Sevgiyle yükselen değer; BODRUM

Türkiye’de tatil kavramı akla geldiğinde bir ‘Bodrum’ gerçeği var. Her zaman plan dahilinde olan, gidildiğinde kendisine aşık eden, geri dönmeyi kimsenin istemediği bir belde Bodrum. Dünyanın dahi gözbebeği konumunda. Geçtiğimiz günlerde Time dergisi de bunu gözler önüne serdi ve Bodrum’u “Dünyanın En Muhteşem 100 Yeri” arasında gösterdi. Tarihi, doğal güzellikleri ve dinamikliğiyle bu özel listede yerini alan Bodrum, Türkiye’nin St. Tropez’i olarak lanse edildi.

Bodrum denildiğinde ‘Mutluluk’ diye cevap verenlerin çok olduğunu dile getiren Bodrum Belediyesi Başkanı Ahmet Aras, ilçenin böylesine önemli bir hal almasında tarihi süreçlerin ve Bodrum’dan geçen ünlü isimlerin katkılarından bahsederken şunları söyledi, “Bugün, ülkemizin dört bir yanında Bodrum’dan bahsedildiğinde, insanların yüzünde gülücükler açıyor. Bodrum adı ne ifade ediyor sorusuna, ‘Mutluluk’ diye cevap verenlerin sayısı hiç de az değil. Evet, Bodrum algısı mutlulukla ve özgürlük duygusuyla birlikte anılıyor. Bodrum’la ilgili hedeflerimizin odağında yine Bodrum var. Bodrum’a hizmet etmek var. Yani tarihi, kültürel değerleri, doğası bu kentin bilinir ve görülmesi gereken yerler arasında ilk sıralarda olmasını sağladı. Cevat Şakir’in Bodrum’a gelmesi, daha sonra onun arkadaşları, Azra Erhat, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Sabahattin Eyüboğlu’nun yaptığı ‘Mavi Yolculuk’ diye bir marka turizminin öncüleri oldular. Yerel halk da onların bu öncülüğüne misafirlik etti. Büyüklerimiz turizmin gelişmesi ve büyümesi için çok emek verdiler.” Bodrum’la ilgilenirken sadece yarını değil geleceği de planladıklarını söyleyen Aras, “Bu nedenle hem mevcut sorunların çözümü hem de gelir artırıcı bir turizmin devamlılığı açısından, Bodrum’un tarihsel ve doğal mirasına sahip çıkmak ve koruma kullanma dengesi içerisinde, bölgenin kaynakları ile optimum bir sosyo-ekonomik yaşamı Bodrum’da hayata geçirmek en büyük hedefimiz diyebilirim. Sahip olduğumuz imkânlar doğrultusunda hedeflerimizi gerçekleştirirken; katılımcı, şeffaf, insan ve doğa odaklı bilim öncelikli bir yönetim anlayışıyla; Bodrumumuzun sadece yarınlarını değil, geleceğini planlayan bütüncül bir çalışma modelini önümüze hedef olarak koyduk. Bodrum’un altyapısından kent dokusuna, sosyal donatı alanlarından kültür ve sanat yaşamına kadar, her alanda gurur ve mutluluğuna hizmet edecek işlere imza atıyoruz” diye konuştu.

BODRUM’U DUYGULAR FARKLILAŞTIRIYOR

Bodrum’un dünyanın diğer tatil beldelerinden en büyük ayrımının duygularla bağlantılı olabileceğini söyleyen Aras, Bodrum’un yönetim bilinciyle ilgili şunları söyledi, “Yaptığımız her hizmette, Bodrum’a olan ortak duygularımızı
içselleştirebildiğimiz, burada yaşamaktan gurur duyduğumuz ve tarihi, kültürel değerlerini kaybetmeyen o ebedi maviliğimize bakarak; onu korumamızın ne kadar büyük bir ihtiyaç olduğunu unutmadığımız, aynı zamanda misafirlerimizin de bu duygularla bir daha ziyaret etmek için can attığı, bir yer olması adına çaba sarf ediyoruz. Bodrum’u Bodrum yapan dünyadaki örneklerinden farkının bu duygularla hareket ediyor olmamızdan ileri geldiğini düşünüyorum."

ANA TEMA: SEVGİ

Yönetim stratejilerinin ana ekseninde Bodrum’u her zamankinden daha çok koruma fikrinin olduğunu dile getiren Aras, sevginin ana tema olduğunu söyledi ve ekledi, “Her zaman dile getirdiğim önemli bir nokta var, Bodrum’un güzelliğine güzellik katmak istiyoruz. Bodrum’da yaşayan herkesin, her şeyden önce Bodrum’a olan duygu bağını güçlendirmek ve bu ortak duygunun hep birlikte birer parçası olma arzusundayız. Çünkü biliyoruz ki; sevmeden, hayatımızdaki doldurulmaz yerinin farkına varmadan, bu kenti gelecek kuşaklara, güzelliklerini ve değerlerini koruyarak bırakmamız hiç de kolay değil. Bodrum’u her zamankinden daha çok koruma fikri, şu anda yönetim stratejimizin ana eksenini oluşturuyor. Ancak Bodrum’u sevmeden, sevdirmeden bu fikri hayata geçiremeyiz. Bu konuda başarılı olabilmek için en çok ihtiyaç duyduğumuz şey; Bodrum’un tüm değerlerine sahip çıkmak, değerlerimizi anlamaktan geçiyor. Bunu yaparken de Bodrum’da yaşayan herkesle ortak bir duygu birliği geliştirmeye çalışıyoruz.”

EYLEM PLANLARI İÇİN ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

Son dönemde bölgenin yaşadığı zor günlere de değinen ve ileriki günlerde bu gibi zorluklarla karşılaşmamak için hazırlık planları geliştirdiklerini anlatan Aras, Bodrum ve halkının zarar görmemesi için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi. Aras, “Açık olan gerçek şudur; insanlık doğanın etki-tepki zincirini, kendi etki-tepki zincirleriyle karşılaştırarak, doğadaki tüm ekolojilerle uyumlu bir yaşam biçimi kurmak zorundadır. Yaşamsal öneme sahip bu krizi yönetmek ve çözümler üretmek için kent yaşayanlarını, tüm kamu kurumlarını ve özel sektörü içine alan ortak bir disiplin yaratmalı ve acil eylem planı hazırlamalıyız. Ormanlardan geçen ve yangına neden olan enerji nakil hatlarının yeraltına alınmasını, yangın emniyet yol ve şeritlerinin inşasının ve bakımının yapılmasını, eğitimli personel sayısının artırılmasını, yangın söndürme uçakları, helikopterler ve ekipmanlarının tamamlanmasını, yangın uyarı sistemlerinin kurulmasını, yangın zararlarını en aza indirecek ağaç türlerinin seçilmesini öncelikli uygulamak zorundayız. Bunlar için gerekli finansal kaynağın ayrılması ve önceliklere uygun olarak kullanılması “İklim Eylem Planı” ve “Sürdürülebilir Enerji Eylem Planı” hazırlıklarımıza devam ediyoruz. Coğrafyamızda meydana gelen tüm doğal afetlerde belediye olarak önlemimizi önceden alarak, bu afetlerden Bodrumumuzun ve halkımızın zarar görmemesi için var gücümüzle çalışıyoruz.”