Piyasalarda haftanın ikinci işlem gününe dolar 35,33 TL, euro ise 36,70 TL seviyesinde başladı.
Dolar, bankalar arası piyasada 35,33 TL’den işlem görmeye başladı. Kapalıçarşı’da ise döviz bürolarında doların alım ve satım fiyatları 35,25-35,34 TL arasında değişiyor. Kısa vadede doların 35,30 TL seviyesi destek, 35,41 TL seviyesi ise direnç olarak izleniyor. Bu yatay seyir, piyasalarda belirsizliklerin devam ettiğini ve yatırımcıların temkinli bir yaklaşım sergilediğini gösteriyor. Cuma gününden bu yana önemli bir değişiklik olmaması, ekonomistlerin doların kısa vadede bu seviyelerde kalmaya devam edeceği yönündeki beklentilerini destekliyor.
Doların bu seviyelerde sabit kalması, Türkiye’deki ekonomik politikalar ve küresel piyasalardaki gelişmelerle yakından ilişkili. Geçen haftalarda olduğu gibi, yatırımcıların dolar ve TL arasındaki dönüşümde temkinli davranması, kurların dalgalanmasını minimize ediyor. Bu durum, yatırımcılar için kısa vadeli kazançları zorlaştırırken, uzun vadede ekonomik istikrar beklentilerine işaret ediyor.
Euro, haftanın başında 36,70 TL seviyesine yükselerek dikkat çekti. Bu yükseliş, EUR/USD paritesinin 1,03’ten 1,04’e doğru hareketlenmesiyle iç piyasalarda da hissedildi. Euro, geçen hafta 36,42 TL’den kapanmıştı ve bu hafta başında kaydettiği artış, piyasalarda euro’ya olan talebin arttığını gösteriyor. Paritedeki bu değişim, Avrupa Birliği’ndeki ekonomik gelişmeler ve ABD’nin para politikasındaki belirsizliklerle bağlantılı olarak değerlendiriliyor.
Euro’nun yükselişi, Türkiye’de ithalat ve ihracat yapan şirketler için yeni maliyet hesaplamaları anlamına geliyor. Özellikle Avrupa ile ticaret yapan işletmeler, bu yükselişten doğrudan etkileniyor. Euro’daki bu hareket, TL’nin reel değerini gösteren Reel Efektif Döviz Kuru Endeksi’nin de geçen ay 67,12 ile son 4 yılın en yüksek noktasına ulaşmasıyla birlikte, TL’nin diğer para birimleri karşısındaki değer kaybına işaret ediyor.