Sağlığı takviye etti

Pandemi süreci gıda takviyelerinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Herkes ilaçlara yönelmeden önce gıda takviyelerinin kapısını çaldı. TAB İlaç ise bu kapsamda gerçekleştirdiği inovatif ürünleri ve Ar-Ge yatırımlarıyla sektörün önünü açarak, temiz ve katma değerli üretim prensibiyle yükseliş yakaladı. “Bizim sattığımız ürünler kimseye zarar veremez” diyerek temiz içerikli ürünlerin önemine vurgu yapan TAB İlaç Yönetim Kurulu Başkanı Aytekin Pahsa ile Türkiye’nin gıda takviyesinde hangi noktada olduğunu ve TAB İlaç’ın faaliyetlerini konuştuk…

27 yıl önce tıbbi mümessil olarak işe başlayan Aytekin Pahsa ve doktor eşi Elif Pahsa, Sağlık Bakanlığı onayı ile 2011 yılında 250 Milyon TL’lik
yatırımla TAB İlaç’ı kurdu. Gelinen noktada 200’ün üzerinde takviye edici gıda markasına sahip olan TAB İlaç, insanlara zarar vermeyen ve kullandıklarında fayda görecekleri gıda takviyelerini; kaliteli ve etkin hammaddeleri kullanarak tüketiciyle buluşturuyor. TAB ilacın en güçlü tarafının temiz içerikli ürünler üretmek olduğunun altını çizen Yönetim Kurulu Başkanı Aytekin Pahsa, “Titanyum Dioksit denen kaplama boya maddesi ilaçlarda dahil olmak üzere beyaz olan her şeyin içinde var. 5 yıl önce bununla ilgili bir makale de zararlı olduğunu okuyunca firmalara Titanyum Dioksitsiz boya üretmeleri için bir talepte bulunduk. Bizim için Ar-Ge çalışmaları yapmaya başladılar. Bu süreçte Titanyum Dioksitsiz ve boyasız ilaç satmaya başladık. Avrupa’da bu madde yasaklanmış durumda yakında Türkiye’de de yasaklanmasını bekliyoruz. Aynı şekilde Elif Hanım da Sukraloz ile ilgili bir makale okudu ve 950 bin TL’lik ürünümüzü imha ederek satıştan topladık. Bizim sattığımız bir ürün kimseye zarar veremez” diyerek sağlıklı ürün üretmenin ne denli önemli olduğunu vurgu yapıyor.

“ÜRÜNLER TAKLİT EDİLMEYE BAŞLANDI”

Gıda takviyesi pazarında TAB İlaç şu anda ülkemizde hangi konumda?

Türkiye gıda takviyesi konusunda bir çağ atladı. Ancak dünyadaki volüme bakıldığında Türkiye gıda takviyesi pazarı hem volüm hem de ciro olarak çok düşük. Daha başlangıç noktasındayız. Buna karşın kalite olarak ilk 10 ülkenin arasındayız.TAB İlaç olarak oldukça kaliteli ürünler yapıyoruz. Vitaminlerin aktif formlarını kullanıyoruz ve etkinliği yüksek kombinasyonlar yaparak fark ortaya koyuyoruz.Yaptığımız ürünlerle
sektöre liderlik yapıp fark oluştururken bir yandan da sıklıkla taklit ediliyoruz. TAB İlaç’ta yapmakta olduğumuz bazı formüller dünyada da taklit edilmeye başlandı.

İlaç sektöründe Ar-Ge çalışmaları oldukça önemli bir yerde duruyor. Bu kapsamda yaptığınız
çalışmalardan bahseder misiniz?

