleri, birer “Taşıma Aracısı”ndan “Dijital Orkestratör”e dönüşüyor. Klasik taşıma acentelerinin rolü, kökten değişiyor. Geleceğin dijital forwarder’ı, artık bir aracı değildir; taşıyıcıları, depoları, sürücüleri ve müşterileri tek bir dijital iş akışında birleştiren bir orkestratördür.
Bunu şöyle anlatabiliriz ve şöyle bir lojistik evreni düşünün: Yükleme, ödeme ve evrak süreçleri uçtan uca dijital ilerliyor. Rotalar, yapay zeka destekli algoritmalar (FlashFlow gibi) ile dinamik olarak optimize ediliyor. Akıllı sözleşmeler, uyum, sigorta ve geçiş ücretlerini otomatik yönetiyor. Sürücüler, dijital ağın mobil düğümleri haline geliyor, yönlendiriliyor ve değerlendiriliyor.
3-Zeka: Lojistiğin yeni para birimi olacaktır. Yapay zeka, lojistik operasyonlarda artık yalnızca otomasyon sağlamıyor, sizi iyi okuyarak başlı başına strateji üretiyor. Tahmine dayalı bakım, talep öngörüsü, rota optimizasyonu gibi alanlarda dijital platformlar, veriyi karar verme gücüne dönüştürüyor.
GELECEK 5 YILDA LOJİSTİK SEKTÖRÜ NEREDE OLACAK?
Yeni nesil lojistiğin artık malları daha hızlı taşımakla ilgili değil, bilgiyi daha akıllı taşımakla ilgili olacağına işaret eden Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları kaydetti: “Yapay zeka destekli rota planlaması, boş kilometreleri yüzde 20’ye kadar azaltacaktır. Tahmine dayalı yük eşleştirmesi, sürücü verimliliğini yüzde 15–25 artıracaktır. Karbon takibi ve rota verimliliği algoritmaları, firmaların ESG ve CBAM hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracaktır. Bir diğer konu, “Dijital forwarding” devrimi, sadece teknolojiyle ilgili değil; güven, şeffaflık ve dönüşümle ilgilidir. Burada, veriyi insanı ve operasyonu tek bir dijital ekosistemde
birleştirenler; gerçek zamanlı öğrenen ve adapte olan yapay zeka destekli ağlar kuranlar ve lojistiği sadece bir maliyet kalemi olarak değil, stratejik bir zeka fonksiyonu olarak görenler kazanacaktır.” diye konuştu.
