Otomotiv

"Türkiye'de otomotiv sektöründe olmaktan çok mutlu bir kadınım"

Genel müdürlüğün sadece bir unvan olduğuna dikkat çeken Citroën Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım, “Ben ülkemizde otomotiv sektöründe çalışmaktan yana çok mutlu bir kadınım. Citroën markamızın çatısı altında olduğu Stellantis Türkiye de, ister kadın ister erkek olsun herkesin çok iyi bir kariyer yapabileceği, çalışırken mutlu olacağı bir kurum” diyor.

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası05.04.2022
"Türkiye'de otomotiv sektöründe olmaktan çok mutlu bir kadınım"

Genel müdürlüğün sadece bir unvan olduğuna dikkat çeken Citroën Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım, “Ben ülkemizde otomotiv sektöründe çalışmaktan yana çok mutlu bir kadınım. Citroën markamızın çatısı altında olduğu Stellantis Türkiye de, ister kadın ister erkek olsun herkesin çok iyi bir kariyer yapabileceği, çalışırken mutlu olacağı bir kurum” diyor.

Röportaj: Mahmut Hayırlıoğlu

Sevgili Türkiye’de İş Dünyası dergisi okurları, Mart sayısı Kadınlar Özel Sayısı olduğu için ben de otomotiv editörü olarak, bu ay Türkiye’deki otomobil markalarından birinin başında olan, sektörün tek kadın yöneticisi Citroën Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım ile röportaj yapalım dedim. Kendisiyle markasını, otomotiv sektöründe kadın olmayı ve daha birçok merak ettiğimiz konuyu konuştuk. Sağ olsun kendisi de tüm açıklığıyla sorularımızı samimiyetle cevapladı…

Citroën Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım

Otomotiv sektörü dünyada önemli bir değişim ve dönüşümden geçiyor. Dünyada otomotiv sektörüne dair yeni trendler neler?

Büyük şehirler, karbon ayak izlerini küçültmek için, yüksek salınımlara sahip araçların şehir içlerine girmesini kısıtlamaya başladı. Bu durum, daha temiz, daha güvenli ve daha uygun fiyatlı araçlar arayan kullanıcıların ihtiyaçlarına uyarlanmış, sürdürülebilir ulaşım çözümleri gereksinimini ortaya çıkarıyor. Kısaca söylemek gerekirse, geleceğin ulaşımı temiz, paylaşımlı ve bağlantılı olacak. Geleceğin ulaşım çözümlerine bugünden hazırlanmak çok önemli. Bu nedenle, elektrikli ulaşım ve otonom ulaşım konuları çalışmalarımızın merkezinde yer alıyor. Yakın zamanda ülkemizde yollara çıkarmaya hazırlandığımız AMI modelimiz de elektrikli şehir içi ulaşım konusunda Citroën’in en başarılı çözümlerinden biri olacak.

Peki, tüm dünyada yaşanan pandemi Citroën’in önceliklerinde değişikliğe neden oldu mu?

Citroën 2019 yılında, Stellantis Türkiye bünyesine katıldı ve o dönemde markanın pazar payını yüzde 2 seviyesine getirirken, global sıralamada da yılı 14’üncü sırada kapattık. 2021’e geldiğimizde ise Citroën Türkiye olarak markanın faaliyet gösterdiği büyük Avrupa pazarları ve Çin’in hemen arkasında 7. sıraya yükselmeyi başardık. Türkiye’de de satışlarımızı iki yıl içerisinde iki katından fazla artırdık. Sadece 2021 yılında Türkiye otomotiv pazarında yüzde 5’lik bir büyüme rakamına ulaştık. Buna bağlı olarak pazar payımız da yüzde 3,9’a yükseldi. 2021 yılında toplam 28 bin 771 adetlik satışla, düşüş gösteren bir pazarda başarılı sonuç elde etmek bizler için gurur verici. Türkiye otomotiv pazarında markalar sıralamasında ise 9. sıraya yükseldik.

Bizim en önemli önceliğimiz her zaman müşteri memnuniyeti oldu. Pandemi ile birlikte iş yapış şekillerimiz bir değişime uğradı ancak biz bu değişime çok çabuk adapte olarak müşterilerimize çeşitli seçenekler sunduk. Müşterilerimizi ciddi anlamda, her ortamda dinlemeye özen gösterdik. Onlardan gelen dönüşlere göre kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Amacımız önümüzdeki süreçte de müşterimizi odağımızda tutarak müşteri memnuniyetimizi maksimum seviyeye taşıyabilmek.

