Gündem Koridoru

100 yıllık birikimle sanata yatırım

Cumhuriyet döneminin ilk bankası olan Türkiye İş Bankası’nın müzik, sahne sanatları, plastik sanatlar, tarih, müzecilik ve arkeoloji alanlarında ürüttüğü sayısız faaliyeti hayata geçiriyor. 2000 yılında İstanbul’un kültür-sanat hayatına katılan kuruluş, gerçekleştirdiği etkinliklerle, alanında en iyi sanatçıları 23 yıldır sanatseverlerle buluşturmaya devam ediyor.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası16.05.2023
100 yıllık birikimle sanata yatırım

Toplumsal ilerlemenin kültür-sanat ile desteklenmesi gerekliliğiyle, kurulduğu günden itibaren çalışmalarını aralıksız sürdüren İş Sanat, Cumhuriyet döneminin ilk bankası olan Türkiye İş Bankası’nın müzik, sahne sanatları, plastik sanatlar, tarih, müzecilik ve arkeoloji alanlarında ürüttüğü sayısız faaliyeti hayata geçiriyor. 2000 yılında İstanbul’un kültür-sanat hayatına katılan kuruluş, gerçekleştirdiği etkinliklerle, alanında en iyi sanatçıları 23 yıldır sanatseverlerle buluşturmaya devam ediyor.

Türkiye İş Bankası’nın klasik müzik, caz ve dünya müziği, çocuk oyunları, dans gösterileri, edebiyatımızın usta yazarlarının şiir ve hikâye dinletileri, retrospektif sergiler, müzelerindeki kalıcı ve süreli sergiler başta olmak üzere sayısız çalışmasını yürüten İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten merak edilen konuları anlatıyor.
İş Sanat’ın ortaya çıkış hikâyesinden ve dönüm noktalarından bahseder misiniz?
İş Bankası Genel Müdürlüğü’nün 1999 yılının sonunda Ankara’dan İstanbul’a taşınmasıyla İş Sanat, İş Kuleleri’nde yer alan bir salonun kente değer katmak üzere fonksiyonlandırılması amacıyla, ilk olarak banka bünyesinde sahne sanatları alanında faaliyete başladı. Salonumuzda 2000 yılından beri, 23 sezondur devam eden konser programının yanı sıra hemen alt katında İş Sanat Kibele Sanat Galerisi’nde de sergilerimiz sürüyor. Yola konser salonu ve sanat galerisi ile çıkan İş Sanat’ın faaliyetlerinin kapsamı zaman içinde çeşitlendi, genişledi. İş Bankası sahne sanatlarının yanı sıra, plastik sanatlar, kurumsal tarih çalışmaları, müzecilik ve arkeoloji çalışmalarına yaptığı katkı vb. yayıncılık hariç tüm kültür- sanat faaliyetlerini İş Sanat markası altında sürdürmeye başladı.

İş Sanat, Türkiye’nin kültür-sanat hayatına ne tür katkılarda bulundu?
İş Bankası, 1924 yılında Cumhuriyetimizin kuruluşunu takiben Atatürk’ün talimatı ve doğrudan katılımıyla kuruldu. Cumhuriyet’in hem ekonomik anlamdaki yatırımlarının dinamosunu oluşturmuş hem toplumsal katkıyıihmal etmemiş. İlk radyo yayıncılığından, sinemacılığa pek çok kültürel çalışmayı desteklemiş, gelişmesine katkı sağlamış. Örneğin, Banka, 1940 yılından itibaren eser satın almaya yani koleksiyonculuğa başlamış. Ardından sergiler düzenlemiş, galeriler açmış. Bu konuda bir belge, doküman olmasa da, ülkede plastik sanatları yaygınlaştırmak, sanatsal üretimi desteklemek, teşvik etmek, güzel sanatları sevdirmek, estetik değerlerin gelişmesine katkı sağlamak amaçlarının güdüldüğünü tahmin etmek zor değil.

23 sezondur klasik müzik, caz ve dünya müziği, yerli projeler, dans gösterileri gibi birçok etkinliğe ev sahipliği yapıyoruz. Çocukların ve gençlerin bu faaliyetlerden olabildiğince faydalanmasını istediğimiz için, her sezon değerli tiyatrocularımızın sahne aldığı çocuk oyunları, “Provadan İzle” gibi çok sevilen etkinlikler hayata geçiriyor, bunun yanı sıra, şiir ve hikâye dinletilerimizle edebiyatımızın usta isimlerini anmaya devam ediyoruz. Her sezon, yıllardır genç yeteneklere sahne alma fırsatı tanıdığımız “Parlayan Yıldızlar” konser serimizin de müzisyen gençlerimizin kariyerleri için etkili bir adım olduğunu düşünüyorum.Kibele Sanat Galerimiz ve Ankara Sanat Galerimiz ise ülkemizin usta sanatçılarının kapsamlı sergilerini hazırlıyoruz. Sanatçıları ve eserlerini gelecek kuşaklara aktarmak üzere sergi katalogları hazırlayarak sanat tarihi açısından da kaynak oluşturuyoruz.

