Yenilenebilir enerjide yükselme dönemi

Yenilenebilir enerji; kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmaya yardımcı olan, isminden de anlaşılacağı üzere yenilenen; güneş ışığı, rüzgar, su, gelgitler, dalgalar ve jeotermal ısı gibi karbon nötr doğal kaynaklardan elde
ediliyor. Sonucu itibariyle temiz enerji arzına ve sürdürülebilirliğine önem veren söz konusu üretim biçimi Türkiye’de son yıllarda emekleme döneminden çıkarak hızlı adımlarla ilerlemeye başlıyor. Tabiri caizse yükselme dönemi olarak adlandıracağımız bu döneme hidroelektrik, rüzgâr, jeotermal ve güneş enerjisi santralleriyle ön ayak olan şirketlerin başında gelen Aydem Yenilenebilir Enerji’nin Genel Müdürü Ömer Fatih Keha, Türkiye’de yenilenebilir enerjide, değerlendirilmesi gereken noktaları anlatıyor.

Son gelişmelere bakarak Türkiye’de yükselme dönemini yaşayan yenilenebilir enerjinin geldiği son aşamayı aktararak yapılması gerekenlere yönelik değerlendirmede bulunan Ömer Fatih Keha, şu ifadeleri kullanıyor; “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yenilenebilir enerjiye olan ilgi her geçen gün artıyor. Rüzgâr enerjisi sektöründe oluşan bilgi birikimi ve tecrübenin yanı sıra türbin parçası üretimi konusunda da ülkemiz, dünyadaki önemli paydaşlardan biri haline geldi. Ülkemizde kurulu güneş enerjisi kapasitesi son yıllarda ciddi bir atılımla rüzgâr kapasitesine yaklaştı. Aynı şekilde jeotermal, biyogaz gibi diğer yenilenebilir enerji kaynakları da yatırımda hızlı bir ivme yakaladı. Tüm bu gelişmelerin arkasındaki en büyük etmen devletin getirdiği teşvikler ve destekleme mekanizmalarının yatırımcıda oluşturduğu güven duygusu. Yenilenebilir enerjide yaşanan gelişimin devamı için teşvik ve destek mekanizmalarının sürdürülmesi, aynı zamanda yeni teknolojilerin de bu mekanizmalara dahil edilmesi gerekiyor."

Enerjide verimliliği sağlamak için sürdürülebilirlik çalışmalarını anlatan Aydem Yenilenebilir Enerji Genel
Müdürü Ömer Fatih Keha, “Mevcut üretim tesislerimizi yardımcı kaynak ile hibrit tesislere dönüştürme konusunda çalışmalarımızı yapıyoruz. Özellikle TEİAŞ’ın bölgesel kapasite tahsislerini de dikkate alarak enerji arzının sürekliliğini sağlamak için santrallerimizin bulunduğu bölgelerde hibrit dönüşümü gerçekleştirmek üzere fizibilite çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda da bu yıl Türkiye'nin en büyüğü olan ilk hibrit GES projemizi tamamladık. GES projelerimizde, güneşi takip eden tracker sistemi ve Aydem Enerji çatısı altında geliştirilen ve üretilen yerli bifacial tip güneş panellerini kullanarak üretimimizi maksimize edeceğiz” diyor.