ÇEVRECİ, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR GELİYOR

Artık bu segmentte patronlar yeşil ekonomiyi benimsemiş vaziyette. Yakın gelecekte patronlar çevreci elektrikli araçlara mı binecekler?

Elektrikli araçlar artık yavaş yavaş hayatımızın tam da merkezine geliyor. Hatta sadece patronların değil büyük çoğunluğun yakın gelecekte elektrikli araçları tercih edeceğini söyleyebiliriz. Avrupa Birliği 2035’ten itibaren sadece elektrikli araç üreteceğini bildirdi. 2030 senesine kadar karbon emisyonunu yüzde 55 azaltacak, 2050 yılına kadar da karbon nötr olmayı hedefliyor. Bizim de Türkiye olarak, Paris Antlaşması’na paralel olarak 2054 senesinde karbon nötr olma hedefimiz var. Dolayısıyla artık ulaşım çözümünde elektrikli araçların çok yakın olduğunu söyleyebiliriz. Deloitte’nin 2021 senesinde yaptığı bir tüketici araştırması, müşterilerin yüzde 8’inin şu anda yüzde 100 elektrikli bir araç satın almaya hazırım dediğini duyuruyor. Pazar beklentisini, AB 2030 senesinde yüzde 70 bizse yüzde 40 olarak öngörüyoruz. Ancak henüz satış hacmi olarak çok düşük rakamlardan bahsediyor olsak da artış hızı müthiş. Geçen seneye göre 500 kat elektrikli araç satışı arttı. Biz de Citroën olarak bayi eğitim ve yapılandırma faaliyetlerimize başladık. Ürün gamı konusunda hazırız. Bu sene elektrikli araçlarımızın lansmanını gerçekleştirecek olmanın heyecanını yaşıyoruz.

Tüm dünyada hızla artan çevreci araç sayısı ülkemizde henüz küçük paylara sahip. Bunu artırmak için ne yapılması gerekiyor?

Öncelikle altyapı yatırımlarını hem devlet hem de özel sektör tarafında hızlandırmamız gerekiyor. İnsanların elektrikli araç satın alırken kafalarında şarj edememe ya da yolda kalma gibi korkularının bulunmaması çok önemli. Bunun yanında elektrikli araçların ikinci el değeri konusunda da tüketicilerin kuşkusunu ortadan kaldıracak çalışmalara imza atmak şart. Tabii ki elektrikli araç alımlarında teşvik de bu araçların yollara çıkmasında çok önemli bir kaldıraç olacaktır. Özellikle ülkemizde elektrikli modellerin sayısı ve yatırımları arttıkça altyapının da buna paralel şekilde artacağını düşünüyorum. Tüm bu süreçler hem devlet hem de özel sektör eliyle gerçekleştirilirse, elektrikli araçların pazar payının Avrupa’ya yakın şekilde artacağından bir şüphem yok.

İş insanları, patronlar, beyaz yakalılar Citroën modellerini niye tercih etmeli? Ve hangi modelleri?

Gitgide daha çok sevilen, talep gören, istenilen bir marka olmanın gurunu yaşıyoruz. Bunu da sadece tek bir modele bağlamak istemem. Güçlü ürün gamımızda yer alan tüm binek otomobillerimiz; yani C3, C3 Aircross SUV, C4 ve C5 Aircross SUV saydığınız kitlenin yaşam tarzı ve beklentilerine cevap verebilir düzeydedir. Tüm modellerimiz sınıf standartlarını belirleyen üstün sürüş konforu, zengin donanımları ve verimli motorlarıyla tüm tüketicilerin aradığı özellikleri bünyelerinde barındırıyorlar. Biliyorsunuz Citroën uzun yılların bilgi birikimi ve deneyimi ile özellikle konfor konusunda otomotiv dünyasına yön veren bir marka. Citroën bugün de bu alanda referans olmayı sürdürü- yor. Gelişen teknolojileri otomobillerine uyguluyor. Daha fazla bilgiyi sürücünün görüş alanına yansıtan Head-Up Display (HUD), şehir içi aktif fren, uyarlanabilir hız sabitleme sistemi, kör nokta uyarı sistemi, lastik basınç uyarı sistemi, yokuş kalkış desteği, yarı-otomatik park yardımcısı ve otomatik farlar da dahil olmak üzere birçok gelişmiş sürüş destek sistemi daha konforlu ve daha güvenli bir sürüş deneyimini beraberinde getiriyor. Aslında burdaki asıl soru “Niye Citroën modellerini tercih etmek” değil, “Hangi Citroën modelini tercih etmeliyim” olacaktır.

