Gündem Koridoru

Geleceğe sürüş elektrikli araçlarla olacak

Türkiye’nin yerli otomobilini üretmesi ve buna paralel olarak elektrikli araç satışlarının ivme kazanması otomotiv rüzgarını başka yöne çevirdi. Doğan Trend Otomotiv CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin, sürdürülebilirliğin dünyayı etkisi altına almasıyla talebi daha da artan elektrikli otomotivlerin arıza çıkarma ihtimalinin daha az olduğunu belirtirken faydasının daha fazla olduğuna işaret etti. Dağtekin'in elektrikli otomotivlerin piyasanın aktörü olduğunu vurguladığı bu yazımızda otomotiv sektörünü baştan aşağı inceledik.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası14.09.2023
Geleceğe sürüş elektrikli araçlarla olacak
Doğan Trend Otomotiv CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin

Türkiye’nin yerli otomobilini üretmesi ve buna paralel olarak elektrikli araç satışlarının ivme kazanması otomotiv rüzgarını başka yöne çevirdi. Doğan Trend Otomotiv CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin, sürdürülebilirliğin dünyayı etkisi altına almasıyla talebi daha da artan elektrikli otomotivlerin arıza çıkarma ihtimalinin daha az olduğunu belirtirken faydasının daha fazla olduğuna işaret etti. Dağtekin'in elektrikli otomotivlerin piyasanın aktörü olduğunu vurguladığı bu yazımızda otomotiv sektörünü baştan aşağı inceledik.

Otomotiv sektörünün yeşile dönüşen dünyaya adapte olduğu günümüzde elektrikli araçlar büyük rağbet görüyor. Otomotiv, motosiklet ve deniz grubunda önde gelen dünya markalarının temsilciliğini yapan Doğan Trend Otomotiv Grubunun CEO'su ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin, piyasayı A'dan Z'ye değerlendirdiği bu yazımızda elektrikli araçların hızlı yayılımına dikkat çekiyor.

Otomotivde stok sıkıntısı algısının olduğunu söyleyen Kağan Dağtekin, “Sektördeki tüm markalar tarafından rekor sayıda araç getirilmesine rağmen gecikmiş talebin tamamına yetişmek mümkün olamadı. Sektör olarak, Mart ayından itibaren her ay 100 binden fazla araba getirip sattık. Bu tüm zamanların rekoru. Aslında araba fazlasıyla var ama talebi karşılamaya yetmiyor. Bir yerde bunun normalleşmesini bekliyoruz ve istiyoruz” dedi.

Otomobil ya da mobilite ürünlerinin değeri sürekli artan bir yatırım aracı olduğunu söyleyen Dağtekin "Sizi bir yerden bir yere götüren bir yatırım aracı düşünün. Hem işinize yarıyor hem kâr ediyorsunuz. Sıkışırsanız satabilirsiniz ve ihtiyacınızı gideriyor. Türk insanı çok pragmatik. Ekonomideki bu dalgalanmalarda otomobili bir yatırım aracı olarak gördü ve ağırlıklı olarak yabancı parayla fiyatlandığı için talep artışı oldu. Türkiye 2015/16 döneminde 1 milyon adet satışla, milyon barajını aşmıştı. Sonrasında 600-800 bin adetler oldu" diye konuştu.

Bu yıl otomotivde talebin yüksek seyirlerde olduğunu dile getiren Kağan Dağtekin "2023'e başlarken böylesine kuvvetli bir pazar beklentimiz yoktu. Ticari araçlar dahil 800 bin adet pazar bekliyorduk. Yılın ilk yarısında önceye göre daha yüksek bir tempo olacağını, ikinci yarısında biraz daha düşeceğini öngörmüştük. Planlananın aksine yüksek hızla başladı. Sektör oyuncularını da çalıştığımız markalardan daha fazla araç almaları için zorladık. Bazı markalar tedarik sağlamada zorlanırken bazıları da daha çok tedarik sağladı. Sektör, Temmuz sonu itibarı ile geçen seneye göre yüzde 60’ın üstünde. Bizim şirketimize bakarsak 2023’te en hızlı büyüyen markalar arasında iki otomobil markamızla ilk 5’e girmeyi başardık. Elektrikli araçlarda ise MG ile lideriz. Motosiklet satışlarında ise yine geçen seneye göre x3-4 kat büyüyen markalarımız var.

ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN ARIZA ÇIKARTMA İHTİMALİ DAHA DÜŞÜK

“Elektrikli otomobiller artık kendini ispatladı. Milyonlardan talep gördüğü için dünyanın en gelişmiş pazarlarında yenidünya teknolojisi olarak yerini aldı. Eskiye kıyasla daha çevreci ve daha performanslı bir teknolojiden bahsediyoruz. Bakım ihtiyacı yok, arıza ihtimali çok daha düşük. Zira motorda kullanılan parça sayısı çok daha az. Hareketli, vuruntulu parça yok, sadece kuvvetli bir mıknatıs içinde kendi ekseninde dönen bir motor var. İşte bu sebeple, elektrikli araçlarda hata ve arıza çıkma ihtimali çok daha az.”

ÖNEMLİ OLAN HANGİ TEKNOLOJİ VE HİZMETİ KİMİN SUNDUĞU

Yeni teknolojiler sayesinde artık araç üretmek eskisi kadar komplike değil. Yazılıma ve teknolojiye sahip olanın ve finansal gücü olanın üretim yapması daha olası. Artık “Hangi marka?” sorusunun yerini “Yavaş yavaş pil ve platform altyapısı kimin?” sorusu almaya başlıyor.

Elektrikli araç almayı düşünenlere; “Otomobilin üreticisi kim? Dünyada ve Avrupa’da satış başarısı nasıl? Türkiye’de kim tarafından temsil ediliyor?” şeklinde değerlendirmelerini öneririm. Yeni teknoloji yeni yatırımlar gerektiriyor. Özellikle batarya konusu çok hassas ve eğitimli personel şart. Bizim gibi firmalar da çok daha büyük tedbirler alıyor ve eğitimler veriyor. Ülkemizdeki distribütör firmaların hepsi çok tecrübeli ve saygın firmalar. Geçen ay Japonya’dan misafirlerimiz vardı. Ülkenin elektrikli araç altyapısını incelemek üzere gelmişlerdi. Kendi tesislerimizi ve rakiplerimizin yatırımlarını gezdirdik. Ülkemizin hazırlık seviyesini görünce şaşırdılar. Biz de onların şaşırmalarına şaşırdık. Zira biz birçok Avrupa ülkesinden dahi daha hazırlıklıyız.”

"ELEKTRİKLİ OTOMOBİLE BİNEN İNMEK İSTEMİYOR"

Elektrikli otomobilin yoğun talep gördüğünü belirten Dağtekin "Elektrikli araç işi iyi bildiğimiz bir alan. Benzin fiyatlarındaki yükseliş, elektrikli araç talebini arttırıyor. Türkiye'de elektrikli araçlara genel ilgi Togg'un ortaya çıkmasıyla arttı. Vatandaşımız daha çok güvenmeye başladı. Elektrikli otomobile binen bir daha inmek istemiyor. Aslında denize atlamadan evvel soğuk olduğunu bildiğimiz için çekiniriz ama bir kez girince de keyif alırız, alışınca da çıkmak istemeyiz. Aynen böyle oluyor. Daha güçlü, ses ve titreşim olmadığı için müthiş konforlu, yakıt yüzde 80 daha tasarruflu, üstelik bakım ihtiyacı yok. Kim istemez?” ifadelerini kullandı.

Elektirikli araçların çevreci olma özelliğinin aynı zamanda düşük maliyetli olmasını da sağladığını kaydeden Doğan Trend Otomotiv CEO’su Dağtekin: “Motorunun kuvvetli, kullanımının da keyifli olması nedeniyle kullanıcılar tarafından tercih ediyor. Bununla beraber; ihracatta 2005’ten beri aralıksız lider olan Türk otomotiv sanayisi için bu dönüşüme ayak uydurmak çok mühim. Eğer hızla adapte olursak risklerin üstesinden gelip bunu lehimize çekip avantaja dönüştürebiliriz. Elektrikli araçların hem pazarını hem de üretim hacmini çok hızlı artırmamız gerekir. Bu bağlamda bu konunun lideri olan Çin ile otomotiv stratejimizi belki de birlikte masaya yatırmalıyız. Kolay değil ama bizim üretmeye ve teknoloji transferine, Çin’in ise Avrupa’ya yakın bir noktada üretim kapasitesine ihtiyacı var. Tarihi bir fırsat kapımızda. Sanayi Bakanımızın, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisinin ciddi efor sarf ettiğini biliyoruz. Biz de kendi namımıza tüm gücümüzle iş ortaklarımıza ülkemizin bu anlamdaki önemini anlatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Gündem Koridoru
Yorum Yaz