Yazarlar

Sıfır atık hareketi için küresel çağrı

Sürdürülebilirlik adımlarını en hızlı atan kurumların başında Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) geliyor.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası04.09.2023
Sıfır atık hareketi için küresel çağrı

Sürdürülebilirlik çatısı altında önemli bir yeri olan Sıfır Atık Projesinin bayrağını eline alan BM Sıfır Atık Danışma Kurulu Başkanı Emine Erdoğan, Sıfır Atık Hareketi için küresel çağrıda bulunarak, "Temizlemekten ziyade kirletmemeyi esas almalı, atık üretmeyen bir yaşam modelini tüm dünyada yaygınlaştırmalıyız" diyor.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in teklifiyle Emine Erdoğan’ın başkanlığını üstlendiği Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Danışma Kurulunun ilk toplantısı çevrimiçi gerçekleşti. BM-Habitat İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif toplantının moderatörlüğünü yaptı. Toplantıda, Emine Erdoğan’ın yanı sıra Politikadan Sorumlu BM Genel Sekreter Yardımcısı Guy Bernard Ryder da katılımcılara hitap etti.

Emine Erdoğan, BM Sıfır Atık Danışma Kurulu Başkanı göreviyle yaptığı konuşmada Kurul üyelerini tabiata olan sevgilerinin ve hassasiyetlerinin bir araya getirdiğini vurguladı. Ortak bir çaba ile mevcut tahribatın tamirinin mümkün olduğunu dile getiren Emine Erdoğan, Türkiye’de, istikrarlı bir gayretle, büyük sonuçlar almanın mümkün olduğunu "Sıfır Atık Projesi" ile deneyimlediklerini aktardı.

GERİ KAZANIM ORANI, 2022’DE YÜZDE 30

Sıfır atık çerçevesinde geri dönüşüm verilerinden söz eden Emine Erdoğan, "Beş yıl önce yüzde 13 olan geri kazanım oranımız, kısa sürede yüzde 27,2’ye, 2022’de ise yüzde 30’a ulaştı. Hedefimiz, 2035 yılında yüzde 65’e ulaşmak. Bu kazanımlar ile 2 bin futbol sahası büyüklüğünde araziyi koruduk. 2 milyonu aşan ailenin bir yıllık su ihtiyacına eşdeğer suyumuzu koruduk" ifadelerini kullandı.

 "FARKINDALIĞI KÜRESEL DÜZEYDE ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ"

Erdoğan, "Sıfır Atık" hedefinin küresel düzeyde kurumsallaşmasına yönelik ilk adımı teşkil eden Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı’nın geçen yıl Eylül ayında BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile imzaya açıldığını hatırlattı. Türkiye’nin BM Genel Kuruluna sunduğu "Sıfır Atık" konulu kararın da oy birliğiyle kabul edildiğini anlatan Emine Erdoğan, karar neticesinde 30 Mart tarihinin "Sıfır Atık" hareketine adanmış bir gün olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti: "İlkini, BM Genel Kurul salonunda, üye ülkelerden yüksek düzeyli katılımcılarla, büyük bir coşkuyla kutladık. Önümüzdeki sene 30 Mart gününü, ’Sıfır Atık’ hareketini tüm dünyaya anlatabileceğimiz kıymetli bir fırsat olarak görmemiz gerekiyor. En iyi şekilde icrası için tüm paydaşlarla çalışmalara şimdiden başlamayı da faydalı buluyorum. Kararın bir diğer sonucu olarak bugün burada toplanmamızın sebebi olan Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulu da tesis edildi. Birleşmiş Milletler Çevre Programı ve BM-Habitat iş birliğinde sıfır atık konusundaki en iyi uygulamaları ve başarı öykülerini yaygınlaştırarak küresel düzeyde farkındalığı artırmayı hedefliyoruz." Emine Erdoğan, sözlerine şunları ekledi: "30 Mart coşkusunu güçlendirmek için ’Sıfır Atık Yılı’ ilan edilmesini de gündemimize almalıyız. Bir yandan uygulamaları yaygınlaştırırken diğer yandan destekleyici uluslararası ve yerel kanuni altyapıları da güçlendirmeliyiz. Birleşmiş Milletler bünyesinde alınan ’Sıfır Atık’ kararlarının üye ülkelerde uygulanması çok önemli. Üye ülkelerin kendi sistemlerine uygun yeni kanunların geliştirilmesine yönelik bilhassa çalışmalıyız. Ancak unutmamalıyız ki ’Küresel Sıfır Atık Hareketi’nin gerçek başarıya ulaşması, uygulamanın birey düzeyinde benimsenmesine bağlı. Bu çerçevede, yerel ve bölgesel kurum ve kuruluşlar hayati bir role sahip.