Yeni bir firma olduğumuz için Ar-Ge’ye ciddi bir yatırım yaptık. Ciromuzun yaklaşık yüzde 15’ini Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Şirket olarak 250 milyon TL’lik bir yatırım yaptık. Bir bu kadar daha yatırım hedefimiz var. Geldiğimiz noktada 200’ün üstünde takviye edici gıda markamız var. İlaç sayımızda 2024 yılı sonuna kadar 20 tane olacak. TAB İlaç’ın güçlü tarafı temiz içerikli ürünler üretmek. Titanyum Dioksit denen kaplamalarda kullanılan boya maddesi var. Beyaz olan her şeyin içinde bu maddeyi bulmak mümkün. 5 yıl önce bununla ilgili bir makale de zararlı olduğunu okuyunca firmalara Titanyum Dioksitsiz boya üretmeleri için talepte bulunduk. Bizim için AR-GE çalışmaları yapmaya başladılar ve biz Titanyum Dioksitsiz boyasız ilaç satmaya başladık. Bu madde Avrupa’da şu anda yasaklanmış durumda. Çok yakında Türkiye’de de yasaklanmasını bekliyoruz. Aynı şekilde Elif Hanım da Sukraloz ile ilgili bir makale okudu ve 950 bin TL’lik ürünümüzü imha ederek satıştan topladık.Bizim sattığımız bir ürün kimseye zarar veremez.

İhracat ile fuarların oldukça sıkı bir ilişkisi var. Siz şu anda hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? Aynı
zamanda fuarlara katılım sağlıyor musunuz?

TAB İlaç olarak global bir şirket olma hedefiyle yolumuza devam ediyoruz. Merkezimizi Hollanda’ya taşımak gibi bir hedefimiz var. Şu an Singapur, Afganistan, Azerbaycan, Suudi Arabistan, Nijerya, Filipinler, Moldova ve Ürdün gibi ülkelere ihracat gerçekleştiriyoruz. İhracat için fuarların oldukça önemli olduğunu biliyoruz ve bu bilinçle ilgili fuarlara katılım sağlıyoruz. Örneğin bu yıl Cenevre’de 30 metrekarelik bir alanda stant açacağız. Böylelikle Türkiye’den katılan ve en yüksek metrekare alana sahip olan firmalardan biri olacağız. Kasım ayında ise ABD’de gerçekleşecek bir fuara katılım sağlayacağız.

“PANDEMİ SÜRECİ D VİTAMİNİNİ PARLATTI”

Pandemi sürecinin parlayan yıldızı D vitamini oldu diyebilir miyiz?

Pandemi bağışıklık ürünlerine ilgiyi artırıp D vitaminini parlattı. Pandemi sürecinde D vitamini 50’nin üzerinde olan kişilerde ölüm vakası çok nadir oldu. D vitamini oranı 60- 80 arasında bir tane yoğun bakım hastası bulamazsınız.Türkiye’de eskiden takviye edici gıdayı üretecek iyi bir
üretim tesisi yoktu. Ya yurt dışından gelmek zorundaydı ya da merdiven altıydı. Dünyada tesis olarak ve ürün portföyü olarak ciddi bir yere geldik.

ULUSLARARASI ALANDA NE DURUMDASINIZ?

Hollanda’da bir şirket kurduk ancak bu şirket henüz faaliyete başlamadı. İngiltere’de bir ortaklığımız var. Hatta bunun şöyle bir hikayesi var; dünyanın en iyi üniversiteleri arasında yer alan bir üniversitenin onkoloji bölüm başkanı bir seminer için Ankara’ya geliyor. Eşinin migreni tutunca bir nöroloji uzmanı ona bizim ürünümüz olan ilacı yazıyor ve İngiltere’ye gidiyorlar. Bir süre sonra migrenin geçtiği anlaşılıyor.
Kullandığı ürünün faydası olup olmadığını anlamak için bir sonraki seminere gelişinde eczanelerden bir bavul bizim ilacımızdan alarak ülkesine götürüyor. Aynı problemleri yaşayan kardeşlerine bu ürünü kullandırıyor ve onlarda bu üründen fayda görünce eşime ulaşarak “Bu ürünü İngiltere’ye nasıl gönderebilirsiniz?” diye soruyor. Bizden, “Takviye edici gıdaların yurt dışına gönderimi oldukça zor, bu sebeple gönderemeyiz” yanıtını alınca bize bir iş birliği teklif ediyor. Böylece ürünümüzün kalitesi bize İngiltere’deki şirketimizi kurmamızın kapısını açıyor.