BİNEK OTOMOBİL PAZARI YÜZDE 2 DÜŞTÜ

2021 yılını değerlendirir misiniz?

Toplam pazara bakacak olursak; 2021’in ilk üç ayı ciddi anlamda ritmin yüksek olduğu bir dönemdi. Mart ayına kadar pazar “1 milyona koşuyorum” diyordu ama Mayıs - Haziran ayından itibaren tedarikteki kısalmaları çok net görmeye başladık. Binek otomobil pazarı yüzde 2 oranında düştü. Hafif ticari araç pazarı ise bir önceki sene ondan önceki seneye göre ciddi düşmüştü biraz toparlanma devresine girdi. Özellikle eve servis yapan firmaların hizmetlerini artırmasıyla birlikte o kapsamda küçük kapalı kasa araçlara ciddi talep olmaya başladı. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2021 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 4,6 oranında azalarak 737.350 adet olarak gerçekleşti.

Citroën, 2019 ve 2020 yıllarında yakaladığı büyüme başarısını geçen yıl da sürdürdü. 2021 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 4,6 daralan Türkiye otomotiv pazarında yüzde 5’lik bir büyüme rakamına ulaştık. Güçlü ürün gamımız ile hem binek hem ticari araç segmentlerinde satışlarımızı artırdık. Benzersiz bir SUV deneyimi sunan C3 Aircross, satışlarını yüzde 25 oranında artırmayı başardı.

Geçtiğimiz yıl lansmanı yapılan ve cesur tasarımı ile ses getiren C4 ise sadece 6 aylık satışlarıyla segmentinde üçüncülüğü elde eden bir model oldu. Citroën’in verimli ve ekonomik motorlarla donatılan hafif ticari araç modelleri de yakalanan bu büyük başarıda önemli bir yere sahip oldu. 2021 yılında toplam 28.771 adetlik satışla, düşüş gösteren bir pazarda başarılı sonuç elde etmek bizler için gurur verici. Türkiye otomotiv pazarında markalar sıralamasında ise 9. sıraya yükseldik. Son iki yıldır yakaladığımız büyüme trendinin 2021 yılında da sürdürülmesi bizim için çok önemliydi. Türkiye pazarındaki bu büyüme trendimize ek olarak global düzeyde de Avrupa ülkeleri ve Çin’den sonra 7. sırada yer almayı başardık. Hedefimiz önümüzdeki dönemlerde de hem Türkiye pazarında hem de globalde bu başarı hikayemizi devam ettirmek.

Otomobil markaları arasında Citroën Genel Müdürü  olarak tek kadın üst düzey yöneticisiniz. Bu özel ve gurur duyulacak durumla ilgili düşünleriniz nelerdir?

Burada tüm otomotiv sektörü adına bir yanlış anlaşıl- maya yer vermemek için konuya şöyle bir noktadan yaklaşım göstermek isterim. Türkiye’de otomotiv sektörü, üretimden tedarik sanayine, distribütöründen bayii tarafına kadar çok geniş bir ekosistem sizin de bildiğiniz üzere. Bu ekosistemde üretim bandında, montaj hattında çalışanlardan mühendislere, pazarlama ve satıştan İK’ya hatta satış sonrasına kadar her kademe de çalışan on binlerce kadın var. Kadının elinin değmediği ve farkını ortaya koymadığı bir otomotiv sektörü sadece Türkiye’de değil tüm dünyada düşünülemez. Bu noktada ben de aslında ülkemizde otomotiv sektöründe ilk kadın genel müdür değilim. Hali hazırda ve geçmişte sizin de bildiğiniz üzere farklı markalarda genel müdürlük, direktörlük yapmış farklı kadın yöneticilerde oldu, halen de var. Şahsen yaptığınız iş ne olursa olsun ben unvanlara çok önem vermiyorum. Önemli olan kadın-erkek kim olursa olsun görevini en iyi biçimde yapması ve cinsiyetten bağımsız olarak işe sorumluluk alarak yeteneklerini ve farkını ortaya koyabilmesidir.

Otomotiv
Yorum Yaz