PARÇALI BULUTLU
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son haftalık verilerini açıklayarak net uluslararası rezervlerde 6 milyar 14 milyon dolarlık bir azalış yaşandığını duyurdu ve iki haftalık toplam düşüş 17 milyar 818 milyon dolara ulaşarak dikkat çekti. Bir önceki hafta 62 milyar 96 milyon dolar olan net rezervler, geçen hafta 56 milyar 82 milyon dolara geriledi ve rezervlerdeki bu erime, ekonomi gündeminde önemli bir yer tuttu.
Merkez Bankası’nın net uluslararası rezervleri, son bir haftada 6 milyar 14 milyon dolarlık bir düşüşle 56 milyar 82 milyon dolara indi ve bu azalış, iki hafta önceki 73 milyar 900 milyon dolarlık seviyeden itibaren toplamda 17 milyar 818 milyon dolarlık bir gerilemeye işaret ediyor.
TCMB’nin açıkladığı verilere göre, bir önceki hafta 62 milyar 96 milyon dolar olan net rezervler, geçen hafta itibarıyla ciddi bir kayıp yaşadı ve bu durum, rezervlerin iki haftada yaklaşık 18 milyar dolara yaklaşan bir erimeyle karşı karşıya olduğunu gösterdi. Rezervlerdeki bu gerileme, piyasalarda endişe yaratırken, uzmanlar tarafından yakından izleniyor.
Brüt rezervler de bu süreçte etkilenirken, toplam rezervlerin geçen hafta 2 milyar 458 milyon dolar azalarak 131 milyar 750 milyon dolara gerilediği biliniyor ve bu düşüşte döviz rezervlerindeki 3 milyar 613 milyon dolarlık azalma önemli rol oynadı. Ancak altın rezervleri aynı dönemde 1 milyar 155 milyon dolar artarak 49 milyar 271 milyon dolara yükseldi ve bu artış, toplam rezerv kaybını bir miktar dengeledi.
Rezervlerdeki düşüşün Mart 2025’teki 11,8 milyar dolarlık haftalık gerilemeden bu yana en sert düşüşlerden biri olduğu ve swap hariç net rezervlerin 52 milyar dolar civarına indiği tartışıldı. Bu rakamlar, TCMB’nin rezerv yönetiminde karşılaştığı zorlukları ortaya koyuyor.
Türkiye ekonomisi, yüksek enflasyon ve küresel dalgalanmalarla mücadele ederken, Merkez Bankası rezervlerindeki bu düşüş, döviz kuru üzerindeki baskıyı artırabilecek bir unsur olarak görülüyor ve Mart 2025’te %38,1’e gerileyen enflasyon oranına rağmen iç talepteki hareketlilik rezerv kaybını tetiklemiş olabilir.
Ekonomi uzmanları, rezervlerdeki azalmanın, TCMB’nin döviz satışlarıyla piyasaya müdahale ettiği bir döneme işaret edebileceğini ve bu durumun kısa vadede TL’nin değerini koruma çabalarını yansıtabileceğini belirtti. Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksinin bugün %0,08’lik artışla 9.530,67 puana yükselmesi, piyasalarda sınırlı bir iyimserlik yaratsa da, rezervlerdeki erime bu iyimserliği gölgeleyebilir.
Küresel çapta Trump’ın %10 tarife uygulama kararı, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için ihracat risklerini artırırken, TCMB’nin rezerv kaybı bu dış şoklara karşı kırılganlığı gündeme getirdi ve altın fiyatlarının 3 bin 167,84 dolara ulaşarak rekor kırması, güvenli liman arayışını hızlandırdı.
Merkez Bankası’nın rezervlerindeki düşüş, döviz talebinin devam ettiği ve kur korumalı mevduat gibi araçların etkisinin azaldığı bir döneme denk gelirken, bankacılık sektörü verilerine göre kur korumalı mevduat hacmi 23 Şubat haftasında 19,3 milyar TL gerileyerek 2,32 trilyon liraya indi. Bu durum, yurtiçi yerleşiklerin döviz talebinin sürdüğünü ve TCMB’nin rezervlerini bu talebi karşılamak için kullandığına işaret ediyor.
Gelecek haftalarda rezervlerin seyri, TCMB’nin faiz politikaları ve piyasaya müdahale stratejilerine bağlı olacak ve analistler, rezerv kaybının devam etmesi halinde döviz kuru üzerinde yeni bir baskı dalgasının oluşabileceğini öngörüyor. Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyaloğu Toplantısı’nın bugün Brüksel’de başlaması, dış finansman ve yatırım fırsatlarını artırma potansiyeli taşısa da, kısa vadede rezervleri destekleyecek somut bir adım henüz ortaya çıkmadı.
Merkez Bankası net rezervleri, son haftada 6 milyar 14 milyon dolar azalarak 56 milyar 82 milyon dolara geriledi ve bu düşüş, döviz talebinin devam etmesiyle ilişkilendiriliyor. Rezerv kaybının TCMB’nin piyasaya müdahale için döviz sattığı ve kur korumalı mevduatın etkisinin azaldığı bir döneme denk geldiği belirtildi. Küresel riskler ve iç talep de bu erimede rol oynuyor.
GÜNDEM KORİDORU
08 Nisan 2025