GERİ KAZANIM HEDEFİNİ 2035’TE GEÇMEMİZ MÜMKÜN

Sürdürülebilirlik adımlarını en hızlı atan kurumların başında Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) geliyor. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı olarak üretim ve tüketim alışkanlıklarını teşvik eden Sıfır Atık Projesinin öneminden bahseden Ömer Karadeniz, Emine Erdoğan’ın başında bulunduğu Sıfır Atık Projesi ili 2035 yılında elde edilecek gelir kazanım oranının yüzde 65’e ulaşma hedefini şöyle yorumladı: “Son yıllarda insanların üretim ve tüketim pratiklerinin çevre üzerindeki olumsuz etkisinin artmasıyla hayatımıza giren en önemli kavramın sürdürülebilirlik olduğunu söyleyen Ömer Karadeniz, “Eğer insanlık olarak yaşam koşullarımızı sürdürülebilirlik perspektifi doğrultusunda yeniden gözden geçirmezsek ciddi çevresel sorunlarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu kapsamda Sıfır Atık Projesinin ülkemizin geleceği açısından büyük önem arz ettiğini düşünüyorum. Üretim aşamasında ürünlerin geri dönüşüme uygun tasarlanmasından başlayıp, kullanımları sonrasında ayrı toplanarak geri dönüştürülmesi sayesinde çevre kirliliği önlenebileceği gibi ürünlerin karbon ayak izinin düşürülmesi de mümkün olacaktır. Tabii Sıfır Atık Projesinin hedeflerine ulaşması çok kollu bir çalışma gerektiriyor.

DÖNGÜSEL EKONOMİYE GEÇİŞ SIFIR ATIK ÇALIŞMALARINI DOĞURDU

Türkiye'de ambalaj atıklarının ekonomik ve düzenli geri kazanımı için sanayi, yerel yönetim ve tüketicilerin katkı ve katılımları ile sürdürülebilir bir geri kazanım sisteminin kurulmasına katkıda bulunmak amacıyla kurulan ÇEVKO (Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı) Genel Sekreteri Mete İmer, Emine Erdoğan’ın başında bulunduğu Sıfır Atık Hareketini şöyle değerlendirdi; “Döngüsel ekonomiye geçiş 'Sıfır Atık' kavramını getirdi. Atık yönetimi hiyerarşisine göre, atık oluşumunu eko tasarımla önlemek, ürünleri yaşam döngüleri sonunda yeniden kullanmak, yeniden kullanılamayanları geri dönüştürmek, geri dönüştürülemeyen kısmını da bertaraf etmek gerekiyor. 'Sıfır Atık', aslında, atık hiyerarşisinde son adım olan bertarafı en aza indirmek, ideal olarak sıfıra yaklaştırmak anlamına geliyor. Atığın sıfırlanması hem çevre kirliliğinin önüne geçmek, hem de atıkları hammadde olarak değerlendirmek yoluyla ekonomiye katkı sağlamak anlamına geldiği için, içinde yaşadığımız kaynakları azalmış, nüfusu artmış dünyamız için çok önemli.”

BİZLER DÜNYAYI KURTARACAK SON NESİLİZ

Türkiye plastik sektöründe yeniliklerin önünü açarak, kaliteli bir yaşam ve kaynak verimliliği imkânı sağlayan kuruluşlardan olan PAGEV’in (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı) Başkanı Yavuz Eroğlu söz konusu sıfır atık çağrısına yönelik şunları söyledi: “Türkiye’nin -geri dönüşüm sektörümüz açısından- kat edeceği çok yol var ve buna ilişkin adımlar atılmakta. Bu anlamda ülkemizde daha temiz ve yaşanır bir dünya için farkındalık oluşturacak çalışmalar yapılıyor. BM’deki konuşmasında Sayın Emine Erdoğan’ın da söylediği gibi ‘Bizler, dünyayı kurtaracak son nesiliz’ Bu gerçekten böyle. Nitekim Paris Konferansı ve diğer çevresel konferanslarda ortaya çıktığı üzere bizler, dünya ısınmasını 1,5 santigrat derecesinde sabit tutamazsak gezegenimiz, geri dönülemeyecek kadar kötü bir noktaya sürüklenmiş olacak. Bu nedenle bizler, gelecek nesillere emanet etmek için teslim aldığımız dünyayı yaşanabilir şekilde bırakmak istiyorsak mutlaka aksiyon almak zorundayız.” Yavuz Eroğlu projeye yönelik sözlerini şöyle sürdürdü: “Sıfır Atık Projesi kapsamında geri dönüşümün artması hem çevresel kirliliğin azalması hem karbon ayak izinin düşürülmesi hem de ekonomik kazanım açısından önemli. 2017 yılından beri Türkiye olarak yapılan çalışmalara baktığımızda 33.8 milyar tonluk toplanan ve uygun şekilde geri dönüştürülen atığın ekonomiye 62.2 milyar TL kazandırdığını görüyoruz. Çevresel açıdan ise 530 milyon kilovatsaat enerji tasarrufu yapmışız, 570 milyon metreküp su tasarrufu elde etmişiz, 69 milyon metreküp depolama alanını ve toprak çok ciddi görüyoruz erozyonlardan da son dönemlerde ciddi tasarruf sağlamışız. 3.9 milyon ton sera gazının doğaya salınmasını engellemişiz. Dünyanın sıcaklığını durdurmak için sera gazları biliyorsunuz çok önemli. 347 milyon ağaç kurtarıp 87 milyon varil petrol ve 650 milyon ton da ham maddeden tasarruf etmişiz.”

Gündem Koridoru
Yorum Yaz