Bu ürün için migren savar demek pek yanlış olmaz sanırım…
Esasen ürünümüz için migrene iyi gelir diyemiyoruz. Takviye edici gıdanın böyle bir sağlık beyan etmesi yasak çünkü. Bizim ürünümüzde ata magnezyum olarak adlandırılan bir madde var. Belçikalı bir bilim insanı bu maddeyi yıllar önce bularak patentini almış. Biz de gerekli sözleşmeleri imzalayarak Türkiye’de satmaya başladık. Migrendeki faydasını ise ata magnezyum diye adlandırılan maddeye bağlıyoruz.

“2022’DE 1 MİLYON EVE GİRDİK”

TAB İlacın gelecek projeksiyonunda neler yer alıyor? Girmeyi hedeflediğiniz pazarlar ve ürün gamına eklemeyi planladığınız yeni ürünler var mı?

Biz 2022 yılında yaklaşık 1 milyon eve girdik. Projeksiyonumuzda gıda takviyesi alanında ilerlemek ve pazarın lideri olmak var elbette. Bu hedefle yenilikleri ülkemizle buluşturuyoruz. Örneğin 2023’ün başında 2 yeni güçlü ürünü pazara sunduk. Bunlardan biri Türkiye’de bir ilk olan, beslenmede histamin intorelansı olan kişilere yönelik bir takviye edici gıda. Bitkisel kaynaklı DAO (diaminoksidaz) enzimi olan yeni ürünümüz mayalı, fermente gıdalar, peynir, sirke, bazı kuruyemişler ve sebzeleri tüketemeyen bir kesim için yüksek fayda sağlıyor. Yine bağırsak ve beslenme sağlığı ile kilo yönetimini sağlayan bir başka yeni bir ürünümüzün de lansmanını yaptık. Bu ürünler kısa sürede oldukça ilgi uyandırdı. Diğer yandan makine yatırımlarımızı ilaç üretimi konusuna da yoğunlaştırdık. O yüzden de 250 milyon TL’lik bir yatırım yaptık. Çünkü Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan reçeteli ilaçlar kategorisinde olduğumuz zaman bu sayı 10 ile çarpıyoruz. Yani 10 milyon eve girebilirsiniz. 2023 yılında bizim hedefimiz 2 milyon 500 bin kutu satışı ile pazarın yaklaşık yüzde 1’ini oluşturmaktır. Bizim hedefimiz şu an marka değerini oluşturup, yeni yatırımlarımızla üretim ve satışlarımızı artırmak.

2022 yılını rakamsal olarak nasıl kapattınız? Gelecek yılda hedeflediğiniz ciro nedir?

2011 yılından beri ödenmeyen ürünler (OTC) pazarındayız ve markalarımız var. Örneğin magnezyum pazarında Magnimore Plus ürünümüz var. Türkiye’de pazar lideri… Yani ödenmeyen, insanların parasını cebinden verip aldığı magnezyumlarda tüketici bizim markamıza güveniyor. Biz 2022 yılını yüzde 188 büyüme ile 1 milyon 655 bin kutu satarak 300 Milyon TL ciro ile kapattık. 2025 yılına kadar 250 milyon TL daha yatırım yapmayı hedeflemekteyiz. Şu anda 20 milyon kutu üretiyoruz. Toplamda 500 milyon liralık bir yatırımla 2025-2026 yılında üretim hedefimizi 50-60 milyon kutuya çıkarmayı planlıyoruz. Ödenen, reçeteli ürünlere girdiğimiz zaman o ürünlerin satış hacmi daha da artacak. TAB İlaç olarak üreterek, ülkemize kazandırarak büyüme yolunu seçtik ve bu yolda durmaksızın ilerliyoruz.