Cumhuriyet'in 100’üncü yılı sergisi için toplanan 2 bin 500 parça eser nasıl toplandı, arka planda nasıl bir organizasyon yürütüldü?
Yaşasın Cumhuriyet Sergisi’nde kullandığımız film, belge ve objelerin büyük bir kısmı Bankamızın tarihi arşiv ve koleksiyonundan seçildi. Bununla birlikte, Şişecam, Anadolu Sigorta, Milli Reasürans gibi tarihi köklü iştiraklerimizin arşivlerinden de yararlandık. Küratörümüz Dr. Murat Koraltürk’ün ihtisas ve ilgi alanında biriktirdiği bir koleksiyonu vardı. Türkiye’de ve dünyada pek çok açık arşiv var, bu sergi için çalışan İş Bankası tarih çalışmaları ekibi, hocamız, tasarımı üstlenen Pattu Mimarlık, serginin konseptini desteklemek üzere bu arşivlerde çalıştılar. Serginin hazırlık aşamasında halka açık bir çağrıda bulunduk; aile albümlerinden, yadigarlarından fotoğraf,kartpostal, mektup ve objeler paylaşmalarını istedik. Böylece 2 bin 500 parçaya ulaşmış olduk. 23 Nisan’da Yaşasın Cumhuriyet Sergisi’ni İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nde
nkaralı sanatseverlerle de buluşturduk.
İş Sanat pandemi ve depremden nasıl etkilendi, yapılan iyileştirme çalışmaları nelerdir?
Pandemi de, deprem de ayrı ayrı ülkemizi etki altına alan felaketlerdi, hem pandemide hem de 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Kalanların yaralarının tez zamanda sarılmasını temenni ediyorum.Depremlerin yol açtığı büyük felaketin acısını paylaşmak üzere faaliyetlerimize ara verdik. İş Bankası Grubu’nun bölgeye yaptığı kapsamlı yardım çalışmalarıyla teselli bulmaya çalıştık. Pandemide ise İş Sanat olarak fiziksel faaliyetlerimizi durdurmuş olsak da insanların evlerine kapandığı,sevdiklerinden uzakta ve sosyal hayatın ne olduğunu dahi unutmaya başladığı dönemde, çevrim içi yayınlar yapmaya karar vermiştik. İş Sanat’ın sosyal medya kanallarına özel konserler, dinletiler, çocuk programları hazırlayıp yayınlamaya başladık. Bu kadar çok insana dokunacağımızı, dünyanın dört bir yanına ulaşacağımızı tahmin etmemiştik. Pandemi döneminden bu yana İstanbuldışında yaşayan ama etkinliklerimizi takip etmek isteyen sanatseverleri de düşünerek hibrit sezonlar hazırlıyoruz, hem salon konserlerimize, hem çevrim içi yayınlarımıza
devam ediyoruz.
Cuma İş Çıkışı etkinlikleriniz haftanın 5 günü yoğun mesai temposunda boğulan sanatseverlere ilaç ilgi gelmişti. Bu fikir nasıl ortaya çıktı, neden bitti ve yeniden hayata geçirilmesi mümkün mü?
Pandemi sonrasında fiziki sanatsal faaliyetlerinin, bir arada müzik dinlemenin, birlikte şarkı söylemenin eğlenmenin çok özlendiği bir dönemde İş Kuleleri’nde yer alan Kibele Çeşmesi Heykeli önündeki açık alanda “Cuma İş Çıkışı” konserlerimize başladık. Başta İş Kuleleri ve Levent’te çalışan beyaz yakalılara hitap edeceğini düşündüğümüz için "İş Çıkışı" ismini verdiğimiz konserlerimizin İstanbul’un her köşesinden müzik severlerin ilgisiyle karşılandı. 23’üncü sezonumuzda Cuma İş Çıkışı konserlerimize Levent Yüksel, Özge Fışkın ve Sonic Boom ile başlamıştık, Mayıs ayının sonunda sürpriz isimlerle kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Türkiye'de Gündem
Yorum Yaz