AÇIK
Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımları, enerji ithalatını azaltarak ekonomik ve çevresel faydalar sağlıyor. Güneş ve rüzgar enerjisiyle geçen yıl 12 milyar dolarlık ithalatın önüne geçilirken, enerji depolama sistemleri sektörü dönüştürüyor.
Güneş ve rüzgar enerjisi, Türkiye’nin enerji ithalatını azaltmada kilit rol oynuyor. 2024’te bu kaynaklardan üretilen elektrik, 12 milyar dolarlık enerji ithalatını engelledi. İthal doğal gazın elektrik üretiminde sübvanse edilmesi, bütçeye 520 milyar TL yük getiriyor.
Enerji düşünce kuruluşu Ember’in raporuna göre, Türkiye iki buçuk yılda güneş enerjisi kapasitesini iki katına çıkararak hedeflerini bir yıl erken aştı. Güneş enerjisi, Haziran 2024’te elektrik üretiminin %60,3’ünü oluştururken, rüzgar %32,6 artış gösterdi. Hibrit güneş projeleri, kurulu gücü %35 artırabilir. Yenilenebilir enerji, enerji fiyatlarının kontrolünde kritik bir faktör.
Enerji depolama sistemleri, yenilenebilir enerjinin dalgalı doğasını dengeleyerek şebeke güvenliğini artırıyor. Depolama teknolojileri, doğal gazdan üretilen elektrikten daha ucuza enerji sunuyor ve saniyenin üçte birinde şebekeye elektrik sağlayabiliyor. Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su, enerjinin depolanmasının Türkiye’de bir sonraki büyük oyun olacağını belirtti. Depolama, sektörün sürdürülebilirliğini güçlendiriyor.
Lityum-iyon bataryalar, enerji depolama pazarında %80 payla lider konumda. Küresel depolama kapasitesi, 2020’de 27 GWh iken 2025’te 158 GWh’ye ulaştı. Türkiye, depolama tesislerini şebekeye entegre etmek için mevzuat çalışmalarını hızlandırıyor. EPDK’nin geçici durdurma kararı, sektördeki düzenleme ihtiyacını ortaya koyuyor.