Celal Toprak, tasarruf paketini değerlendirdi

Tasarrufun bir kültür olduğunu ve bu önerilen paketin artık uygulanması gerektiğini söyleyen Celal Toprak, “Kamu otoritesinin bunları yapması gerekiyor. Taşıt alımından, filo kiralamasına, yeni binaya kadar bir dizi uygulamayı gündeme getirmesi gerekiyor. Bir kültür bu. Kamunun davranış biçimi. Biz bunu kültürel olarak uygulayamadığımız için kurallar manzumesine bağlamışız.” dedi.

ENFLASYON BELASINDAN KURTULMAK İÇİN MUTLAKA TASARRUF YAPILMALI

Ekonominin geldiği noktada enflasyonun önemine de dikkat çeken Toprak, “Her şeyi istisna haline getirebiliriz. Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ekonomik sıkıntıdan kurtulması gerekiyor. Bunun için enflasyon büyük sıkıntı. Enflasyonun her türlü kötülüğün anası olduğunu biliyoruz. Bunun önlenmesi için bu tedbirlerin mutlaka hayata geçirilmesi noktasında ortak paydada buluşmamız gerekiyor. Başka bir yolu yok. Enflasyon belasından kurtulmak için mutlaka tasarruf yapılmalı. Bu tasarrufu zaten vatandaş bir ölçüde yerine getiriyor. Şimdi de kamu otoritesinin, kamu kurumlarının bütün hepsini kapsayacak şekilde tasarruf meselesini gündeme getirmesi gerekiyor. Bunun psikolojik tarafı var, ekonomik boyutu var. İşte 100 milyar liradan bahsediliyor. Çok büyük bir rakam değil ama psikolojik tarafı daha büyük bir rakam. Yani lüks arabalar, yeni alınmış makam araçları görüldükçe vatandaşın morali bozuluyor. O moral bozukluğunu ortadan kaldırmak ve tasarrufu bir kültür meselesine dönüştürmek gerekiyor. Biz sınırsız kaynaklara sahip bir ülke değiliz. Öyle bile olsak tasarruf çok önemli. Bizim yaşam biçimimizde olan bir şey tasarruf etmek. Bu dönemde olmazsa olmazımız olmalı. Başka türlü bu sıkıntıların altından kalkamayacağız o anlaşıyor. Hem Sayın Bakan hem de Cumhurbaşkanı yardımcısı bunun altını çiziyor.” dedi.

ZİHNİYET DEĞİŞİMİNE GİTMEMİZ GEREKİYOR

Ekonomik sıkıntılardan kurtulmak için bir reform yapılması gerektiğinin altını çizerek hayatın her alanında tasarruf yapılmasının önemine vurgu yapan Celal Toprak konuşmasına şöyle devam etti:

“Vatandaşın yaptığı tasarrufun aynısı kamuda da yapılmalı. Biz hep beraber tasarruf ediyoruz. Enflasyon nedeniyle tasarruftayız. Bütün ülkenin tasarruf ettiği bir ortamda kamunun da tasarrufa katılması gerekiyor. İşte açıklanan maddeler bu. Bu maddelere uymayanların takip edileceği ve cezalar uygulanacağının altı çiziliyor. Medyanın burada çok önemli bir rolü var. Bunu en iyi takip eden medya olacak. Bunun aksine hareket edenleri deşifre edeceğiz, kamu otoritesi de onları değerlendirecek. Çünkü sınırsız kaynaklara sahip değiliz. Değildik zaten ama şimdi hiç olmadığımızı bir kere daha gördük.

Zihniyet değişimine gitmemiz gerekiyor. Türkiye’nin kaynakları kısıtlı. Enflasyon diye bir belamız var. Bunu önlememiz için kaynakları çok verimli kullanmamız gerekiyor. Mesela burada çok önemli bir noktanın altı çizilmiş. “Tamam biz tasarruf edeceğiz ama bir takım şeylerden tasarruf etmeyeceğiz.” Örneğin; Dijital dönüşümden tasarruf etmeyeceğiz, yeşil dönüşümden tasarruf etmeyeceğiz, tarım üretiminden tasarruf etmeyeceğiz. Çünkü bunlar olmazsa olmazımız, geleceğimizi aydınlatacak, ekonomimizi düzlüğe çıkartacak çok önemli kavramlar. Bunlardan tasarruf etmeme kararı alınmış. Nelerden tasarruf edeceğiz nelerden tasarruf etmeyeceğiz bunların kararına da genel çerçevede değinilmiş. Buradaki mesele tek tek bireylerin yani belediye başkanlarımızın, genel müdürlerimizin, daire başkanlarımızın, olaya tıpkı Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz gibi bakmaları gerekiyor.”